0.3

642 101 23
                                    

Hikayeyi okuyan herkese çok teşekkür ederim :) !

————————

''Mandy?!''

''Evet.''

''Şu an dışarıda yani ? '' şaşırmışca sordum. Marie gülmeye başladı.

''Evet , haydi çık dışarda bekliyor.'' AH TANRIM. Attığım her adım beni daha da gerginleştiriyor. Onu görmeyeli uzun zaman oldu.

''Hey,Harry.'' Mandy gülümsüyordu ve sonra yanıma geldi ve bana sarıldı. Kollarımı ona sanki saniye kaybolacakmış gibi sıkıca sardım. Sadece onu tekrar bırakacağımdan, kaybedeceğimden dolayı.

''Harold-'' Kendi kahkahasıyla lafını bölerek. ''N-nefes alamıyo-yorum.''

Güldüm ve ondan ayrıldım. O da kaşlarını yükselterek yerine döndü.

''Nasılsın? Seni uzun zamandır görmüyorum.'' cupcakelere ardından bana baktı.

''Evet dört yıldır.'' diye geveledim ve sonra aklıma geldi. Siktir !. Bana şaşkınca baktı

''4 yıl mı ? Dört gün demek istedin herhalde seni şapşal.''

''İyi, sana dört gün bana dört yıl.'' gülümsedim. Ha, aferin sana genç sevimli Harry ! Bu da... Kendime demin ne diye seslendim ben ?. ''Seni özledim, Mo.'' onu için takma adını kullandım, kıkırdadı.

Wow, onun gülüşünü çok özlemişim. Eğer bu sesi kaydedebilseydim, durmadan bunu tekrardan çalar ve dinlerdim. Kendimden onunla bunca zaman konuşmadığım için çok kızgınım ama bunu yapmalıydım.

Onu koruyordum ünümden , medyadan ve kendimden. Daha iyi bir en iyi arkadaşı hakkediyor.

''Sen iyi misin ? '' Gülerek sordu. Başımı salladım. Tekrardan on altı yaşındayım ve dahada medyanın dediği şu en büyük erkek grubundaki Harry Styles değilim. Bundan nefret ediyorum.

Tekrardan Harry'im. Pastanede ki ailesiyle mutlu bir hayat yaşayan ve olabildiğince salak gibi davranan bir çocuk.

Mandy bir iç çekti ve farkettim ki sadece farklı davranan ben değilimdim. Oydu, onu çok iyi tanıyordum.

''İyi misin?'' ona arkadaşça gülümserken sordum.

''Tabii.'' Bunu söylerken emin gözükmüyordu. Ona kıkırdayınca bana gülümsedi. ''Tamam, yakalandım. Söyle ne zaman işin bitecek.?''

''Peki, çöpleri dışarı götüreceğim,sonra çıkarım.''

''Tamam, işin bittikten sonra bana favori cupcake'imi getir kıvırcık.'' diyerek göz kırptı. ''Oh, sonra ellerini yıka.'' Gülerek başımı salladım.

Dükkana her geldiğinde hep bir cupcake alır. Tabi kii parasını öder fakat bunu bazen onun için ben yapıyorum. -TABİ Kİ DE KAVGA ETTİĞİMİZDEN SONRA, TABİİ Kİ -

O çok şirin ve nazik, her zaman ki Mandy...

'Kırmızı Kadife?'' dedim yapmacık bir şekilde gülümseyerek.

''Beni çok iyi tanıyorsun.'' gülümsedi ve kapıdan çıkarken geri döndü ve ''Seni kendi yerimizde bekliyor olacağım.'' dedi ve gitti. Gülümsememi durduramadım.

''Bizim yerimiz'' kendimce tekrarladım, neyi kastettiğini biliyordum. Onunla tekrardan zaman geçireceğim ve hatıraları canlandıracağım için çok heyecanlıyım.


Tabii ki yenisi de yaşayacağımdan da.



BU YAZARIN DİĞER KİTAPLARI OLAN VİOLET VE ROOMATES ' BAKMAYI İHMAL ETMEYİN PLS :)

HİKAYE BANA AİT DEĞİLDİR. Londonstarstan çeviridir.

Lütfen fikirlerinizi yorumlarda belirtin ve hikayeyi oylayın teşekkürler :)

The Wish [Harry Styles] -londonstars'tan çeviri-On viuen les histories. Descobreix ara