Voleybol Maçı

63 8 2
                                    

"burası dev gibi!" Hinata çevresindeki her şeye merakla ve heyecanla bakmaya devam ediyordu. Kageyama ise hem açıklama yaparken hem de onları doğru yolda tutmaya çalışıyordu. Bu halleri dışardan fazla komik gözüküyordu.

En sonunda otele geri geldiklerinde voleybol takımı otobüse yerleşiyordu. Daichi onları görüp yanlarına yaklaştı. "Hoşgeldin Hinata." Hinata kafasını salldı ve eğildi. "Şey geçen gün olanlar için özür dilerim." Daichi önemli değil der gibi omuz silkti. "Bizim için biraz şok olmuştu ama onemli değil. Hadi otobüse biniyoruz."

Hinata gülümsedi ve kaptanının arkasındaki takıma Baktı. "Adım Hinata Shoyo. Hepinizle tanıştığıma memnun oldum."

Takım zaten onu tanıdığı için hepsi de hafif eğilerek karşılık verdi. Hep beraber arabaya bindiler ve yol boyu konuşarak sahaya vardıklarında takımda ilk defa ulusallara gelme heyecanı kalmamıştı. Hepsi çok sakinlemişti. İçeriye girip kalabalık arasında siyahlar içindeki takım herkes için etkileyiciydi.

Hinata ise ilk defa bu kadar insanı ve bu kadar çok voleybol takımını bir arada görüyordu. İstemsizce gerildiginde Kageyama'nın elini tuttu. Çocuk neler hissettiğini tahmin etti ve eli daha sıkı tuttu.

Hinata çevresine bakinmaya devam ederken gördüğü yüzle donakaldı. Sadece benzetmiş olabilirdi. "Tobio." Çocuk ona baktı. "Şu köşedeki takımda geri saçlı olan kim?" Baktığında aynı siyah renkli formaya sahip bir takım duruyordu.

Kageyama kaşlarını çattı. "Miya. Ulusal şampiyonluğa aday bir takım." Ağzını açtı kapattı. Ama ne diyecegini bilemiyordu. Elini çekerek onun kulağını yüzüne yaklaştırdı. "O da bir deniz insanı." Kageyama gözleri inanamıyormuş gibi baktı. "Emin misin?" Kafasını salladı. Karıştırmasına imkan yoktu. "O benim en büyük rakiplerimden biri Miya Atsumu. Kendi kampımızda onlar da var."

Kageyama kaşlarını çattı. "İyi de adı Osamu." Hinata saniyelik olarak durdu. "Karıştırmış olamam. Yüz hatları tam anlamıyla aynı. Sadece-"

"Saç rengi mi bücürük?" Korkudan zıplayarak arkasını döndü. Karşısında kendi tanıdığı Atsumu vardı. "Seni burada göreceğimi tahmin etmiştim." Kageyama'ya bir bakış attıktan sonra arkasını döndü. "Öğlende, okyanusta buluşalım. Sakın dikkat çekme." Kenarda duran takıma doğru ilerlemeye başladığında ikili transtan çıktı.

Hinata kafasını iki yana salladı. Böyle bir sey olma olasılığının ne kadar olduğunu düşünmemeye çalışıyordu. "Bu da neydi şimdi?" Kageyama klon gördüğünü düşünmeye başlamıştı. "O çocuk cidden-" Hinata onayladı. "Evet. Ama diğeri değil." Kageyama da onayladı. "Anladım. Ama neden birbirine bu kadar benziyorlar?" Soru cevapsız kaldı. İkisi de bunu bilmiyordu.

"Kageyama!" Daichi'nin sesini duyduklarında ikili titredi. Takımı unutmuşlardı. "Geliyoruz." Tribün tarafına geldiklerinde Kageyama ona nereye çıkacağını gösterdi. "Üzerinde uç yazan siyah pankart bizim. Ayrıca menajerimiz shimizu-san da orada olacak." Takım hazırlanmak için sporcu alanına geçtiğinde Hinata da merdivenlerden çıktı ve doğru pnlartı bulduğunda kollarını demirliklere koydu.

Koku, ortam, insanlar, takımlar, mücadele, maçlar, rakipler,... her seyin hem bu kadar benzer hem de bu kadar farklı olmasını anlayamıyordu. Farkındaydı buradaki her takım kazanmak istiyordu. Ve yine biliyordu ki buradaki bir takım hariç hepsi kaybedecekti. Bu konuyu şimdilik kenara bıraktı ve antrrnman yapan takımları izlemeye odaklandı. Belki yeni bir şey öğrenir ve kendi takımına uyarlayabilirlerdi.

"Sen Hinata-san'ın değil mi?" Odağını kaybederek yanındaki kıza baktı. "Evet. Siz?" Onu daha önce nerede gördüğünü düşünürken bi anda hatırladı. Ona yardım eden kişiydi. "Shimizu. Tanıştığıma sevindindim." Çocuk anında eğildi. "Şey, yardımlarınız için teşekkür ederim. O anda acelem olduğu için söyleyememiştim." Kız ilk önce anlamsa da sonra kafasını salladı. "Ah, önemli değil." Çocuk geri kalktı ve sahaya tekrar odaklandı. "Maç ne zaman başlayacak?" Saatine baktı. "20 dakika."

"Teşekkürler." Tekrar sahaya döndü ve odağını takıma, özellikle Tobio'ya ayarladı. Ne kadar iyi olduğunu biliyordu ama kendi takımıyla nasıl oynadığını merak ediyordu. "Neler yapabileceksin acaba Tobio? Merak ediyorum." Shimizu kıkırdadı. "İlk defa mı izleyeceksin onu?" Dışından söylediğini fark ettiğinde kızardı ve bakışlarını kaçırdı. "Şey, onun gönderdiği toplara daha önce burdum ama ilk kez takımla nasıl oyanyacağını göreceğim ondan heyecanlıyım."

"Etkileneceğinden eminim."
...

"Hepiniz harikaydınız! Nishinoya-san her yerden çıkıp topları kurtardı. Tsukkishima-san neredeyse her topu blokladı. Asahi-san ve Tanaka-san da muhteşemdi. Neredeyse jet gibiydi! Senin attığın pasların harika olduğunu biliyordum ama tüm takımın dengesini sağlıyorsun. bu mükemmeldi. Ayrıca 2. setteki-"

Takım ardı arkası kesilmeyen iltifatlarla hem utanmış hem de maçtan sonraki gerginliği üzeerlerindeki gerginliği atmışlardı. Kageysma ise onu susturmazsa akşama kadar böyle konuşacapını biliyordu. Nefesini verdi çocuğun ağzını eliyle kapadı. "Anladık Shoyo ama dinlenmemiz gerekiyor." Mesajı aldı ve eliyle kafasını kaşıdı. "Takımı ilk defa seyrettim. Çok iyisiniz." Noya yanına geldi ve elini omzuna attı. "Elbette öyleyiz. Ne sandın?"

Takım zaferleri için erken kutlama yaptıktan sonra Kageyama yemek yedikleri kafede ayağa kalktı. "Ben Shoyo'yu geri götüreyim." Daichi kafasını salladı. "Arkadaşına gelmiştin değil mi? Sana iyi eğlenceler." Gülümsedi. "Teşekkür ederim." Ayağa kalktılar ve sahile doğru yavaşça yürümeye başladılar. "Sence Miya'nın durumu ne?" Shoyo omuz silkti. "Aklıma hiçbir şey gelmiyor. Birbirlerine bu kadar benzemeleri tesadüf olamaz ama başka mantıklı açıklamada yok." Bir an durduktan sonra mırıldandı. "Gerçekten kardeş olamazlar ya."
...

"Geldik." Denizden esen rüzgarla hinata hafifçe gülümsedi. Gerçekten şehirler ne kadar ilginç olsa da en sevdiği yer sahil kıyısıydı. Yere oturarak ayakkabılarını ve kıyafetlerini çıkartarak sadece şortuyla kaldığında

"Antrenmanda iyi eğlenceler." Gülümsedi. "Sende iyice dinlen, Tobio. Yarın yine gelirim."

Tobio gözden kaybolduğunda Shoyo suya girdi ve sabah geldiği yoldan son hız kendi sahalarına geldi. Şanslıydı ki kendi maçının başlamasına daha vardı.

"Shoyo 5 dakika geç kaldın! Çabuk ısınmanın yap!" Daha yeni 8 kilometre yüzdüğü için yüzmeyi geçti ve kol hareketlerini yapmaya başladı.
...

Öncelikle depremden dolayı hepimize geçmiş olsun...

Depremden başka bir şey konuşulmayan geçen 6 günün sonunda biraz olsun nefes alıp birkaç dakikalığına gerçeklikten kaçmanıza yardımcı olmak istedim

Şu sıralar en ufak tebessüme bile ihtiyacımız var

Yakınını kaybeden herkesin başı sağ olsun 🙏

Merman Hinata~KagehinaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin