on altı

764 86 19
                                    


Omega Chan'ı kahve bahanesiyle ikna etmiş olsa bile eve girdiklerinde planlar değişmişti. Omeganın evine ilk kez giren alfa evdeki lavanta kokusuyla başa çıkmaya çalışırken ve henüz hiçbir şeye alışamamışken Seungmin ona yeni bir teklifle geldi. "Saat geç oldu, eve de dönemezsin artık. Biraz daha içmeye devam mı etsek?"

Alfa başta hayır diyecekti, alkolden pek hoşlandığı söylenemezdi ama Seungmin teklifini dudaklarını büzerek yapmışken Chan ona karşı koyamadı. Sadece bir kutu bira içebilecekleri şartını koydu ve sonrasında kahve içmek için sözleştiler. Omega daha sonra koyulan şartlara uymayacak olsada kabul etti ve alkol zulasından ikisi için biraları çıkarttı.

"Hava çok güzel, havuz başına gidelim" Chan tekrardan omega tarafından bahçeye sürüklenirken ses çıkarmadı. Zaten evde oldukları için en kötü ne olabilir ki düşüncesi aklında dolanmaya başlamıştı. Ayrıca o sırada düşünebileceği tek şey gece burada, omegayla kalacak oluşuydu.

Aklı bununla doluyken omeganın istediği gibi havuz kenarına oturdular. Hafif esintili akşamda tek ışık kaynağı havuzun ışıklarıydı. Tıpkı gölün kıyısında olduğu gibi Seungmin tekrardan alfaya yaslanmış içkisini içiyordu, Chan ise sadece elindeki bira kutusuyla oynuyordu.

İkiside sessizlik içinde ilk buluşmalarının ne kadar güzel geçtiğini düşünüyordu. Başta birbirlerine karşı eskisi gibi samimi olamayacakları ve uyumlarını tekrardan yakalayamayacaklarına dair korkuları vardı. Fakat sanki birkaç gün önce Seungmin Chan'ı inatla kendinden uzak tutmaya çalışmamış gibi huzur içindelerdi şimdi.

"Şu an bana lise günlerini hatırlattı. Bütün ekip içtiğimiz günleri" Seungmin gülerek konuştu. "Tabii o zamanlar herkesin gözü bizde değildi ve başında böyle keyif yapacak bir havuzumuz yoktu" Chan omeganın sözlerine güldükten sonra "Büyümüşüz sanırım biraz" diyerek yanıtladı. "Şeyi hatırlıyor musun?" Seungmin aklına gelen anılarla heyecanla söze başladı. "İlk içtiğimizde Changbin bize söylemeden kusmaya gitmişti ve neredeyse denize düşüyordu"

Chan hatırladığı anlarla yüzünü ekşitirken "Hatırlıyorum. Kafa üstü kayalıklara düşseydi şu an bizi güldüren bir anı olmazdı sanırım" dedi. O akşam evde içemeyecekleri için sahil kenarında kayalıkları seçmişleri. Changbin ise birkaç farklı içkiyi karıştırdığı için kötü olduğunda sessizce kusmak için diğerlerinden uzaklaşmıştı. Herkes onun gittiğini fark ettiğinde neredeyse eğildiği yerde dengesini kuramayıp düşmek üzereydi.

Seungmin alfanın sözlerine sadece omuz silkmiş "Neyse ki onu son anda yakalayacak bir Chan'a sahipti" demişti. Chan Seungmin'in sözlerinden sonraki gülümsemesiyle hatırladığı anı ile buruşan yüzü rahatlamıştı. Omega ona göğsüne sokulmuş, gözlerine gökyüzündeki yıldızlar yansırken bakıyordu. Alfa bakışlarını omeganın yıldızlarından ayıramazken "İlk öpüşmemizi hatırlıyor musun?" diye sordu.

Seungmin soruya sadece minikçe baş sallayarak yanıtladı önce. Sonra gözlerini hala alfadan ayırmamışken "Ben aptal bir sınav sonucu yüzünden ağlıyordum o yüzden beraber sizin binanın terasında içmiştik" dedi. "O zamanda bana aynı böyle bakıyordun Seungmin" Chan elindeki bira şişesini çimenlere bırakıp omeganın belini kavrarken biraz daha yaklaşmalarını sağladı.

Chan bir an için tereddütte düşsede Seungmin atak davranan taraf oldu ve alfanın dudaklarını dudaklarıyla birleştirdi. Saniyelik temaslarından uzaklaşıp Chan'ın tepkisini görmek için dikkatlice alfaya bakarken ise Chan omegayı tekrardan kendine çekmiş ve dudaklarını tekrar birleştirmişti.

Seungmin alfanın boynuna sarılmak için hareketlenirken arkalarında duran birayı devirsede umursamadan devam ettiler. Özlem dolu öpüşmeleri boyunca omega alfanın ensesindeki saçlarda parmaklarını gezdirirken Chan'ın dokunuşları Seungmin'in ruh eşi çiçeklerindeydi.

I Hate To Admit [Chanmin]Where stories live. Discover now