Bölüm 10

1K 434 759
                                    

Berk;

Ceylan ile konuştuktan sonra eve gelmiştik. Odama çekilmek istedim ama nafile ailem müsaade etmedi...

"Eeee siz çoktan bağlamuşsunuz işi ya!"dedi Halam Hayriye.

"Yav bi durun! Kafanızda düğün falan kurmayın!"Diyerek ortamı biraz olsun sakinleştirmeye çalıştım.

"La ba bak! Bağırma ananlara alurum seni ayağumun altunaaa!" Diyerek babam geldi yanımıza.

"Ay vallahi deli olacam billahi deli olacam!"dedi kız kardeşim Melis.

"Offf!"dedim yorulmuş sesimle.

"Biz düğünde ne giyecuk diye düşünelum ama..."Zikriye yengem atıldı olaya.

"Yengee!"dedi Öykü.

"Vallahi ben bir fışkı anlamış değilim ha! Neler oluyo ya?"dedi Yiğit.

"Ay bi dur Yiğit sende ya!"dedi Öykü dişlerini sıkarak.

"Bana bakın düğün falan yok! Anlayın şunu da!"dedim son defa. Odama çekileceğim an babam seslendi tekrardan arkama döndüm.

"Oğlum." Diyince yutkunarak
"Efendim?" Diyiverdim. "Otur şuraya geç."dedi bana sandalyeyi işaret ederek.

"Şimdi beni iyi dinleyun hepunuz."Diyerek anlatmaya başladı babam...

"Bu kiz bu köyden nasıl gitti biliyisunuz. O kız bu eve gelin geldiği zaman kimse ağzini açmayacak ona karşı hep saygıli olacak zaten şu nikah işi hallolur olmaz hemen Rizeye gidecez. Bilmem anlatabildum mi?"

"Anladuk bey. Sen dert etma."dedi annem, babam memnuniyetle başını sallayınca oturduğu yerden kalkarak yavaşça yürümeye başladı.

"Remziye?"

"Ne oldi?"

"Çay niye yapmadun sen?"

"Oyyy baba oyyy! Vallahi deli edecek bu aile beni ya! Yav baba gelin almak kolay mi! Ceylan ne gada travma atlattı! O kız babasunun Cenazesine gelemedi ya! Birde şimdi onun peşinden gitmeye cüret bile etmeyen adam ile evlenecek onun soyadını taşıyacak He?"

"MELİS!"Diye bağırdım aniden.

"Ne bağırıyon be! Yalan mı he? O kız gitti peşinden sen askerden geldin niye gitmedin kızın peşinden! Niye getirmedin zamanında geri! Madem bu kadar evlenesin..."

"Sus!"

"Şu haline bak! Birde sana abi diyeceğum He?"

"Senelerdir bıkmadın demi!?"

"Yoo Vallahi bıkmadum! Saa haktur bu hakk!"

Bana dikleniyordu,öfkem git gide artıyordu.

"Yeter!"

"Heee tabi tabi yeter! O kız bu eve gelduğu zaman bir mutsuz olsun Vallahi hepunuzun hakkundan ben gelirum!"

O an gözleri dolmuştu anlamıştım. Öfkesinden böyle konuşuyordu. Oda haklıydı bana karşı öfkeli olmakta.

"Melis hakli."dedi Zikriye yengem. Derin bir nefes verip yüzümü sıvazlamaya giriştiğim esnada "Bugün Safiyenun yanuna gittum."dedi Annem. "Eeee?"Diye hayretle kaşlarını çattı babam.

"O geldi gancuk karu! Hemen laf almaya çalışiyi ağzumuzdan hemde yetmezmuş gibi yoksa hamileluk durumu falan mı var diyi!"

"Amaaaa ben ne ettum sence abi? O gancuk garuyu kapi dışarı ettum!" Diyerek sırıttı yengem. Babamın gözleri üstümde gezinirken "Heee Zikriye halletmiş işte daha neyi takaysun gafana." Dedi.

SEVDAM KARADENİZ Tahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon