25. Bölüm

33.1K 1.4K 270
                                    

Hoş geldiniz canlarım, 🌸

Bir önceki bölümde oylardan yana sıkıntı yok da yorumlar biraz zorlama oldu gibi. Nedenini sorabilir miyim acaba?

Bu bölüm sınırımız 570 oy 220 yorum olsun. Kızmayın canım arkadaşlarım okunma oranına göre az bile verdiğimi düşünüyorum. Yani bana değil okuyup oy vermeyen şekerlerime kızabilirsiniz. 😂

Neyse uzatmayalım. Bu bölüm biraz ateşli oldu galiba bilginiz olsun.🤭🔥

Keyifli okumalar. 💚
●●●

Sağ tarafından vuran sobanın sıcaklığıyla dizlerini kendine doğru çeken Feride kocasının saçını okşayarak taramasının tadını çıkarıyordu. Az önce yaşadıkları gözlerinin önünden geçtikçe utancına engel olamıyor kıkırdamasını zor tutuyordu. Kendisi daha yeni kadın olmayı öğrenmişti ama maşallah epey kıvranıp durmuştu Ali'nin dokunuşları arasında. Ali de o kadar sessiz sakin bir adam gibi duruyordu ki Feride onun içinden böyle bir adam çıkacağını hiç tahmin etmiyordu. Kulağının ardına konan öpücükle şaşıran kadın düşüncelerini bırakırken yerinden dikelir gibi oldu. Ali'nin kollarını göbeğine sarılı olarak hissedince ister istemez diken üstünde bir vaziyete geçti.

"Gül kokun hiç burnumdan gitmiyor biliyor musun? O kadar özlüyorum ki nefesim kesiliyor Feride'm. Bazen dairedeki her şeyi bırakıp yanına gelip nefeslenmemek için kendimi zor tutuyorum."

İçi mutlulukla dolan kız adama temas etmek için eline elini sardı sakince sonra kendini serbest bırakıp sırtını adamın göğsüne yasladı.

"Sabunumun kokusu o." Diye sessizce mırıldanınca güldü adam onun daha yeni cilveyi öğrenen toy haline.

"Bilmem mi? Ama senin teninin kokusunu da iyi bilirim. Sabun bir gül kokuyorsa sen gül bahçesisin." Adam bir kere daha kızın başını kokusunu içine çekerek öptü. "Ah be yavrum her şeyden vazgeçmişken Allah'ın bana verdiği armağansın sen." Bir kere daha kızın saçlarını öptü gözlerini kapatarak ve bu anın tadını çıkardı. Allah biliyordu ya hiç dudaklarını kızdan çekmek istemiyor sürekli kokusunu burnuna doldurmak istiyordu.

"Ali?" Merakla adamın ismini seslenen kız mırıldanarak cevapladı adam. "Hmm?"

"O Sevim denen kadınla ne yaşadın?" Kadının sesindeki kıskançlıkla kıkırdadı adam. "Ne gülüyorsun? Ben kaç zamandır kendimi yedim haberin var mı? Şimdi sen gülünce benim sinirlerim tepeme zıplıyor kolumla karnını deşmemek için kendimi zor tutuyorum." Islak saçını sol omzundan alıp sağa doğru topladı dikkatle ardından boynunu koklayarak öperken heyecanlanan Feride'nin yutkunuşunu dudaklarında hissedince gülümseyerek geri çekti kendini.

"Çocuktum, onu seviyorum evleneceğim dediğim zamanlar. Gençlik hevesi değildi hiçbir zaman hevesle yaşamazdım." Yeni aklı başına gelen kızın sözler kulağına doldukça bilmediği bir acı ve kıskançlık çöreklenmişti içine. O istiyordu ki nasıl ki o Ali'yi ilk sevdiyse Ali'de onu ilk sevsin. Tüm ilklerini onda yaşasın.

"Gençlik hayaliydi daha çok. Çocukluğumdan beri hayatımda o olunca alışmıştım hayatı iki kişilik yaşamaya. Her düşündüğümde o vardı sanki." Pişman olmuştu Feride ne diye anlat demişti ki resmen adamın sevgisinin büyüklüğünü dinliyordu.

"Sonra gitti başkasıyla evlendi. Dedim ki benim suçum en başından kaçırsadım böyle olmazdı. Sonra öğrendim meğer bir benimle bir şimdiki kocasıyla konuşuyormuş." Üzüldü Feride o an kendisini değilde Ali'yi düşündü. Şimdi Ali'nin Sevim'i görme düşüncesi bile içini yakarken bir de başkasıyla birlikte olduğunu bilse çekeceği acıyı düşünemiyordu bile. "Seninle evlendiğimiz güne kadar gözüm onun gözüne değse çekerdim. Tıpkı köydeki diğer kadınlar gibi. O gece," Adamın her cümlesiyle içi içini yiyen Feride Ali'nin söylediklerine hazır mıydı bilmiyordu. Her ne kadar o zamanlar Ali kocası olmayacağını söylese de Feride ile evliydi ve eğer o gece Sevim'le ilgili bir şey olmuşsa Feride ne kadar seviyor olursa olsun Ali'yi bırakırdı. "Bana yalvardı. Kaçalım, dedi. Şaşırdım Feride. Bana bencillik yapıp kaçalım, dedi. Ben bu kadını yıllarca sevmiş olamazdım." Sinirle içi harlanan Feride sabır etti. Yosma! Bir de kaçalım, demiş kocasına. Ondan sonra kendi kocasının çocuğunun yüzüne nasıl bakmıştı bu kadın? Yüzsüz! "Çıkmasını söyledim çıkmadı baktım olacak gibi değil bağırdım sonra ağlayarak çıktı dışarı. Sonrasında iki kere daha çıktı önüme aynı sözleri söyledi aynı karşılığı verdim. En son peşimde dolanırsa onu rezil edip kocasının önüne atmakla tehdit ettim o günde sen görmüşsün zaten."

Kayıp YazmaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin