KG - 33.Bölüm

22.6K 1.2K 14
                                    

Merih & Korcan

Merih her ne kadar popüler mekanları tercih eden biri olmasa da arkadaşlarını kırmamak için sesini çıkarmamıştı.Lavin'le başlayan dostluğu ve edindiği yeni arkadaşlarıyla okula iyice uyum sağlamıştı.Lavin'de içine kapanıklık durumundan sıyrılmaya başlamıştı.Artık gülüyor,espri yapıyor,güzelliğini gölgelemeye çalışmıyordu.Hatta aldığı birkaç çıkma teklifi bile olmuştu. Meşhur kafeye geldiklerinde bu kadar kalabalık beklemiyordu yinede. Neyseki sınıftaki çocuklar önceden gelmiş onlara da yer ayırmışlardı.Sıcak sohbetin eşliğinde içeceklerini yudumluyorlardı derken Merih kendisine gelen soruyla afalladı.

-"Aşk olsun Merih.Eymen'le çıkıyormuşsunuz?"

Merih şaşkınlıktan donakalsa mı yoksa ağzında ki içeceği püskürtse mi? Kararsız kalmıştı.Bu saçmalıkta nereden çıkmıştı böyle? Tamam Eymen'le sürekli karşılaşıyorlardı ve bazen eve Eymen bırakıyordu ama sevgili olmaları imkansızdı.Arkadaşlardı sadece.

-"Ne saçmalıyorsun Okan? Sevgili falan değiliz.Nereden çıkardın bunu?"

-"Hemen kızma güzelim.Etraftan duyduklarımı söylüyorum sadece."

Merih bu çocuktan daha ilk baştan hoşlanmamıştı.Ama bir kardeş gibi sevmeye başladığı Sezen'in ikiz kardeşiydi. Neyse ki huy ve karakter bakımından taban tabana zıttılar.

-"Birincisi ben senin güzelin değilim..! İkincisi her duyduğun dedikoduyu gerçek sanacak kadar ahmaksan bunun tek bir açıklaması olabilir..."

Herkes Merih'in cümlesini bitirmesini bekliyordu.Büyük bir keyifle devam etti . Bu çocuğa iyi bir ders vermesi şarttı.

-"Senin hakkında duyduğum her şeyin gerçek olduğu... Mesela bir partide şişenin dibine vurduğun ve kusmuğunda uyuduğun gibi... Tabi kızlar tarafından reddedildiğin yüzlerce çıkma girişimini saymıyorum bile."

Derin bir nefes aldı kalkmadan önce. Elbette ki oraya terk edecek değildi.Sadece lavaboya gitmesi gerekiyordu hem de acilen. Sezen'e dönüp, "Kusura bakma hayatım kardeşin hakkında söylediklerim için . Ama sen ondan taban tabana zıt ve harika bir karakterde olduğun için umurunda olmayacağını düşündüm. Şimdi izninizle birazdan dönerim..."

Hızla tuvalete doğru gitti.Normalde dışarıda tuvalete gitmeyi sevmezdi ama son bir saattir dayanma sınırının sonuna gelmişti ve her an orta yerinden çatlayabilirdi.İçerisi çok kalabalıkta olsa bir şekilde kendini içeriye atabilmişti. Tanrıya şükür !Şu dünyada en büyük mutluluk bu olmalı.O salak Okan’ı bile unutabilirim şuan. Ayna karşısında saçına başına bakıp makyajını tazelediğinde çıkmak için hazırdı.O sırada telefonuna gelen mesaja bakarken kapıdan çıkıp henüz ilerlemeye başlamıştı ve mesaja daldığı için çarptığı kişiyi göremedi.

-“Upss!” Bir kayaya falan çarpmış olmalıyım.Bunun başka açıklaması olamaz… Resmen sarsıntı geçirdim. Yüzünü kaldırıp baktığında karşısında hiç beklemediği bir yüz vardı. “Bende şans olsa zaten” diye söylendi kendi kendine.

-“Küçükhanım, kimse size yürürken önüne bakmasını öğretmedi mi?” Yine mi küçükhanım! Bu laftan nefret ediyordu ve bu karşısındaki kas yığını da bunu biliyordu .Elinde bir içecek olmaması ne yazıktı. Üzerine dökerdi şimdi!

-“Bana bak, küçük bey” dedi alayla. Çünkü küçük olmadığını herkes bilirdi.Adamın her yeri kocamandı. “Madem önüme bakmadığımı gördün ve “ eliyle telefonu işaret etti. “Mesaja baktığımı da anlamışsındır. Seslenebilir ya da yolumdan çekilebilirdin. Üzerime yürümen gerekmiyordu.”

Kaçak GelinღHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin