KG - 11.Bölüm

Beginne am Anfang
                                    

***


 
Selim dosyada gördükleriyle şok olmuştu.Ne yapması gerektiğine bir türlü karar veremiyordu. Ahsen’in bugün doğum günüydü ve tam o günde orayı basmamak için kendini zor tutuyordu. Fitili çekilmiş bomba gibiydi.Öfkesinin ceremesini çalışanları çekiyordu ama bu ona yeterli gelmiyordu.İntikam ateşiyle yanıp tutuşuyordu.Onu bırakıp kaçan,’Kaçak Gelin’i bir başkasıyla evlenmişti. Hem de bula bula en sevmediği adamı bulmuştu. ‘Toprak Altaylı’ . Herşeyin altından bu adam çıkmak zorunda mıydı? Hem Ahsen ne ara onunla tanışıp evlenmişti. Yoksa daha önceden tanışıyorlar mıydı? Kafasından milyonlarca soru geçiyor ve hiçbiri cevabını alamıyordu.
 
 
Ahsen o adamla nasıl evlenirdi?Kaçtığı yetmiyormuş gibi,can düşmanıyla evlenmesi bardağı taşırmıştı.Bir şeyler yapması gerekiyordu.Bunu onların yanına bırakmayacaktı.Rezil olmanın bedelini onlara ödetecekti.
 
 

***


 
 
Kemal Bey her şeyden yorulmuştu artık.Gizli saklı telefon görüşmeleri yetmiyordu. Dayanamıyordu artık. İstemeden kurduğu bu hayata daha fazla dayanamıyordu.Tek dayanağı ,biricik kızı da gitmişti.Bu ev onu boğuyordu artık.
 
 
-“Lütfen Belma,ona açıklamama izin ver.Kaybettiğim zamanı telafi etmek istiyorum.Bir çok hata yaptım şimdiye kadar.En büyük pişmanlığımsa size sahip çıkamamaktı.” Sonunda yaptığı hataları telafi etmeyi kafasına koymuştu.
 
 
-“Senin bir kızın vardı Kemal.Onu bırakamazdın.Zaten ben her şeyi biliyordum.Tek suçlu sen değilsin.Seni seviyordum ama kızından ayıramazdım seni.”
 
 
-“Yinede bir yolunu bulabilirdim.Birşeyler yapmalıydım...Onunla tanışmak istiyorum Belma ,lütfen.” Diye diretti Kemal Bey
 
 
-“Olmaz ,Kemal. Bunun hiç sırası değil.Lütfen bunu isteme benden.Zor bir dönemden geçiyoruz.”
 
 
-“Israr etmeye hakkım yok,biliyorum.Ama bu dünyadan göçüp gitmeden her şeyi yoluna koymaya kararlıyım.” 
 
 

***


 
 
-“Ahsen yeter,kendine gel artık” diye söylendi Suzi telefonda.Belki de milyonuncu kez.Bu kız bazen onu bile çileden çıkarabiliyordu.
 
 
 
-“Of tamam Suzi,neyse sen ne yapıyorsun?”
 
 
Suzi adı gibi emindi.Ahsen doğum gününü unutmuştu ve Toprak’la yaşadıklarından sonra da aklını nerede bıraktığı belliydi.
 
 
-“Kızım Selim’den kurtardım be seni.Sense acıklı ev kadını moduna girmişsin.Titre ve kendine gel.” Dedi sırıtarak.
 
 
-“Of Suzi tamam ,aradığıma pişman ettin beni.Hadi görüşürüz.” Diyerek kapadı telefonu.
 
 

***


 
Toprak yeni güne uyandığında yapacakları aklına gelip keyifle gülümsedi. Hele ki dün gece Ahsen’le ateşli öpüşmeleri aklına geldiğinde gülümsemesi sırıtmaya dönüştü.Ahsen’de ondan hoşlanıyordu bundan emindi artık.Sadece güvenini kazanması gerekiyordu. 6 ay boyunca evli kalacaklarsa iki yabancı olmalarına gerek yoktu.Aralarındaki çekim de bu denli güçlüyken neden kendilerine engel olsunlardı ki?.Sonuçta ikisi de yetişkin insanlardı.Hatta evlilik 6 ayda bitmek zorunda değildi. Daha uzun süre keyfini çıkarabilirlerdi.Ya da boşansalar bile ayrılmaları gerekmezdi.Ne olursa olsun kolay kolay Ahsen’in peşini bırakmaya niyeti yoktu.İkisi de birbirinden bıkana kadar birlikte olmalarında bir sakınca yoktu. Bu düşünceyle içi sıcacık oldu.Ahsen’i henüz bırakmaya niyeti yoktu.Hele dün geceden sonra daha ilerisini de düşünmeden edemiyordu.
 
 

***


 
Ahsen’in doğum günü için Aslan’ın evini ayarlamıştı Toprak.Bahçede yapılacak doğum günü için Suzi ve Aslan’la tüm ayrıntıları konuşup halletmişti. Geriye sadece Ahsen’i oraya getirmek kalıyordu ve bunu da Suzi yardımıyla halledecekti. Her ne kadar Suzi,Ahsen’in arkadaşlarını da davet etmek istese de Toprak bunu kabul etmemişti.Edemezdi de.O kadar erkeğin karısına yakın olma düşüncesi sinirlenmesi için yeterliydi.Hele ki Emir denen kılkuyruğun yaptıklarından sonra … Bu defa daha kötü şeyler olabilirdi.Zaten Volkan’da bu durum yüzünden iyice gözünden düşmüştü.Ahsen’in evli olduğunu bilip te Emir’in ona sulanmasına nasıl göz yumduğuna şaşıyordu. Onlara güvenmiyordu ve elinden geldiğince de karısını onlardan uzak tutacaktı.
 
 
Uyandığında odada yalnızdı.Muhtemelen Ahsen onunla karşılaşmamak için erkenden kalkmıştı. Banyoya gidip önce duş aldı. Üzerini de değiştirdikten sonra odadan çıktı.Mutfaktan gelen seslere yöneldi.Karısı Hafize Sultan’la samimi bir sohbet içine girmişti.İçeriye girmek için acele etmedi.Seslere kulak kabarttı.
 
 
Karısı Hafize Sultan’a sitem ediyordu.
 
 
-“Hafize Anne ya oldu mu şimdi bu?”
 
 
-“Kızım olmaz öyle şey,hem ben Toprak oğluma ne derim sonra,karımı yordun derse”
 
 
-“Hiç olur mu öyle şey Hafize Anne , ne yorması. Küçükken annemden gizlice girerdim mutfağa.O , bunun için görevliler var deyip azarlamayı tercih ederdi gerçi. Zaten onun için varsa yoksa kafasındaki kurallar. Hem Toprak’ın da bir şey diyeceğini sanmıyorum.Ayrıca yemek yapmayı öğrenmekte kötü bir şey yok ki. Zaten canım sıkılıyor.Boş durmaya alışkın değilim.Bir şeyler yapmam şart.”
 
 
Toprak duyduğu konuşmalarla daha da keyiflendi.Hafize Sultan’a da ‘Hafize Anne’ diye seslenmesi hoşuna gitti. Zengin bir ailede büyümesine rağmen bu denli alçakgönüllü olması da onu diğerlerinden farklı kılıyordu. Acaba onunla ilgili daha neler öğrenecekti. Ailesinin kim olduğunu öğrenmişti ama henüz bu konuda konuşma fırsatları olmamıştı.En kısa zamanda bu konuşmayı gerçekleştirmeyi aklına not düştü. Neden o varlığı terk edip burada kendi ayakları üstünde durmayı tercih ettiğini öğrenmek istiyordu.Üstelik aldığı eğitime göre daha iyi bir işte çalışabilecekken ,yanındaki ona uygun olmayan pozisyonda işi olmak için görüşmeye gelmişti. Evlilikten kaçtığı adamı da bulmayı aklının bir köşesine not etti. Evlilikleri medyaya yansıdığında bir şekilde karşılarına çıkacağını biliyordu ve önceden önlem almak her zaman daha iyiydi.
 
 

Kaçak GelinღWo Geschichten leben. Entdecke jetzt