4-Oldukça Şanssız

578 67 5
                                    

Wu Ruo'nun kalbi acıyla doldu.

Wu Yu'yu takip etmesinin nedeni, Wu Yu'nun o üç çocukla bir ilgisi olabileceğini düşünmesiydi. Çünkü kuzeni Wu Yu; Tianbao ve iki arkadaşı ona zorbalık ettiğinde, oradaydı ve onlara kızıp, kovmuştu.

Önceki hayatındayken, zorbalık yaparken onu kurtaran Wu Yu'ya özellikle minnettar olmuştu. Ama artık kuzeninin bile tesadüfen orda olup onu kurtarmadığını biliyordu. Daha dikkatli davranmalıydı.

Wu Yu, Wu Ruo'nun onu takip ettiğini bilmiyordu. O ve gençler sokaktaki duvarın dibinde buluştular.

Wu Ruo ağır bedenini sürükledi ve nefeslerini düzenlemeye çalıştı. Yavaşça onların duvarının diğer tarafında olan avluya geçti. Nerdeyse kimsenin ziyaret etmediği eski bir yan avluydu burası. Bu nedenle,kimse Wu Ruo'nun ne kadar garip davrandığını fark etmeyecekti.

Duvarın diğer tarafında, Yu Tianbao "Efendi Yu, Kutsal Buz Mührü'nü ödünç alabildin mi?" diye fısıldadı.

Wu Yu uzun bir süre sessizlikten sonra cevapladı. "Hayır."

"Nasıl olur?" Yu Tianbao sesini yükseltti, "O şişman adamı her kurtardığında sihirli silahlar ödünç alırdın."


"Bugün o eziğin evlendikten sonra eve döndüğü ilk gün. Amcam Wu Qianqing beni görünce çok mutlu oldu. Mührü ödünç almaya çalışacakken o şişko ezik sözümü böldü. Bu yüzden başarısız oldum. " dedi Wu Yu. (Kalırsın öyle)

"Bu şişman adam planını mahvetmeye nasıl cüret eder. Bundan sonra ne yapacaksınız?"

"Şimdi mührü ödünç almanın başka bir yolunu denemeliyiz."

"Şu şişman adam artık evli olduğu için ona zorbalık yapma şansımız yok. Ama bir erkekle evlenmek büyük şanssızlık. Ne şaka ama!"

Wu Yu küçümseyerek konuştu,"Gerçekten şanssızlık. Ama bizim Hei ailesinin Genç Efendisiyle evlendirmek istediğimiz kişi o ezik değildi."

"Ha?" Yu Tianbao, Jiang Xiaoliang ve Pan Feng şaşırdılar, "O zaman kimdi?"

Wu Yu'nun ailesinin sırrını açıklamak gibi bir niyeti yoktu, bu yüzden konuyu değiştirdi, "Takılmaya gidelim hadi."

"Anladım."

Duvarın diğer tarafında, Wu Ruo'nun bedeni öfkeyle titriyordu. Yumruklarını sıktı, tırnaklarının ellerini kanatmasına izin verdi.

Ruan Zhizheng'in haklı olduğu ortaya çıkmıştı. Wu klanı zaten onları sırtından vurmuş ve arkalarından pek cok iş çevirmişti. Wu Yu da onu ve babasını ezik olarak görüyordu. Onlara bir aile olarak hiç saygı duymadığı belliydi.

Wu Ruo önceki hayatındayken, ailesine iyi adamlarmış gibi yaklaşıp, zarar veren ve tüm sihirli silahları ödünç alan insanları göremeyecek kadar kör mü olmuştu?

Aslında her ne kadar ödünç almış olsalarda, bir kez silah ödünç aldıklarında, asla geri vermemişlerdi. Zaten ağabeyi ve kız kardeşi de öldükten sonra evde sihirli silahları kullanacak kimse kalmamıştı. Bu yüzden de babası onlardan silahları geri vermelerini de istememişti.

Düşündükçe, onlardan silahları 'ödünç' alanların kardeşlerini de neden öldürdüğünü anlıyordu.

Ama bu hayatta, kazanan o olacaktı.

Wu Ruo hapşırdı.

Sihirli silahların bazıları, hayatı riski olursa diye ailesi tarafından ona verilmişti. Ve bazıları da annesinin çeyiziydi. Onları geri alması gerekiyordu ve bunun için de iyi bir plan yapmak zorundaydı.

Wu Ruo, düşüne düşüne yürürken Shuqing Bahçesine döneceğini bilmiyordu. Ama bir kahkaha duyduğunda zaten bahçedeydi.

"Ruo, geri dönmüşsün." Abisi Wu Zhu ona doğru koştu ve yürümesine destek olmak için sağ kolunu tuttu.

"Abi." Kızkardeşi Wu Xi de, Wu Ruo'nun diğer tarafına doğru hızla koştu ve odaya girmesine yardımcı oldu. Gülümseyen gözleri Wu Ruo'ya bakarken parlıyordu.

Yıllar önce ölen daha doğrusu öldürülen kardeşlerini görünce Wu Ruo gözyaşlarını tutamadı.

Ailesini öldürenleri avlayacağına tekrar tekrar yeminler etti.

.
.
.

Abimiz Whu Zhu ve kızkardeşimiz Wu Xi🥰

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Abimiz Whu Zhu ve kızkardeşimiz Wu Xi🥰

Comeback of the Abandoned Wife [BL Novel]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin