1.0

3.9K 265 338
                                    

oy sınırı:90
yorum sınırı:200

**
jisung:

"bence daha önceden yazmalıydık."
hyunjin diğer koltukta uzanırken dediğime tepki vermediğinden dolayı beni duymadığını düşündüğüm için tekrarladım.

"hyunjin, mesaj atmasını beklemek saçmaydı diyorum."

kızgın çıkan sesimle birlikte hyunjin şaşırmış bir şekilde yüzüme bakarak yattığı yerden hafifçe doğruldu."bekleyelim diyen sendin. bana niye kızıyorsun bebeğim?"

"kızmıyorum..." dediğim gibi mızmızlanmama engel olamadım."sadece, herkes peşindeyken bir daha boş bırakmayalım onu."

hyunjin, mızmızlanmamla birlikte tamamen doğrulduğunda, kaşlarını hafifçe çatarak bacaklarına vurduğu gibi istediği şeyi anlayıp ona doğru yürüdüm.

yaydığı bacaklarında, uyluklarına kalçamı yerleştirdiğim an ellerinin belimi bulduğunu hissettiğimde memnun mırıltılarla birlikte boynunu sardığım ellerimle başının göğsüme doğru yaslanmasını sağladım.

hyunjinin saçlarını okşarken kısık bir şekilde konuştum." önceki seksimizden fazlasıyla memnun kaldım. başkasına gitmesini istemiyorum."

sevgilim dudaklarını kalbime doğru bastırıp öpücük kondurduktan sonra hafif boğuk bir tonda çıkan sesini duydum.
"minho, bizle olduğu sürece başkalarına gidecek birisi değil güzelim.endişelenmene gerek yok."

başı hala göğsümde durduğu için dediğine karşılık hafifçe omuz silktiğimi fark etmediğini anladığımda ona yanıt vermek adına "endişelenmiyorum ki." dedim

hyunjin, huysuzca konuşmamla birlikte gülerken ellerini kalçama yöneltip başını göğsümden çekti.
"emin misin bebeğim ?"

"eminim."

"bu arada geçen yaptığın mesele için ondan düzgünce özür dilemelisin. arkadaşları ile arası bozulabilirdi." dediğinde zaten farkında olduğumu belli etmek amacıyla kafamı salladım."ben bizi demiştir diye düşündüm. bi de bilmiyorum öyle kucak kucağa görünce sinirlendim söyleyiverdim pat diye."

hyunjin gülerek kafasını olumsuzca salladı."beni bile şok ettin."dediği gibi dudaklarını hafifçe büzdü." bir de mesaj atarken bok gibi davranmışsın çocuğa ya onun için de bir konuşma mı yapsan?"

"of ne bileyim hyunjin ya, konuşurum hepsini. fark etmez." dedim huysuzlanarak.
"yeterince utandım zaten yaptığım şeyden dolayı."

hyunjin koltuğa yasladığı başından doğru sert bakışlarını yüzümde gezdirmeye devam ettiğinde hem konuyu değiştirmek hem de o dolgunlukların güzelliğine dayanamadığımdan dolayı dudaklarına doğru uzanıp ufak bir öpücük kondurdum.

minik bir öpücükle dahi dolgun dudaklarının kıvrılışını hissederken parmakları nazikçe kalçam ve belim arasında dolaştı.

"çok güzelsin bebeğim." dedi yumuşak bir şekilde.nedensizce hala bu sözcüklerden utanıyordum.bu yüzden de kızardığımı hissederken "sen de çok güzelsin." dedim.

hyunjinin iltifatımla birlikte gülümseyişi ilkte çok tatlı olsa da aramızdaki sessizlik ile başka bir boyut almaya başladı.

"jisung bak ne geldi aklıma.." dedi muzipçe. "minho gelene kadar deliğini onun için genişletelim mi?"

arsız sırıtışı ile minhoyu katarak sorduğu soru vücudumun titremesine neden olurken yutkundum.

"bence beklemeliyiz...onu beklemek istiyorum."

i need a big boy , minhyunsung/hyunhosungWhere stories live. Discover now