Kral'ın Son Varisi

Beauxbatons Cadılık Ve Büyücülük Okulu

Harry uyandığında kendini yoklamak için bir an ayırdı. Kafası karışık uyanmıştı. Sonra olanlar teker teker zihnine dolmaya başlamasıyla kafasını yastığa gömdü. Draco'ya çok kızgındı, ama ona bir teşekkür borçluydu. Kendini son bir aya nazaran çok daha sakin, rahatlamış, hafiflemiş ve enerjik hissediyordu. Yavaşça yataktan kalktı ve banyoya girip yüzünü yıkadı. Sonra tertemiz ince bir cüppe giydi ve aşağı indi.

Herkesin salonda olduğunu görünce oraya ilerledi.

"Günaydın Harry! Nasıl hissediyorsun?"

"Günaydın Profesör. Çok daha iyiyim. Son bir aya kıyasla..."

"Evet, onu fark ettik. Son bir aydır hepimize kök söktürdün Potter."

Harry Grindelwald'a baktı ve sırıttı. Kreacher'dan bir bardak kahve istedi ve yetişkinlere katılıp oturdu. O sırada Gaunt'un yoğun gözlerle onu izlediğini gördü. Yakut kırmızılar ona dikilmişti.

"Dinliyorum Gaunt. Sorun ne?" diyerek onu konuşmaya zorladı Harry.

"Artık senin ne olduğunu bilmek istiyorum. Kimsin sen Potter?"

Harry bir an duraksadı ve gerçekten anlatmayı düşündü. Sonra vazgeçti, nasıl olsa sene sonunda herkes onun Veliaht Prens olduğunu öğrenecekti. Ölüm'ün Efendisi kimliği ise...

"Bu sene sonunda herkesle birlikte siz de benim kim olduğumu öğrenebilirsiniz. Şimdilik, henüz anlatmayacağım."

Grindelwald ona döndü ve sormak için ağzını açtı, büyük ihtimalle çıkışacaktı. Ancak Harry'nin keskin gözlerle baktığını görünce çenesini tuttu ve homurdandı. Harry buna karşı tekrar sırıttı. Sonra turnuva hakkında düşünmeye başladı. İlk görev Beauxbatons'ta olacaktı, birden durdu.

"Profesör Dumbledore, bizim ekibimizde kaç erkek olacak?"

"15 erkek ve 15 kız olmak üzere otuz kişi gidiyor oğlum. Neden ki?"

Harry göz devirdi ve onu yanıtladı.

"Gidip Diagon Yolu'ndan veela sihrine karşı koyacak tılsımlardan almam gerekecek. Beni zaten etkileyemezler ancak kalan on dört Hogwarts öğrencisinin rezil olmasına izin vermemeliyim. Aslında eğlenceli bir görüntü olurdu ama hayır."

"Diagon Yolu'nda o tılsımlardan yok."

Harry Gaunt'a baktı ve kaşlarını kaldırdı.

"Ya nerede var?"

"Knockturn Yolu'nda var o tılsımlardan. Ancak sadece bir dükkanda."

"Hangisinde?"

"Borgin&Burkes olması lazım."

"Teşekkür ederim." dedi ve kahvesinin son yudumunu alıp ayaklandı Harry. Adam neden böyle bir bilgiye sahipti, sorgulamak istemedi.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~•••••••••••••••••••••••~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Hogwarts bahçesinde toplanan kalabalık içinde isimler okunuyordu. İsmi okunan öğrenci Dumbledore'un yanına gidip anahtarla cisimlenmeyi bekliyordu. Küçük bir plan değişikliği olmuştu. Normalde anahtarla direkt olarak Beauxbatons'a gideceklerdi ancak yeni plan ile anahtar onları Fransa Sihir Bakanlığına götürecek, oradan ayrı bir anahtar ile Beauxbatons'a gideceklerdi.

"Fred Weasley! George Weasley! Hermione Granger! Neville Longbottom! Parvati Patil! Cho Chang! Susan Bones! Hannah Abbot! Cedric Diggory! Terry Bott! Harry Potter! Draco Malfoy! Blaise Zabini!"

Daha pek çok kişi sayıldı. En sonunda otuz öğrencinin tamamı müdürün çevresinde toplandı. Sağ tarafına kızlar, sol tarafına erkekler olarak ayrıldılar ve Minerva erkeklerin yanına gidip Harry'nin Dumbledore'a, Dumbledore'un da ona verdiği bez çantadan Veela Etkisi Karşıtı Tılsımları çıkardı. Küçük birer iğneli rozet şeklindeydiler ve hepsi cüppelerinin içine, gözükmeyecek şekilde taktılar.