8. Bölüm

1.3K 39 7
                                    

Çok güzel şarkılar çalmaya başladı. Çoğu insan oynuyordu. Benim gözüm kapıda beklediğim kişi gelmemişti. Daha sonra ışıklar kapandı ve ortada sadece bir beyaz ışık yandı.
Mustafa Ceceli - Gül Rengi çalıyordu. Herkes birbirini dansa kaldırırken. Okan da Özgeyi kaldırmıştı. Okan bana da dans teklif etmişti ama kalkmak istemedim. Ben öyle dans eden çiftleri izlerken yanıma gelen kişi yüzünden günümün zehir olacağını  anlamıştım.
- Niye geldin Aras?
- Dans edelim mi?
- Bas git. Seninle uğraşıcak havada değilim.
- Neden? Yoksa o çok sevdiğin sevgilin senin için mezuniyete gelmedi mi?
- Geldim. Kusura bakma biraz geciktim.
Allahım ben gözlerime inanamıyorum.Demir gelmişti canlı kanlı karşımda duruyordu ve beni çok zor bir durumdan kurtarmıştı. Bende durumu bozmamak için
- Önemli değil canım dedim . Aras sinirlenip gitti. Bense hâlâ şaşkın bir şekilde karşımda duran aşık olduğum buzdolabına bakıyordum. Üstüne beyaz tişört altına da kot giymişti . Sonuçta onun mezuniyeti değildi sade giyinmişti .Ona rağmen taş gibiydi. Hemde nasıl taş?

     ( Demir' in kombini )-  Sen hep böyle bakıcak mısın ?- Ne ? -  Davet etmiştin zaten neden şaşırdın?- Sana şaşırdım

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

     ( Demir' in kombini )
-  Sen hep böyle bakıcak mısın ?
- Ne ?
-  Davet etmiştin zaten neden şaşırdın?
- Sana şaşırdım. Gelmezsin sandım ama yanımdasın . Buradasın.
- Benimle dans eder misiniz Kamer Hanım?
Allahım rüyadaysam lütfen Özge gelip beni uyandırsın . Benim kalbim bu kadar heyecana alışkın değil. Ama uyandıran olmadı . Demir de elimden tutup beni piste götürdü elini belime sardı . Benim elimi de alıp kendi omzuna koydu . Aptal aşıklar gibi olmuştum . Kendime gelmem gerekiyordu. Hemen sesimi düzeltip ona döndüm. Şarkının sözleri de tam onu anlatıyordu.

Havasından suyundan aşk damlayan yarim var gül renginde.
Dünyaları verseler kâr etmez olmaz ki sen denginde.
Aşkıdır ruhunda yankılanan duyduğum her seste .
O can ki sevdası sonsuzumdur aldığım her nefeste.
Son aşkım ilk yarim can bildiğim. Vefalı sevdiğimsin.
Derdimi derdinle böldüğümde ömrümü verdiğimsin.

Şarkının ahengine ve onun sert yüzüne bakarak dans ediyorduk. Etraftaki hiçbir şey umrumda değildi. Sanki herkes gitmiş de sadece biz oradaymışız gibi.
Her geçen dakika gözlerindeki buzlar biraz daha eriyordu . Bana daha sıcak bakıyordu. Allah' ım bu çocuk benim nasibim olmayacaksa lütfen kendimi daha fazla kaptırmayayım diye dua ettim. İkimizde konuşmuyorduk. Ama madem ayağıma böyle  bir fırsat geldi. Ben de bu fırsatı değerlendirecektim.

- Demir .
- Efendim .
-Geldiğin için teşekkür ederim.
Tebessüm etti . Aman Allah'ım gamzesi var. İnanamıyorum.
- Rica ederim.
Neyseki hâlâ çok şeytanım. Demir'in içine sokuldum . Ara ara ona değiyordum. Bu saatten sonra benden gitmemesi için elimden gelen her şeyi yapardım. Çaktırmadan kafamı kaldırdım. Gözlerini kapatmıştı ve saçlarıma burnunu dayamıştı. Bende elimi omuzlarından indirip koluna doğru yavaşça indirdim. Onda etki bırakmak istiyordum.Bir anda ellerimin ona değmesiyle. Gözlerini açtı. Kafamı kaldırdım ve tam o saniye göz göze geldik . Bende ona tebessüm ettim şimdi.
- Kamer sen neden öyle bakıyorsun?
- Nasıl bakıyorum Demir?
Yine sustu bu çocuk asla hislerini belli edemiyordu. Söyleyeceklerini de her zaman bir kenara atıyordu. Ama bu çocuk sanki benden hoşlanıyordu. Hoşlanmasa neden benim için buraya gelsin ki ? Her ne olursa olsun ben onun o katı duvarlarını yıkıp geçicektim. Romantik şarkı bitince . Herkes  eğlenceli şarkılarla dans etmeye başladı.
- Ben dışarıya çıkıyorum . Sen eğlenmene bak.
- Demir gitmesen .
- Bir yere gittiğim yok sadece bahçeye çıkacağım.
- Burada kalamaz mısın? Dememle arkasına bile bakmadan bahçeye çıktı. Gerçekten bu sefer haklıydı çok bunaltmıştım .
Biraz Özge ve Okanla eğlendim. Okan' ın ve Özge' nin imalı bakışları üzerimdeydi. Büyük ihtimalle Özge Okan ' a her şeyi anlatmıştı ama bu benim hiç umrumda değildi . Bütün dünya öğrense yine umrumda olmazdı. Hatta hoşuma bile giderdi. Onun sarhoş edici kokusu üstüme sinmişti. Garsondan içki istedim ve içtim. Alışık olduğum bir şey değildi .  Ama bugün dünya yansa umrumda olmazdı . Zaten bilerek istedim sarhoş olursam belki yanımdan ayrılmazdı. Elime aldığım kadehi bir tıkışta içtim. Aşırı midem bulanmıştı. Ortamdan sıkılınca daha doğrusu  Demir' i merak edince dışarıya çıktım .  Bir masada ayakta duruyordu. duruyordu. Yanına giderken garsondan bir kadeh daha içki istedim ve yanında bittim .
- Alışık mısın içmeye?
- Hayır.
- Çok içme sarhoş olursun.Güzel  bir gündesin mahvetme.
O bunları derken benim midem bulanıp başım dönmeye başlamıştı bile . Ah Demir bir bilsen seni daha fazla görebilmek için yaptığımı. Saatler ilerledikçe benim kafam tamamen gitmişti. Ayakta zor duruyordum. Okan Özge de ara ara yanımıza gelip gidiyorlardı. Demir fazla konuşmuyordu ama Okan'ın varlığı ona güven veriyordu ve huzurlu hissettiriyordu.
Özge benim kulağıma eğilip.
- Kızım sen ne şeytanmışsın meğer. Ama böyle durursan birazdan bayılacaksın ve Demir seni kendi evine götürmek zorunda kalacak.
- Anahtarım vardı benim çantamda kendi evime giderim . Zaten onun evine gitmek için içmedim yanında daha fazla kalabilmek için içtim.
- Anahtarın vardı ama artık yok. Anahtarlarını ben aldım.  Bu gece eve gelemezsin . Şimdi git Demirle sabaha kadar vakit geçir .
- Özge saçmalama  zaten ayakta zor duruyorum . İçtiğim için de pişman oldum . Keşke içmiş gibi numara yapsaydım.
Özge bana kulak bile asmadan Okan' ı masadan götürdü.
- Sen iyi görünmüyorsun .
- Midem çok bulanıyor .
- Evinin anahtarını al yanına seni evine bırakayım.
- Anahtarı Özge sakladı benden.
- Ne ?
-  Kaybetmiş öyle söyledi.
Ben şimdi ne bahane üretecektim. Daha fazla soru sorarsa  Özge' nin yaptığı şey yüzünden yalancı duruma düşecektim. Tam o sırada benim başım çok kötü döndü ve sonrası boşluk .





KAMERWhere stories live. Discover now