36 - koca gök, yüzünde

14.3K 978 401
                                    

merhabalarrr
çok uzun zaman oldu farkındayım...
ama gerçekten sizi doyuracak kadar da uzun bir bölüm oldu, finalden önceki son bölüm olduğu için biraz fazla uzun oldu hatta...
bol betimlemeli, zaman atlaması içeren, fazlasıyla taekook olan bir bölüm, umarım keyif alırsınız

bol betimlemeli, zaman atlaması içeren, fazlasıyla taekook olan bir bölüm, umarım keyif alırsınız ♡

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

önemli not, evde denemeyiniz o7


Hayat devam ettikçe bir şeyler her zaman değişir, karmakarışık bir hale bürünen ve yaşamın fazlasıyla engebeli olduğunu düşündüren günler farkına varamadan geçer, bir noktada zaman tüm önemini kaybederken bu kavramın altının ne denli boş ve doldurulmaz olduğunun farkındalığı; bir şeylerin atlatılmasına yardımcı olurdu.

İnsanlar koşuşturmaktan, bir yerlere yetişmeye çalışmaktan ve yaşama tutunma umudundan vazgeçmediği sürece hayat; hiçbir zaman, hiçbir şekilde durmazdı. Hayatın ve beraberinde getirdiği korkutucu zamanın, insanlardan daha acımasız olduğunu biliyordu fakat on dakikalık rahatlık adına günlerini, aylarını ve hatta yıllarını heba eden insanların her zaman oldukça zeki ve bir o kadar da aptal olduğunu düşünüyordu. Kendisi de bunlardan biriydi.

Kaybettikten sonra değere bindirmek, elde ettikten sonra vazgeçmek, her şeyin sonuna gelindiğinde korkaklık yapmak, paylaşmayı bilmemek ve saygı duymayı öğrenememek yalnızca insanlara özgüydü. Gözünü para bürüyen ve gücün, zorbalık olduğunu düşünen bencil insanlarla büyümüş biri olarak hızla devam eden hayatın akıntısıyla savaşmanın mantıksız olduğunu ve zamana karşı verilen mücadelenin sonunda hep yenileceğini çok genç yaşta öğrenmişti.

Hırsının, bitmek bilmeyen öfkesinin ve özgürlüğe olan düşkünlüğünün onu büyütmesine, önüne katıp yükseklere çıkarmasına izin vermişti fakat bunların getirisi olan ezici derecede güçlü, bütün ruhunu ele geçiren kaçıp gitme hissini de her zaman ruhuna en yakın yerlerde büyütmüştü.

Etrafında dönen kaosun ve gittikçe çoğalan kalabalığın farkındaydı fakat dikkati çoktan dağılmıştı. Üstelik hem düşüncelerini hem de görüşünü süsleyen Taehyung varken başka bir noktaya odaklanmak, her zaman zordu. İnsanların çevresinde oluşturduğu ve bir süre sonra rahatsız eden laf kalabalığından bir şekilde kurtulmayı başarmıştı.

Jungkook, bunca yıllık yaşantısında iyi hislerle ve güzel anılarla büyümediğini, onu başarılı hale getiren motivasyonun her zaman kırıcı, kendisine zarar veren, duygularla beslendiğini Taehyung'a aşık olduğunda anca fark edebilmişti.

Birbirini kovalayan ayların ne çabuk geçtiğini kavramaya çalıştıkça Taehyung ile geçirdiği günlerinin güzelliği, arada duraksayıp sırıtmasına sebep olurken ciddi düşüncelerinin sınırları anında yumuşuyor ve zaten saatlerdir yanında olan sevgilisini daha çok özlemesine neden oluyordu.

collideHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin