Bölüm Şarkısı;
Klergy ft. Valeria Brussard - Start A War×××
Otuz Dokuzuncu Bölüm × The Promise
...
Bunlar gerçek miydi?
Brunella ailesi dakikalar evvel duyduklarını ve gördüklerini henüz sindirebilmiş değildi. Evlilik anonsundan sonra apar topar yemekten alınarak arka odalardan birine götürülmüşlerdi. Yüzleri şaşkın, renkleri beyaz ve duruşları gergindi. Hiçbir şey anlayamıyor, bu nedenle de götürüldükleri odada dönüp duruyorlardı.
Derken, kapı açıldı. Ve Anna beyaz incili elbisesinin eteğini tutarak içeri koştu.
"Anna!"
İngiltere Kraliçesi'nin odaya girer girmez ilk sarıldığı kişi annesi oldu.
"Tanrım, şükürler olsun!" Simone çoktan ağlamaya başlamıştı bile. Kızını kimseye vermek istemiyor gibi sıkı sıkı tutuyor, saçlarını okşuyor, yanaklarını öpüyor ve kokusunu çekiyordu. "Yaşıyorsun... Şükürler olsun, iyisin!"
"Buradayım. İyiyim." diye fısıldadı, Anna. "Geldim, iyiyim." Çocuksu bir mutluluk ve heyecanla annesini bırakmadan abisini çekti. "Siz de iyisiniz, değil mi? Bir şeyiniz yok-"
Leo sessizce akıttığı yaşlarını kardeşini kendinden uzaklaştırmadan parmak uçlarıyla siliyordu. Uzaklaştırmak şöyle dursun, Anna'nın bedenini kendine öyle sıkı bastırıyordu ki, bırakmaya niyetinin olmadığı çok açıktı.
"Çok özür dilerim..." dedi. "Böyle olduğu için çok özür dilerim." diyordu, durmadan. Başını abisine gömüyor, eliyle annesini tutuyor ve onların yanında duran babasına bakıyordu. "Baba."
"Buraya gel." diyerek kızını ikisinin arasından çekti, Eric. Sıktığı dişleriyle birlikte yaşlarını da geriye akıtmaya çalıştı. Anna'ya sarıldı ve başını onun başına yaslayarak gözlerini kapattı. Buradaydı işte. Kızı buradaydı, nihayet kolları arasında güvendeydi. Ve gözleri açılır açılmaz, odaya ağır ağır gelip soğuk bir ifadeyle onları izlemeye başlayan Edward'a kaydı.
"Her şeyi anlatacağım... Sizi endişelendirmek istemezdim, gerçekten böyle olsun istemezdim." Arkadan eliyle ağzını kapatarak gülümseyen Stephanie'yi gördü. Tuhaf bir dürtüyle babasını bıraktı ve ona yöneldi. "Steph-"
Stephanie biriktirdiği yaşlarını o saniye saldı. "Buradasın."
Anna ise ona da sıkıca sarılarak herkesi şaşırttı. Yan gözle ablasını gördü, boşta kalan elini çabucak ona uzattı. "Katherine!"
"Bizi ne kadar endişelendirdiğin hakkında herhangi bir fikrin var mı?" diyerek azarlamak istedi kız kardeşini. Fakat yapamadı. Duyguları baskın gelmiş ve Anna'ya sarılırken dudağı titremişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tacın Bedeli
Historical Fiction● Wattys2019 Ödülleri - Tarihi Kurgu Kategorisi Kazananı Tacın Laneti'nin Devam Hikâyesidir ● • • Okumadan önce Tacın Laneti'ni okumanızı öneririm. • • 1530, İngiltere. O kanlı geceden tam beş yıl sonrası. Bütün Avrupa, dört bir yanda kasırga misa...