𝑆ℎ𝑎𝑚 𝑙𝑜𝑣𝑒 𝑇𝑎𝑒𝐾𝑜𝑜𝑘

22. BEDEL

Öncelikle bu bölümü, yayınladığım her bölüme güzel güzel, bol bol yorum yapan jungombe 'ye hitap etmek istiyorum. İyi ki varsın, desteklerin için çok teşekkür ederim. <3 <3

Umarım beğenerek okursunuz...

Bindikleri arabada İri bedenin sinirli solukları ve genç oğlanın hıçkırıkları yankılanıyordu.

"Neden sana vurmaya kalktı?"

Tekrar dönüp Bay Jeon'u o bahçede öldüresiye dövüp sinirini atmak istiyordu ama yanında hıçkırarak ağlayan beden şuanda onun için en önemli şeydi.

"Sevgilim olduğunu söyledim."

"Bunun için mi vurmaya kalktı sana?"

"Tam olarak değil."

Hıçkırıklar ile bölünen cümle iri bedenin iç çekmesine neden oldu.

"Neyse. Şimdi biraz dinlen eve gidince konuşuruz."

Aradan geçen 10 dakika sonunda ikili eve gelmiş, pijamalarını giyip yatağa uzanmışlardı. Taehyung kolları arasına aldığı Jungkook ile konuşmaya başladı.

"Öncelikle şunu söylemeliyim ki bir sevgilin olduğunu babana söylediğin için mutluyum ama neden sana vurduğunu hala anlamadım güzelim."

"Babam daha önce beni 30lu yaşlarında bir adam ile evlendirmek istemişti. Ben kabul etmeyince yapmadığını bırakm-"

"Ne demek evlendirmek istedi?"

"Hemen sinirlenme. Anlatıyorum işte. Eğer sakince dinlemeyeceksen anlatmam."

"Tamam, sustum."

"Neyse işte. Eve gittiğimde o adamı ve ailesini gördüm. Zaten o an anladım gelmem için neden o kadar ısrar ettiğini. Yemekte bir sorun yoktu ama bahçeye çıkınca Bay Park benim büyüdüğümü, artık evlenecek bir yaşta olduğumu söyleyince babam hiç itiraz etmedi. Onları ve beni neden çağırdığını açıkladı. Benim ve Minjoon'un evlenmesini istiyormuş. Bay Park bu işe dünden razı gibiydi. Zaten konuyu ilk açan oydu. Bende bu muhabbete daha fazla dayanamadım ve bir sevgilim olduğunu söyledim. Sonra da sen geldin, bildiğin gibi işte."

"Yok beni sinir hastası edecek bu adam."

"Neyse boş ver. Artık seninle sevgili olduğumu biliyor. Daha fazla canımızı sıkmaya gerek yok."

"Peki bize ne tepki verecek?"

"Eminim ki mutlu olacak. Onun tek derdi para. Beni neden Minjoon ile evlendirmek istedi sanıyorsun. Arada ki bağları kuvvetlendirmek istiyor ve bu şekilde servetine servet katacak. Ve sen babamın bu amacı için biçilmiş bir kaftansın. Sırf paran olduğu için bizi yarın bile evledirebilir."

"Öncelikle Minjoon mudur nedir onun adını bir daha o güzel ağzına almıyorsun. Bir diğer şey ise bizi hemen evlendirirse hiç fena olmaz, bu benim işime gelir."

İkili kahkaha attı.

"Dalga geçme. Onun tek derdi gerçekten para."

"Seni bana versin de gerisi önemli değil. Gerçi vermese de birşey fark etmez seni kaçırırım."

Jungkook gür bir kahkaha attı ve yüzünü Taehyung'un boynuna gömdü.

"Ya Taehyung. Güldürme beni, uykum var uyumak istiyorum."

"Peki prenses. Nasıl istersen."

İkili sıkı sıkı birbirine sarıldı ve kısa sürede uykuya daldı.

...

"Uyumak istiyorum."

Yüzünde hissettiği şey ile kafasını başka tarafa çevirdi genç oğlan.

"Taehyung! Rahat bırak beni."

Bu seferde üstünde hissettiği ağırlık ile gözlerini açtı ve görüş açısına giren iri beden ile ellerini siyah gür saçlara attıp çekiştirdi. Böyle bir hamleyi beklemeyen iri beden ise acı içinde bağırdı.

"Hey! Tamam bırak kalkacağım üstünden."

Jungkook bırakmak bir yana dursun, tutuşunu sıkılaştırıp var gücü ile asıldı gür saçlara.

"Saçlarımdan ne istiyorsun. Hem, hem saçlarımı şuan değil başka bir anda çekmelisin ve senin acı içinde kıvranman gerekiyor."

Duyduğu şeyler ile yüzünü buruşturdu ve ellerini çekti.

"Pislik!"

"Ne yalan mı?"

Elini rast gele üstünde yatan bedene doğru savurdu ve suratına vurdu.

"Siktir git Taehyung. Uyumak istiyorum."

"Küfür etme!"

"Hıhı tamam."

Taehyung, Jungkook'un kolay kolay uyanmayacağını anladığında komedinin üstünde duran sürahiden bir bardak su doldurdu.

"Bunu sen istedin prenses."

Suyu Jungkook'un yüzüne döktü ve geri çekildi. Jungkook ise ani gelen soğukluk ile yataktan sıçrayarak kalktı. Kendine yarım ağız gülerek bakan Taehyung'u gördüğünde son gücü ile bağırdı.

"Taehyung!"

Taehyung Jungkook'un ne kadar sinirlendiğini anladığında koşar adımlar ile odadan çıkıp mutfağa gitti.

Genç oğlan sinirle giyinme odasına gitti ve üstünü değiştirip mutfağa indi.
Taehyung'un yüzüne bakmadan bir sandalye çekti ve oturdu.

"Hadi ama bunun için mi küstün gerçekten?"

Genç oğlan cevap vermedi ve peynirden bir dilim alıp ağzına attı.

"Tamam. Söyle bakalım kendimi affettirmem için ne yapmalıyım?"

Genç oğlan bir süre düşündü. Bu yaptığının bir bedeli olmalıydı. Bir kaç dakikanın ardından yüzündeki gülümseme ile iri bedenin gözlerinin içine baktı.

"1 ay boyunca okulda verilen bütün ödevlerimi sen yapacaksın."

"Ne?"

Been geldiiimm.

Umarım beğenerek okumuşsunuzdur...

Sizi seviyorum <3