KAMER

20. Bölüm

Demir'in söyledikleriyle anlık bir şok geçirdim. Babası annesini öldürmüştü. Bunu kabullenmesi çok zordu. İnsanın başına gelebilecek en kötü durumdu. Demir yürüyüp masanın üzerindeki silahı aldı.
- Babam bu silahla öldürdü benim annemi. Tam kalbinden vuruldu annem. Sonrada o kadar müdaheleye rağmen kurtaramadıklarını söylediler doktorlar. Annem ölmüştü benim hayatım bitmişti. Annem çok huzursuz orda biliyorum. O pislik herif hala nefes aldıkça annem orada rahat edemeyecek.
Demir silahı bırakıp  üzerinde kurumuş kan olan başörtüyü aldı. Gözlerinden yaşlar döküldü bende yanına gittim ve gözyaşlarını sildim.Sonrafa yanağına bir öpücük kondurdum.

- Annem beni çok seviyordu Kamer. Her istediğimi yapmaya çalışıyordu. Ama babam onu öldürdü. Hemde bu silahla öldürdü . Bende aynısını yapacağım bende onu öldüreceğim.
- Demir kendine gel .
- Kamer o pislik ölecek. Bunu da ben yapacağım. Kendi ellerimle . Ucunda ne olursa olsun.
- Demir tamam öldürdün diyelim. O mezara girecek sen hapse hayatın mahvolacak  değer mi?
- Annem huzursuz diyorum orada Kamer. Benim annem mutsuz. Böyle ölümü haketmedi benim annem.  Her şeyin en iyisine layıkken babam ona hiç değer vermedi. Beni de annemi de sürekli dövdü. Öyle bir insanın bu dünyada yaşamaya hakkı olamaz.
- Çok kin var içinde Demir . Lütfen biraz gel sakinleş.
Demir' in elindeki başörtüyü aldım ve Demir' le beraber aşağıya indik. Meğer bana bu yüzden sürekli benim hayatım karanlık diyordu. Babasını öldürecekti. Ama ben buna izin veremezdim. Eminim ki annesi o şekilde mutlu olmayacaktı. Oturduğumuz koltukta Demir'in başını alıp  göğsüme yasladım.

- Demir sakın beni anlamıyorsun deme bana. Ben seni anlıyorum. Hemde çok iyi anlıyorum. Haksızlığa uğramış kişi annen . Ama annen yaşasaydı asla istemezdi böyle bir şey. Hatta şimdi bile istemez. Tamam hayatta değiller ama bak bir dokun kalbine her zaman oradalar. Annen çok üzülür öyle bir şey yaparsan. Hem baban şuan nerede?
- Hapis yatıyor on iki senedir. Çıkacağı günü bekliyorum. Beni görünce ne tepki verecek acaba?
-  Şaşkınlık anında tepki veremeyebilir.
- Psikolog Hanım bakıyorum da mesleğinizi yapmaya başlamışsınız .
- Öyle deme Demir. Ben gerçekten diyorum sana. Seni görünce tepki bile veremeyebilir. Belki pişmandır. Cezasını çekmiş zaten. Bir kadını öldürmenin bedeli tabiki on iki sene olmamalı ama sen onu öldürmek yerine onunla savaşmalısın. Öldürünce kalbin huzurla dolmayacak. Onun canını en çok senin hâlâ yaşıyor olman yakar.

- Bir defa sevmedi bizi Kamer . Annem vurulunca bile eliyle beni korumaya çalıştı babamdan. Annem çok gençti çok güzeldi hayatını zehretti. Benim en değerli varlığımı elimden aldı. Beni annemden ayırdı. Anne sevgisine muhtaç büyüdüm. Allah'ın yazdığı kaderde ecel olsaydı senin gibi kalbime gömerdim. Ama benim annemin katili o pislik.

Demir' in yaraları çok derindi. Ne kadar konuşursak yaraları o kadar çok kanıyordu.
- Şimdi bu konuyu kapatalım lütfen Kamer. Zaman belli eder ne olacağını. Ama o adam hapisten elbet çıkacak.

Bende daha fazla konuyu uzatıp morelini bozmak istemedim.Demir'in elini tuttum sıkıca. Gözlerime baktı.

- Kamer'im sen bu kötü dünyada başıma gelmiş en güzel şeysin.
- Hmm ama bu sözlerle beni kandıramazsın. Sevgilin olamam yani.
- Bak sen ya hanımefendiye. Ne yapmam gerektiğini bilsem. Hemen yapacağım ama söylemiyorsun.
- Kendin bul demiştim. Biraz düşünsen bulursun çok rahat.
- Elbet bulacağım. Sende o zaman benim sevgilim olacaksın.
- Kolay gelsin sana .
- Sevgili olmak için bunları diyen evlenmek için neler ister acaba?
- Evlilik mi?
- Evet.Neden şaşırdın ki?
- Şaşırdım. Çünkü benimle evlilik düşündüğünü bilmiyordum.
- Kamer ben seni bir oyuncak veya ihtiyaçlarımı gidermek için bir kukla olarak görmüyorum. Ben seni seviyorum. Gün gelince de sende istersen  nikâhlı karım olacaksın.

Kalbim adeta göğüs kafesimden çıkacak gibi atıyordu. Nikâhlı karım olacaksın demişti. Demir'le evlenmek,onun karısı olmak,onunla aynı evde bir ömür geçirmek... Acaba tüm bunlar nasıl olurdu? Benimle gerçekten ciddi düşünüyordu. İleriye dönük hayalleri olması da beni çok mutlu etmişti. Gözlerim dolu bir şekilde ona baktım.
- Seni etkilemeyi başarabildim demek Kamer hanım.
- Buraya gel.
Deyip dudaklarını öpmeye başladım. Çok iştahlı bir şekilde öpüşüyorduk. Öperken ısırdığı dudaklarım acısa da bana çok başka bir zevk veriyordu. Demir'in üzerindekileri çıkartmamakniçin kendimi zor tutuyordum. Onun da bir gözü benim göğüslerimdeydi. Galiba kıyafet seçimimi çok dekolteli yapıyordum.

        ( Kamer'in kombini )

-seni çok istiyorum.
- Bende seni Demir .

Hala öpüşüyorduk. Demir ara sıra boynuma köprücük kemiğime doğru iniyordu ama benim çok hoşuma gidiyordu.

- Durmak istemiyorum Kamer.
- Durma o zaman.
Deyip  koltuğa doğru yatırdım. Üzerimdeki hırkayı kenara atıp. Onun üzerindeki kıyafeti çıkardım. Atlet kalmıştı sadece. Üzerine yatıp dudaklarından öpmeye devam ettim. Demir' de kollarımı ve sırtımı okşuyordu. Daha sonra ani bir hareketle kalkıp beni koltuğa yatırdı ve üzerime çıktı. Üzerimde hala bluzum duruyordu. Dudaklarımdan başlayarak göğsüme kadar sürekli öpüyordu. Bir anda beni de kendine çekip oturmamı sağladı.
- Çok güzel gidiyordu ama ben burada rahat edemiyorum.  Dedi. Bende öpmeye devam ederek ayağa kalktım. Erkeklik organı çok sert olmuştu. Bana her değdiğinde biraz daha sertleşiyordu. Bende korkuyordum. Başımdan hiç cinsel ilişki geçmemişti ve bu normaldi. Demir de ayağa kalktı çılgınlar gibi öpüşerek yukarı odaya çıktık. Kapıyı kapatmadan beni yatağa attı ve tekrar üzerime çıktı. Biraz daha öpüştükten sonra Demir'in atletini de üzerinden çıkarttım. Vücudu adeta bir manken vücudu gibi sıkı ve kaslıydı. Baklavalarının üzerinde elimi gezdirdim.