Shout Out | Jaywon

19

Jungwon'dan

Bugün anlamıştım ki benim aslında 5 erkek kardeşim vardı. Onlar kan bağımız olmadığı halde bana kendi öz ailemden daha iyi geliyorlardı. Ayrıca ruh eşim olduğuna adım gibi emin olduğum birine sahiptim. Beni anlayan, beni koruyan, beni iyileştiren ve bana her şeyini veren biriydi o. Tek bir bakışı ile her yaramı saran o kişi yine benim yanımda olmuştu.

Dün gece yaşanan olaydan sonra Jay tüm gece yanımda kalmıştı. Ben uyuyana kadar beklemiş daha sonra kendisi uyumaya çalışmıştı. Ayrıca Jake hyung sürekli beni sürekli kontrol edebilmek için bizimle kalmıştı. O an anlayabildiğim sesler kadarıyla Sunoo ve Riki her ne kadar kalmak istese de Jake hyung onları evlerine göndermişti. Şuan ise hastane odamda Jake hyung ve Jay bitkin bir şekilde uyuyorlardı. İki tane olan tekli koltuklarda uyumuşlardı bir şekilde. Uyandığımda gördüğüm bu tatlı görüntüye gülümsemek istesemde acıyan dudağım buna izin vermemişti.

Dün geceye dair bazı şeyleri hâlâ hatırlamıyordum. O anki sarhoşluğum bunun sebebiydi büyük ihtimalle. Ama bazı şeyleri o kadar net hatırlıyordum ki, hafızamın silinmesini isterdim. O iki binanın arasına nasıl gittiğimi hatırlayamasamda; orada benden büyük üç kişinin önce beni ağzımdan kan gelene kadar dövdüğünü, artık karşılık vermeye çalışamayacak duruma geldiğimde de bana dokunduklarını hatırlıyordum. Sevgilimin bana seslenişlerini, arkadaşlarımın ağlayışlarını duyabilsemde cevap verememiştim. Tıpkı bana bunlar yapılırken yaptığım gibi şuan da sadece sessiz bir şekilde ağlıyordum. Kaldıramıyordum artık. Bunları bana yaptıranın kendi öz babam olduğunu adım gibi bildiğim gerçeği beni içten içe öldürüyordu.

"Daha iyi misin bebeğim?"

Şimdi günüm aymıştı sanki. Dudağımın hâlâ acıması yüzünden kafamı aşağı yukarı sallamıştım hafifçe.

"Günaydın Jungwonie ve dağ ayısı sevgilisi"

Jake hyung yine kendini zorlayarak eğlenceli davranmaya çalışıyordu. Bunu herkes açıkça görebilirdi aslında. Yine de gülümsemeye çalışarak ona cevap vermiştim. Daha sonra kapıyı tıklatarak içeriye hemşire hanım girmişti. Serumumu değiştirip birazdan yemek getireceğini söylemiş ve çıkmıştı. Hemşire hanım çıktığında elimle Jay'den yatağı birazcık kaldırmasını istemek için yatağın başlığını işaret etmiştim. Jay'de anlamış olacaktı ki yandaki düğmeden dikkatli bir şekilde yatağın başlığını birazcık kaldırmıştı.

Daha sonra tıklatılan kapı ile hemşirenin geldiğini düşünsemde Sunghoon hyungu görmüştüm. Arkasından Heeseung hyung, Sunoo ve Riki'de gelmişti. Onları görmek o kadar iyi hissettirmişti ki beni, tüm fiziksel acılarım geçmiş gibiydi sanki.

"Please dont be sad hyung"

Riki içeriye bağırarak girince Sunghoon ensesine bir tokat yapıştırmıştı. Beni güldürmeyi başarmışlardı ama.

"Jay hyung sen sevgilini çok gördün zaten azıcık çıkında hasret giderelim Jungwon'um ile"

Sunoo hızlıca Jay'i ve Jake hyungu dışarıya çıkarmıştı. Onun bu hâli beni gülümsetmişti. Ne kadar kötü olursanız olun Sunoo yanınızdaysa gülümsüyorsunuz bir şekilde. Sunoo'nun yaptığına diğerleride gülmüştü. Daha sonra diğerleri ile konuşmaya başladığımızda hemşire hanım yemekleri bırakmak için odaya girmişti. Bıraktıktan sonra ise Sunoo yatağımın ucuna oturup yemeklerin sıcaklığını kontrol etmişti.

"Acıktım anne yedireceksen yedir hadi"

"Sıcak mı diye baktım sus aaa"

Söylediklerime gülüp bir kaşık pilav alıp bana uzatmıştı. Tam yediğim anda Jay odaya dalmıştı. Heeseung hyung neyin geleceğini biliyormuş gibi gülmeye başlamıştı. Jay içeri girince Sunghoon hyung eğer tahminlerim doğruysa Jake hyunga bakmak için dışarı çıkmıştı.