0.3

155 9 2
                                    

Sabah uyandığımda Güneş yanım da yoktu. İtiraf etmem gerekirse ilk defa bu kadar derin uyudum. Gerçi ben ne zaman düzgün uyuya bildim ki? Uyuduğum zaman beni rahat bırakmayan kâbuslarım..


Artık yataktan kalkmam lazımdı bugün okula gitmem gerekiyordu. Dolaptan formamı alıp giyindim üstüne bir sweatshirt giyindim. Odamdan çıkıp banyo ya girdim saçlarımı düzgün bir şekil de topladım. Aynadan kendime baktım. Çökmüştüm. Zayıflamıştım. Uzun zamandır yemek yemiyordum, istemiyordum yaptığım herşey de yoruluyordum. Yaşam enerjim sanki çekilmişti derin bir nefes alıp verdim. Musluğu açıp eli yüzümü yıkadım. Banyo da ki işlerimi tamamladıktan sonra mutfağa girdim. Babaannemle yengem kahvaltı hazırlıyordu.

 Babaannemin arkasına gizlice girip sarıldım. "Günaydınlar Nesibe hanımm."dedim. Babaannem gülüp "Günaydın seni hergele, masaya oturup kahvaltını et." Dedi. Babaannemle aram iyidi severdim onu küçüklüğümden beri o bana baktı o olmasaydı büyük ihtimalle şimdi ki hallimden beter olurdum.


Masaya oturdum yengem yanıma yaklaşıp "Günaydın güzellik." Dedi yengem bu zamana kadar hep destek oldu zorbalığa uğradığımı anlayınca okula gelip müdürle çok şiddetli bir şekilde konuşmuştu o günden sonra onu kızdırmamak için çabaladım gerçekten korkunçtu..
"Günaydın yengeciğimm." Dedim. Başımı okşayıp "çay mı yoksa süt mü?" Dedi. Ben de gülümseyerek "çay." Dedim. Çayı bardağa doldurup önüme koydu. Tabağıma yiyebileceklerimi alıp kahvaltıma başladım. Yengem yanıma oturup "ilaçlarını içtin mi?" Dedi. Boğazımı temizleyip " hayır." Dedim ilaçlarımı içip içmediğimi sıkça sorardı beni iyi tanıyordu. Yerinden kalkıp ilaçlarımı önüme koyup dolaptan suyu çıkarıp bir bardağa boşaltıp onu da önüme koydu. "Bunları içmen gerek biliyorsun bu senin iyiliğin için." Derin bir nefes alıp kafamı sallayıp ilaçlarımı içtim. Sonrasında yerimden kalkıp "okulla gidiyorum, akşam biraz geç gele bilirim." Dedim ve mutfaktan çıkıp odamda ki çantamı alıp evden çıktım.

Otobüs durağına gidip kaldırım da oturdum ve kulaklığımı takıp en sevdiğim müziklerden biri olan God Complex 'i açtım ve etrafı incelemeye başladım sağım da bir kedi gördüm ona biraz yaklaşıp başını okşadım "çok güzelsin." dedim arkamdan bir ses geldi "sen daha güzelsin." Arkamı döndüm tanımadığım biri idi." teşekkür ederim." Dedim karşılık olarak gülümseyerek yanım geldi ve yerden kalkmam için elini uzattı. Elini tuttum. Kendine doğru beni çekti. Gözlerimiz buluştu. "Gerçekten çok güzelsin." Dedi. Kendimi geri çektim ama hala elimi tutuyordu bir kaşımı kaldırıp eline baktım. Elimi çekmeye çalıştım ama güçlüydü görünüşe göre bırakmak gibi bir düşünceye sahip değildi. "Bu güzel hanımefendinin ismini öğrene bilir miyim?" dedi. Ondan rahatsız olmuştum. "Söylemek istemiyorum!" Dedim ciddi şekilde kızmaya başlamıştım hala elimi tutuyordu ve bu sefer elimi sıkıyordu. Canım acımıştı. Otobüs gelmişti "bırakırsan otobüse binmem lazım." Dedim. Sinirli bir şekilde elimi bıraktı arkamı ona dönüp otobüse bindim. Deli herif. Umarım bir daha karşılaşmayız.


Yarım saat sonra otobüs durmuştu. Otobüsten inip okulla doğru yürüdüm okuldan nefret ediyorum okulla hiç bir zaman iyi anılarım olmadı. Okulla girdim bir öğrenciye idare katını sordum bana 'ikinci katta' olduğunu söyledi. Bende merdivenleri çıkıp ikinci katta girdim orada ki nöbetçi öğrenciye müdürün odasını göstermesini rica ettim güler yüzlü bir kızdı ben müdürün odasına götürdü kapıyı çalıp durumu açıkladı ve odadan çıktı ardından ben odaya girdim. "Gel kızım." Dedi. Gülümseyerek okuldan bahsetti kurallarından vs. Sınıfım 12/B idi. Müdüre hangi katta olduğunu sordum bana beşinci katta olduğunu söyledi.

 
İdare katından çıkıp sınıfımın olduğu katta çıktım. Nefes nefese kalmıştım tanrı aşkına neden sınıfım son katta olması gerekiyordu oflayıp sınıfımı bulup sınıfa doğru ilerleyip kapıyı çaldım. İçeriden "gel." Sesini duyduğumda kapıyı açıp sınıfa girdim. Hoca beni görünce gülümsedi. "Hoş geldin kızım kendini tanıta bilir misin?" Dedi. Başımı evet anlamında sallayıp tahtanın önüne gelip sınıfta bir göz gezdirdim tanıdık kimse yoktu. " Adım Ay ışığı. 17 yaşındayım buraya Mersin'den transfer oldum. Tanıştığımıza memnun oldum." dedim gülümseyerek. Hoca 'arkada bir boş sıra vardı oraya geçebilirsin.' Dedi ve tahtaya bir şeyler yazmaya başladı bende sıraların arasından geçip arkadaki cam kenarın da ki yerime oturdum. Hocanın ne yazdığına baktığım da bazı matematik formülleri yazıyordu. Ders matematikti şansıma bak. Derin bir nefes alıp başımı sırama yasladım ve dışarıyı izlemeye başladım.

★Yᴏ̈ʀᴜ̈ɴɢᴇ★Where stories live. Discover now