üç

1.2K 144 40
                                    


7 sene önce...

Chan hayatının koşturması arasında çok meşguldü. Liseden mezun olmuşken ve en iyi üniversitelerden birinde konservatuar kazanmışken arkadaşları Changbin ve Jisung ile kurduğu küçük grubu geliştirmeye çalışıyordu. Son zamanlarda ise amatörce verdikleri konserden birinde bir yetenek avcısı tarafından fark edilmeleriyle bazı şirketlerle görüşmeye başlamışlardı. Her şey onun için bile çok karışık ve heyecan vericiydi.

Birde bütün bu koşuşturmacanın arasında birkaç ay önce ayrıldığı ruh eşini, sevgilisini özlüyordu. Ayrıldıkları bile söylenemezdi fakat artık Seungmin'in mesajlarını görmezden gelmesi ve zorla telefonu açtığında gelen buluşma tekliflerini bahanelerle reddedişi Chan'a başka bir seçeneği düşünme fırsatı vermiyordu.

Bu yüzden bütün gün şirketleri araştırıp, ordan oraya koşturup, uykusuzluğunun arasında eve geldiğinde ve yorgunluktan artık fiziksel olarak acı çekmeye başlamış olsa bile düşünmekten uyuyamıyordu. Karanlık odasında yatağında uzanırken düşünceleri git gide derinleşip kendini bunalmış hissederken bu hisle kendine zarar vermeden önce yerinden kalktı.

Önce odasının ışığını yaktıktan sonra çalışma masasına oturup dolabında temiz kağıt aradı. Zar zor söz karalamadığı bir kağıt bulup mürekkebi tükenmek üzere olan kalemini kavradı. Aklına gelen sözleri kağıda fazla düşünmeden aktarıp daha sonra beğenmeyerek birçok kez karaladı. Bu düşüncelerinde kaybolmadan önce kendini masasında söz yazarken bulduğu ilk an değildi. Seungmin ile olan ve artık adının ne olduğunu bilmediği ilişkilerine yazdığı ilk şarkıda değildi.

Fakat bu sefer her zamankinden daha hırslıydı sözleri tamamlayabilmek için. Yakın zamanda bir şirketle anlaşacaklar ve belkide ilk albümlerini çıkaracaklardı ve Chan aslında ruh eşini kaybetmek üzere olmasının nasıl hissettirdiğini sözlere dökmek ve Seungmin'e kendini anlatmak istiyordu.

Daha liseden yeni mezun olmuş doğru düzgün hayat tecrübesi olmamış bir gençti. Daha sonra bakıp kötü olduğunu düşünecek olsada eski yazdığı sözleride toplayarak elinden geldiğince sözleri tamamlamaya çalıştı.

O geceden sonra işler pek planladığı gibi gitmedi. Bir şirketle anlaşmaları sandığı kadar hızlı olmamış ve sözleri yazdığı kağıtları Seungmin ile her şey dahada kötüleşince saklamıştı. Hayal ettiği gibi Seungmin için yazdığı şarkısını asla ilk albümünde yer alamadı ya da hiçbir zaman sergilemedi.

"Seungmin haberleri reddetmemiz gerekmiyor, sonucunda biz ruh eşiyiz değil mi? Her şey tekrar eskisi gibi olabilir" Chan hatırladığı sözleriyle utançla burun kemerini sıktı. Dün Seungmin ile olan buluşmasında çıkan haberlere nasıl tepki vereceklerini konuştuklarında Chan kendini geri tutamamıştı. Kendi hislerinin yanında Seungmin'in hafif endişeyle karışık heyecanını duyumsamak mantığı bir kenara bırakmasına neden olmuştu.

Bu yüzden Seungmin her ne kadar memnun olmasada "Bence bir kez daha şansı hak ediyoruz Seungmin" diyerek ısrarcı olmuştu. Amacı omegayı sıkmak olmasada şimdi tekrar onu yakınında hissetmişken eski hallerine dönmek onun için katlanılamaz olurdu. Ayrıca bütün olumsuz cevapların yanında Seungmin'in de aslında kendini zorla geri tuttuğunu hissetmek onun daha sonra utanacağı sözlerine devam etmesine sebep olmuştu.

"Şimdilik cevapsız bırakalım" Seungmin'in bu konu hakkındaki son sözü bu olmuştu buluşmalarında. Şimdi üstünden bir gün geçmişken ve Chan alfasının tekrardan omegadan uzak oluşu yüzünden onu rahatsız edeceğini anlamışken buluşmada yaptığından daha aptalca şeyler yapacaktı.

Sonuçta aşk insanı aptallaştırırdı ve Chan'da yedi sene boyunca değilmiş gibi davransada her zaman ruh eşine aşıktı.

Şimdi sahneye çıkmasına saniyeler kalmışken makyözler son dokunuşları yapıyordu. Jisung konserdeki solo performansı olan 'Whis you back' sahnesini bitirmiş ve arka sahneye geri dönmüşken konser alanında Chan'ın adına tezahüratlar yapılıyordu. Bu konser üyelerin ilk kez solo performans sergilediği konserdi bu yüzden fanlar çok heyecanlıydı.

Sonunda Chan sahneye çıktığında herkes sessizleşmişti. Chan'ın beklediklerinin aksine siyah kıyafetlerle değil bebek mavisi bir gömlekle sahneye çıktığını ve gürültülü bir müzik yerine yavaş tempoda bir müziğin çalmaya başladığını duyduklarından şaşırmışlardı. Herkes nefesini tutmuş Chan'ın şarkısının sözlerini duymayı bekliyordu.

Chan bu sırada sahnenin ortasına konumlandırılmış, etrafı çiçeklerle süslenmiş mikrofana yaklaştı. İçinde kendine ait olmadığını bildiği bir heyecan vardı. Seungmin bir şey yüzünden heyecanlıydı. Şarkısına girmeden saniyelik olarak Seungmin'in şu anda konseri izliyor olabileceğini ve bu yüzden heyecanlı olduğunu düşündü. Bu düşünce onu güldürürken yıllardır fotoğraf albümlerinin arasında saklanan şarkısını seslendirmek için derin bir nefes aldı ve medyadan asla saklamadığı ruh eşi çiçeklerinin daha iyi gözükebilmesi için sağ eliyle mikrofonu kavradı.

"kabul etmek istemiyorum
hala özlüyorum seni"

Chan belkide bu şarkıyı konserde söyleyerek işleri sadece kötüye süreklediğini düşündü. Daha hala ortalık dinmemişken yaptığı büyük bir riskti. Seungmin'in onu bunun sonuçları için affetmesini istedi.

"hiçbir yere gitme,yanı başımda kal.
bunu desem bile artık çok geç
rüyalarımda dahi gördüğüm sen
çok uzun zaman önce değiştin."

Hiçbir şey değişmeden önceki hallerini düşündü. Şarkı sözleri sanki günler önce tamamladığı bir şarkı değilde yıllar önce yazdığı ve defalarca sergilediği bir performansçısına aklındaydı. Bu yüzden her bir şarkı sözünü söylerken Seungmin ile olan güzel anılarını düşünebildi.

"dürüst olacağım
vazgeçmek istiyorum
ama bilemiyorum
senden vazgeçemiyorum"

Okulun bahçesindeki çınarın altında uyumalarını, arkadaş gruplarıyla kantinde otururken bütün gözlerin onlara dönmesini ve Seungmin her ağladığında ilk kez yapığı gibi sevgilisinin elmacık kemiğini okşayışını hatırladı.

"kabul etmek istemiyorum
anlaması zor
unutuyor gibiyim."

Şarkı sona erdiğinde ve kulaklığın ardından bile sağır edici derecede olduğunu fark edebildiği alkışlarla Chan zar zor tuutğu gözyaşlarını geri plana atmaya çalıştı. Sırada Changbin'in sahnesi olduğu için çok vakit harcamadan göz yaşlarını saklamak amacıyla gülerek ve minik adımlarıyla zıplayarak sahneden indi.

Kendi hislerinin yanında hissettiği heyecan duygusunun şarkıyı söylediği süre boyunca yavaşça şefkate ve özleme dönüştüğünü hissetmişti. Daha sonralarda korkuya ve üzüntüye dönüşecek hisleri farkında olmadan Seungmin'in performansı izlediğine yormak istedi.

Haklıydı Seungmin her saniyesini izlemişti. Şarkının onun için olduğunu anlamış ve Chan ile eskisi gibi olabilmeyi dilemişti. Fakat bu saniyeler sürmüştü çünkü insanlar acımasız olabilirdi.

Bu gömlek bebe mavisi mi beyaz mı

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


Bu gömlek bebe mavisi mi beyaz mı

I Hate To Admit [Chanmin]Where stories live. Discover now