Ops! Esta imagem não segue as nossas directrizes de conteúdo. Para continuares a publicar, por favor, remova-a ou carrega uma imagem diferente.
‼️Dikkat‼️ Bu bölüm, +15 taciz anlatımı içerir. Hassas olanların okumaması tavsiye edilir.
🪓|Astrid
"Astrid! Kalk artık!" Annemin sabah sabah aşırı tatlı(!) olan tınısı kulaklarımı doldurduğunda homurdanarak yatakta döndüm. "Astrid!" diye tekrar sesini duyduğumda, "Kalktım!" diye içeri doğru seslendim ama elbette kalkmamıştım. Az biraz daha oyalanma şansım vardı en nihayetinde.
İki dakika sonra adım seslerini duymamla birlikte yorganı üstümden atıp pijama üstümü ve altımı ışık hızında çıkarmam bir oldu. Onları yatağımın içine koydum ve uyuşuk hareketlerime tekrar dönüp dolabımın kapaklarını açtım. O sırada annem kapıyı açmıştı. "Güzel. Kalkmışsın." "Kalktım demiştim zaten." "Hadi hadi. Tavtava yapma bana. Giyin gel. Okula geç kalacaksın." "Hıhı." Annem odadan çıktıktan sonra ofladım. İlk sınavlar kapıya dayanmıştı ve ne sınavları ne de onların getirdiği stresi seviyordum. Okula gittiğim her gün takvimden bir gün daha azalıyor, sınav günleri adım adım yaklaşıyordu.
Gözlerimi kıyafetlerimde gezdirip aklımdan hızlı bir kombin oluşturdum. İçi yünlü mavi sweatshirt'ümü çıkarıp üstüme geçirdim. Aralık ayına giriş yapmıştık ve kış, Norveçte çok çetin geçerdi. Altıma kalın, kahverengi bir tayt geçirdim. Okula gidiyorum diye süslenecek halim yoktu. En rahat kombini yapabilirdim. Nasıl olsa serbestti. Kalın siyah çoraplarımı giyip saçlarımı ördüm ve Hiccup'ın hediye ettiği kahverengi, ince bandanayı kafama geçirdim. Saçlarım bandananın üstünde hemen yerini almıştı. Dün gece hazırladığım çantamı alıp odamdan çıktım.
Mutfağa gittiğimde annemle babamın orada olduklarını gördüm. "Günaydın canım ailem. Günaydın baba," elimi kaldırdım. Babamda elini kaldırdı ve beşlik çaktık. Babamla annemden daha iyi anlaşıyordum. Böyle bir tatlı alışkanlığımız vardır. Durduk yere beşlik çakma alışkanlığı.
Oturup masadaki suyu kafama dikmeye başladım. Sabahları kalktığım an, ilk yaptığım şey bir bardak su içmek oluyor. Bağırsaklara çok yararı var. Tavsiye ederim. Ben bardağımı yarılamışken annemin verdiği haberle su genzime kaçmış, ağzımdan ve burnumdan acı verici bir şekilde çıkarak beni nefessiz bırakmıştı. "Stig bu akşam gelecek."
Öksürerek ciğerlerime kaçan suyu akıttım. Nefeslenip rahatladığımı hissettiğimde boğazımın ve burnumun acısını umursamadan anneme çemkirmeye başladım. "Anne! Sevmiyorum diyorum beni kısıtlıyor diyorum psikopat derecesinde takıntılı diyorum sen hâlâ onu evimize davet mi ediyorsun?!" Annem hızla bana döndü. "Astrid! Ne biçim sözler onlar?! Kuzenin o senin! Biraz korumacı diye böyle şeyler söylememelisin!" Ellerimi masaya vurup ayaklandım. "O zaman bu gece ve o kuzen bozuntusu gidene kadar bütün gecelerde Merida'larda kalacağım! Sizde çok sevgili(!) kuzenimle başbaşa oturabilirsiniz!" Hızlıca çantamı sağ koluma takıp mutfaktan çıktım.
