sekiz

885 100 31
                                    

7 sene önce...

Okul koridorunda yasak olmasına rağmen koşan birkaç kişinin adım sesleri ve bahçeden gelen gürültülerle uyandı Seungmin. Uyku sersemi gözlerini hala tam olarak açamazken yarısı boş sınıfta rahatça görebildiği tahtaya baktı. Birkaç denklem ve sayıyı görünce matematik dersi boyunca uyuduğunu ve şimdi öğle arasında olduklarını fark edebilmişti.

Ne zaman uykuya daldığını tam olarak hatırlamıyordu. Omega sabahtan beri anlamlandıramadığı şekilde yorgundu ve aslında gece uykusunu almış olsa bile gün boyunca sadece sıcak bir yerde uyuduğunu hayal etmişti. Bu yüzdende dersin ortasında rahatsız sırasında uyuyakalmasına şaşırmamıştı.

Fakat uyandıktan sonra kendinde ilk fark ettiği şey karnının altında hissettiği sıcaklık ve rahatsız edici ağrıydı. Seungmin sağlıklı bir omega olması ve bu hisse kısa bir süredir alışık olmasının getirisiyle kızgınlığa girdiğinin farkındaydı. Sabahtan beri kendini farkında olmadan sıcak tutmak için kaloriferi yakın tutması, uyuyakalmadığı her arada Chan'ın yanına gitmek için can atması ve hissettiği ağrı çoktan ona bunu fark ettirmeliydi.

Okul kurallarına ve diğer yasalara göre kızgınlıkta bir omega olarak dışarıda olması sorun teşkil etmiyordu fakat Seungmin'in hiçbir zaman birinci tercihi değildi. Alfaların ona bir şey yapmayacağını ya da diğer dinamiklerin ona yargılayarak bakmayacağını bilmesine rağmen yanında bastırıcı olmasını ve bundan kaçınabilmeyi diledi. Fakat yanında olmadığını biliyordu.

Bu yüzden kendini daha rahat hissedebileceği bir yere gitmeye karar verdi. Sırasından kalkarken son dersler için geri dönmeyeceğini bilerek sırt çantasını topladı ve telefonunu kontrol etti. Chan tahmin ettiği gibi omegayı arada göremediği için nerede olduğunu merak ederek mesaj atmış ve daha sonra müzik odasında işleri olduğunu ve orada olduğunu yazmıştı. Bu yüzden Seungmin'de sınıfından çıkıp hemen müzik odasına adımladı.

Gözünün altında elmacık kemiklerini süsleyen pembe çiçekleri alalı aylar geçmişti ve ruh eşi Chan olduğu için çok mutluydu. İlk andan itibaren konuşarak her şeyi çözmüş ve  bir ilişkiye başlamışlardı. Okulda fazla arkadaşı olmayan Seungmin şimdi çok sevdiği sevgilisine ve yeni yakınlaşmaya başlamalarına rağmen çokça sevdiği üç arkadaşına sahipti.

Sonunda müzik odasının önüne geldiğinde kapıyı çalma ihtiyacı duymamıştı. Alfanın müzik kulübü başkanı olması ve aktif olarak kulübe katılım sağlayan çok kişinin olmaması sebebiyle genelde odada sadece tanıdığı kişiler olurdu. Tahmin ettiği gibi içeride sadece Chan, Changbin ve Jisung vardı. Hyunjin derslerin başlamak üzere olmasından dolayı burada değildi.

Kapıyı açtığı gibi bütün gözler merakla ona dönerken ilk "Hoş geldin" diyen Jisung oldu. Seungmin'i görünce yüzünde bir gülümseme oluşmuş ve dikkatini önündeki söz kağıtlarından çekmişti. Changbin ise sadece el salladıktan sonra bilgisayardaki işine dönerken Chan hemen yerinden kalkmıştı.

Seungmin çantasını ve ceketini odada bulunan koltuğun yanına, yere bıraktıktan sonra yorgunca sarılmak için bekleyen alfanın kolları arasına kendini bıraktı. "Sınıfına uğradım ama uyuyordun. Yemek yedin mi? Ara bitmek üzere" Chan merakla sorularına başlarken omeganın kokusunda fark ettiği değişikle duraksadı. "Kızgınlıkta mısın?" diye sordu şaşkınca omeganın daha yoğun olan lavanta kokusunu içine çekerken.

Seungmin soruyu başıyla onaylerken "Hiçbir şey yemedim. Yeni uyandım zaten" diyerek alfanın  ilk sorularınıda yanıtladı. Chan hemen üstünde okul formasının parçası olmayan, siyah renkteki kapüşonlusunu çıkarıp Seungmin'in omuzlarına koyarken omegayı koltuğa oturması için çekti. Seungmin şimdi alfanın sıcaklığını ve feremonunu rahatça hissedebildiği için gülümserken koltuğa kendini bıraktı.

I Hate To Admit [Chanmin]Where stories live. Discover now