Yumurtalı Ekmek

3K 283 222
                                    

Felix

Dün Hyunjin ile barışmıştım. Şuan ise kafamı onun göğsüne koymuş bir şekilde uzanıyordum. O ise uzun, kemikli parmaklarını saçlarımda gezdiriyordu. Onu kayıp etmek istemiyordum. Bir yanlış anlaşılmada bile onu kayıp etme korkusu bedenimi sarmıştı. Ama şuan göğsünde uzanmam bile beni rahatlatıyordu.

Sahilde bana sadece 'ağlama.. seni ağlarken görmek istemiyorum..' demişti ben ise dediğini yapamamıştım sadece ağlamıştım. Şuan ise evde onun yatağına uzanmış bir şekilde yatıyorduk. İkimizde konuşmuyordu. Oda da sadece benim iç çekişlerim vardı. Evet, yeni ağlamamı dindirmiştim.

"Tamam.. ağlama. Geçti. Buradayım artık. Hiç bir yere gitmedim gitmeyeceğim."

Dediği şey ile ona daha da sarılmıştım. Evet o buradaydı. Beni güvenli kollarından ayırmamıştı. Ve gitmeyecekti sonsuza dek burada, benimde olacaktı.

"Gitme sakın.."

Sesim titriyordu.

"Gitmeyeceğim güzelim. Seni bırakmam asla."

Rahatlamıştım. Çalan telefonun sesi kulaklarıma dolarken başımı onun göğsüne daha da gizlemiştim.

"Telefonum çalıyor. Kalkmam gerekiyor civciv."

"Bıraksak çalsa olmaz mı?"

"Önemli birşey olabilir. Hemen geri döneceğim."

"Tamam."

İstemeyerek ondan ayrılmıştım o da hızlıca kalkarak oda dan dışarı çıkmıştı. Onu beklerken yatağına yayılmıştım. Kafamı yastığına koyduğumda onun aşık olduğum kokusu burnuma gelmişti. Çam kokusu ve hafif ananas kokusu. Bu gün parfüm sıkmamıştı anlaşılan çünkü parfümü çiçek kokuyordu. Kapı açılınca tepki sevmemiştim. Hyunjin gelmişti çünkü.

"Felix mi?"

"......."

"Ah, evet yanımda. Bir sorun mu var?"

"......."

"Anladım. Telefonu ona veriyorum o zaman?"

"......."

"Tamam. Görüşürüz."

Ben mi? Ben ne alaka? Kafamı çevirip ona baktım. Kim di ki? O kim der gibi dudaklarımı oynattım. Sonra telefonda ki ismi gösterdi. Arayan annemlerdi. Hyunjin'in telefonunu elimden alıp kulağıma götürdüm.

"Alo?"

"Oğlum."

"Anne. Noldu?"

"Ne yapıyorsunuz diye aradım. Sen telefonunu açmadın da."

"Beni mi aradın?"

"Evet."

"Ah duymadım galiba.."

Telefonum neredeydi bilmiyordum.

"Anladım oğlum. Ben öyle sesinizi duyayım diye aramıştım. Görüşürüz o zaman."

"Görüşürüz anne."

Annem telefonu kapatınca Hyunjin'e baktım.

"Telefonumu gördün mü?"

"Hayır?"

"Peki hiç benim telefonumun sesini duydun mu?"

"Hayır."

Telaşla yataktan kalktım. Kayıp etmiş olamazdım! Hemen odama gittim ve yatağımın içini aramaya başladım. Yoktu! Evin her yerine bakıyordum. Mutfak, banyo, bahçe, Hyunjin'in odası ve teras.

My Stepbrother/HyunLixWhere stories live. Discover now