6🍂

1.2K 92 61
                                    

Avludaki masada Taehyung'la otururken, o yavaş yavaş yemeğini yerken, ben ilk defa böyle bir yemeği görmenin verdiği heyecanla hepsini ağzıma tıkıştırıyordum.Taehyung bazen bana bakıyor, bazen de telefonuna düşünceli bir şekilde bir şeyler yazıyordu.Yemek lezzetliydi ama küçük midemde daha fazla yer yoktu.Bu yüzden meyve suyunda tadına baktıktan sonra peçeteyle ağzımı ve ellerimi silmiş, merakla etrafa bakmıştım.

Büyük bir avluydu, avluya bile benzemiyordu, o kadar büyüktü ki tam bir labirenti andırıyordu.Çevre, ağaçlar, birçok çiçek ve bitki ile dekore edilmiştir.Bitkileri engelleyen korumaları görene kadar her şey çok güzeldi.Bu yerleşim bölgesinde bu kadar koruma olması normal değildi, başkanın bile bu kadar koruması yoktu hiç.

"Kalk! Hemen benim odama!"

Aniden bağırmasıyla yerimden fırlamış ve gözlerimi etraftan kaçırmıştım.Neden birdenbire böyle bağırmıştı ki..Bunu yapmaya devam ederse, her saniye aniden onun sert sesini duymaktan endişelenirdim.Bu özelliği bende ilk defa babam yarattı.Onu her gördüğümde, aniden bağıracağını düşünmeden ve korkmadan yapamazdım.O adam bende çok fazla travmaya neden olmuştu bu zamana kadar. Bunlardan biri de dar bir alanda kalma fobisiydi.

"Duymadın mı beni? Daha kaç kez tekrarlamam gerekiyor?!"

Sesiyle tekrar irkilerek gözlerimi kocaman açtım.

"Aniden bağırma." Dudaklarım istemsizce bükülürken mırıldandım.Eve gitmek istemiyordum, bahçede kaçma şansım daha yüksekti."Henüz yemekle doymadım."

Kızgındı, Taehyung'un sakinliğinden eser yoktu."Umurumda değil! Kalk ve odama git!" dedi bağırarak.

Bağırması başımı eğmeme ve parmaklarımla oynamaya başlamama neden oldu.Eve adım bile atmazdım.Ne kadar bağırdığı umurumda bile değildi.
Bağırmaya devam etse bile, hiçbir şey yapmayacağım.Fermanları benim için geçerli değildi.Köle muamelesi yaptığı insanlara istediğini yapabilirdi ama bana değil. Buna izin vermezdim!

"Oyun istiyorsun galiba." diye mırıldandı."Ama şimdi zamanım yok, sadece dediğimi yap!" Sesi yeniden yükselmişti.

Ben onu görmezden gelip etrafa bakınmaya başlayınca, dışarıda duran iki görevli birden bana doğru gelerek kolumdan tutmuş ve beni arkalarından sürüklemeye başlamıştı.Beni kolumdan eve doğru çektiklerinde, gözlerim farkında olmadan Taehyung'a çevrildi.Bana bakıp bakmayacağını istemsizce merak etmiştim.

Taehyung sadece önüne bakıyor, gözleri öfkeden kızarmışken o vahşi bakışları geri dönmüştü. Bu durum titrememe neden olurken adamlar daha fazla bakmama izin vermemiş ve kolumdaki sertliğini artırmıştılar.

Biri evin büyük kapısını açınca diğeri beni içeri atmıştı.O an yerde yüz üstü yatıyordum. Kapının önünden geçen Yoongi bu olayla karşılaşmıştı.Gözleri şokla yerden kalkmaya çalışan beni izlerken canımı yakan elime baktım.Şerefsizler, ben zaten her gün babamdan dayak yiyordum, şimdi de burada canımı yakıyorlar!

"Ne yaptığınızı biliyor musunuz?!" , dedi Yoongi, yanıma gelip ellerime bakarak.Ellerimi ellerinin arasına alarak tekrar kaşlarını çatmış görevlilere dönerek, "Şimdi bana teşekkür edin, bu sefer size acıdığım için Bay Kim'e söylemiyorum!" demişti öfkeyle.Adamlar Yoongi'nin önünde eğildiler o an ve tekrar kapıdan çıktılar.

"Teşekkür ederim," diye mırıldandım, sanki bu evde ilk kez insansı bir varlık bulmuş gibiydim.Görünüşe göre görgü kuralları yoktu buralarda, cevap bile vermemişti.

Yoongi benden uzaklaşarak evin kapısına doğru yürümüş ve kapıyı sertçe kilitlemişti.Kaçmamı engellemek için yaptığını düşünürken dışarıdan silah sesleri yükselmişti.Bir değil bir çok kişi ateş ediyordu.Sanki büyük bir çatışma çıkıyormuş gibi, sanki bir savaşın içindeymişiz gibi bir gürültü olmuştu.

FOR DEBT || ~TAEKOOK~ Where stories live. Discover now