Gözlerimi yeni bir güne açtığımda başucuma koyduğum deniz kabuklu kolye direkt olarak görüş açıma girdi. Parmak uçlarımla kolyeye uzandım iki elimle tutarak gözlerimin önünde tuttum. Zihnimdeki toparlayamadığım düşünceleri bir süreliğine durdurarak kolyeyi yatağın üstünde bırakıp doğruldum. Ebeveyn banyosuna giderek hızla sıcak bir duş alarak rahatlamayı denedim. Telefonumdan bir şarkı açıp aynanın karşısına geçerek makyaj çantamı açtım. Bugün kendimi iyi hissetmek istiyordum ve biraz makyaj bana iyi gelecekti. Makyajımı tamamladıktan hemen sonra odama geri döndüm ve en sevdiğim kıyafet parçalarına bakarak hızlı bir tercih yaptım. Kruvaze yaka, belden bağcıkları olan lacivert bir bluz giyip altına da geniş paçalı bir kot pantolon seçtim. Yatağın hemen üstüne bıraktığım kolyeyi aldım ve ucuna takılı olan kancayı açarak boynuma geçirdim. Islak saçlarıma da fön çektikten sonra hazırdım. Aynadaki yansımama bakıp görünüşümü kontrol ettim. Fena gözükmüyordum.
Odamdan çıktığımda gözlerim Gri, Beyaz ve yıllardır kapalı tuttuğumuz Mavi'nin odasında takılı kaldı. Daha fazla bekleme yapmadan aşağıya indiğimde lobide Eren ile karşılaştım. Bir elinde simit, bir elinde çay iştahla kahvaltısını yapıyorken karşısındaki kişiyi ilgiyle dinliyordu. Yüzü bana ve merdivenlere dönük olduğundan aşağıya iner inmez geldiğimi fark etti. Arkası dönük olan kişi de tek kolunu masaya yaslamış, rahat bir şekilde sohbet ediyordu. Eren parmağını havaya kaldırıp onu gösterircesine bana baktı.
"Günaydın, Siyah. Beyefendi Persona'dan olduğunu iddia ediyor ama kendisini tanımıyorum. Ama çok kafa adama benziyor, bence dâhil edebiliriz. Sizi tanıştırayım."
Mavi, arkasını döndüğünde keyifle gülümsedi. Bakışlarıyla baştan aşağıya beni taradığında tek kaşımı kaldırdım ve soru sorarcasına ona baktım. Yalnızca omuz silkti. Onlara doğru yürüdüğümde tam konuşacaktım ki Eren gülme krizine girerek konuşmaya devam etti.
"İnanamayacaksın ama kendisini Mavi olarak tanıtıyor. Çok güldüm. Mavi isminin yasaklı isimlerden olduğunu söyleyecektim ki sen geldin." Eren gülmekten cümlelerini toparlayamıyor gibiydi.
Bu kez tek kaşını kaldırıp sorgularcasına bakan kişi Mavi oldu. Vücudunu bana doğru çevirip bir yanıt beklediğinde hafiften yanaklarımın kızardığını hissettim.
"Demek yasaklı isim?"
"Evet, bir daha duymak istemediğim bir isim olduğu için öyle bir yasak koydum."
"Eminim ondandır." diye mırıldandığında onu duymazlıktan geldim.
"E ne yapalım bu beyefendiyi kaydedelim mi Persona'ya?" dedi Eren üye kayıt defterimizi açıp tükenmez kalemi dişlerinin arasına yerleştirdiğinde. Kayıt defterini elinin arasından sertçe çekip aldım ve ait olduğu yere geri kaldırdım. Eren şaşkınlıkla etrafında dönünce derin bir nefesi içime çektim.
"Kendisini tanıyoruz Eren. Persona'nın eski üyesi."
"Hala üyesiyim." diyerek karşı çıktı Mavi.
"Üyesiydin." dedim kabul etmeyerek.
"Siyah ne derse o, burada patron o." dedi Eren, ellerini havaya kaldırarak.
"Bana Mavi diyeceksin." dedi Mavi, Eren'e sert bakışlar atarak. Eren, izin istercesine bana baktığında hayır der gibi gözlerimle uyarıcı bir bakış fırlattım. Bu küçük inatlaşma oyununu bir kenara bırakarak görev kâğıtlarını kontrol etmeye koyuldum.
"Derya Hanım'a bir oyuncu buldun mu?"
"Buldum."
"Kim?" dedim emin olmak isteyerek.
YOU ARE READING
Persona Maskesi
General FictionWattpadRomanceTr | Yetişkinliğe Adım Atanlar Bu hikâyenin başrol kahramanının gerçek bir kimliği, adı, doğum yeri ve ailesi yoktur. Siyah, on bir yaşında bir çocuk iken ölmeyi dileyen, büyük acılar ve travmalar yaşamış bir kızdır. Tren rayının üzeri...
