i need a big boy , minhyunsung/hyunhosung

0.8

önceki bölüme çok tatlı yorum yazdığınızdan dayanamadım... bu bölümü de attım 🥹
seks dışı karakterleri tanımaya başlıyoruz hdi bakalım🥺🥺🥺

oy ve yorumları unutmayalım aşklarımmm 💞💞💞💞sizin ilginize göre bölümlerin sıklığına karar veriyorum 😚

oy sınırı:85
yorum sınırı:200

**

"bitmiyor anasını siktiğimin projesi."
changbin asla dinmeyen öfkesi ile mırıldanarak elindeki kağıdı sertçe seungminin önünde ittirdi.

bir anda takılı kaldığımız bir kısım yüzünden projenin aksayışı hepimizin sinirlerini bozmuştu.

"bırakalım burda."
chan yorgunca geriye yaslandığında yazdığım kodu bilgisayardaki programa yeniden tarattım.

bir şeyi eksik yazmıştık ve satırlarca dolu yerde eklememiz gereken kısmı değiştirip kodu hata vermeden çalıştırmaya çalışıyorduk.
ve saatlerdir olduğu gibi kod hata verdiğinde daha fazla dayanamayarak bilgisayarı önümden ittirdim.

"sakin olun daha bir haftamız daha var."
seungmin bizim gerginliğimizi azaltmak adına konuştuğunda başımı omzuna yasladım.

"oğlum bir sorun mu var?"

changbinin sesi kulaklarıma dolarken "minho sana diyorum." dediğinde başımı kaldırdım.
"sabahtan beri bi garip duruyorsun lan."

içten içe hyunjin ve jisungu görmek isterken onlara olan bu arzuma bir anda eklenen kıskançlık ve merak tohumu fazlasıyla moralimi bozmuştu.

seks odaklı olmamız gerekirken neden onları merak ettiğimi bilmiyordum.neden onları kıskandığımı da.

böyle bi durumu dün fazlasıyla iyi geçen geceden dolayı olduğuna kendime ikna etmek için yeniden artan düşüncelerimi belli etmemek adına konuştum.

"bilgisayara bakmaktan yoruldum sadece."
sesim boğuk çıkarken gözlerimi kapatıp seungmine iyice yaslandım.

"iyi öyle olsun bakalım.ay size ne anlatacaktım da unuttum. biz geçen seungmin malıyla balığa gitmiştik ya.."
changbinin beni üstelemeden anlatmaya başladığı hikayeyi dinlerken konuşmuş, yarım saat kadar daha orda oturmuştuk.

**

toparladığım eşyalarımla birlikte hyunjin ve jisungun olduğu gruba 'müsait' olduğumu mesaj attığımda yan kafede oturduklarını söyledikleri gibi arkadaşlarımla vedalaştım.

beni beklediklerini bildiğim kafeye girdiğimde biraz bakındıktan sonra onları görürken oturma şekilleri çok tatlı gelmişti gözüme.
jisung başını hyunjinin omzuna yaslamışken sevgilisinin beline masaj yaptığı elleri ona yaslanan bedeni hafifçe sarsıyordu.

"kusura bakmayın" dedim masaya yaklaştığım gibi. "biraz da arkadaşlarımla konuşmaya dalmışım.çok mu beklettim yoksa sizi?"

jisung sesimi duyduğu an gözlerini açıp hafifçe uzaklaştı hyunjinden. "işimiz yoktu ki hyung.zaten çok da bekletmedin"

anladığımı belirtircesine kafamı sallayıp masaya oturdum."bir şey içmek ister misiniz?"
ikisi de istemediğini belirtirken gördüğüm garsonu çağırıp kendim için kahve ve buranın güzel olduğunu bildiğim tatlılarından birkaçını söyledim.

"ne konuşmak istiyordun?"

hyunjin bakışlarını gözlerime dikerken hafifçe yutkundum."böyle buluşmaya devam edersek arkadaşlarımın bizim durumumuzu anlayacak gibi de. eğer sorarlarsa söyleyeyim mi...bizi?"