27

566 79 77
                                    

iyi okumalaar.♡

-

Yunho ile biraz vakit geçirdikten sonra benim evime gelmiştik. Ama arkadaşlarımın yüzümü görmelerini istemediğim için arabadan inip eve giremiyordum.

"Ya en fazla ne olabilir ki? Ayrıca çok merak etmişler seni, daha fazla endişelendirme."

"Suratımın bu halini görünce daha çok endişelenecekler."

Her zamanki korkutucu göz devirmesini yaptıktan sonra kapıyı açtı.

"Peki o zaman ben gidiyorum, gelmek istersen gelirsin."

Yunho arabadan inince dayanamayıp ben de indim ve hızlı adımlarla yetişip yanından yürümeye başladım. Biraz daha yakınıma gelip elimi tutunca şaşkınlıkla olduğum yerde kalmıştım.

"Mingi karınca gibisin hadi!"

Tuttuğu elimden çekiştirerek beni hemen harekete geçirdi. Hâlâ şaşkınlıkla ellerimize bakarken merdivenleri çıkıp kapıya gelmiştik. Zile bastıktan kısa bir süre sonra Hongjoong kapıyı açtı.

"Mingi?"

Yunho içeri girip beni peşinden sürüklemeye devam etti. Ceketlerimizi çıkarmak için ellerimizi ayırırken Hongjoong karşımıza geçti. Seonghwa da koridora çıkmıştı.

"Mingi yüzüne ne oldu!?"

Yunho, Seonghwa'nın sorusu üzerine kafasını hafifçe eğerek yüzüme baktı.

"Ne varmış sevgilimin suratında? Yakışıklılık? Mükemmeliyet?"

Yunho sevgilisi olduğumu söyleyince ellerim birbirine dolanmıştı ve ceketimi düşürmüştüm. Kıkırdayarak yere düşen ceketi askılığa astı.

Ben yüzüne salak salak bakmaya devam ederken yine elimi tutup salona doğru yürüdü. Oturduktan sonra bile ellerimiz birbirinden ayrılmamıştı.

"Mingi evden çıktığından beri senden bir haber almayı bekliyoruz. Bizi ne kadar merakta bıraktığının farkında mısın?"

"Farkındayım ama gerçekten planlı bir şey değildi. Yaşadığım durumlar yüzünden bir süre telefonuma bakamadım."

Hongjoong hızlı adımlarla içeri girip Seonghwa'nın yanına oturdu.

"Siz az önce sevgili olduğunuzu mu söylediniz? Şu an da el ele tutuşuyorsunuz! Tanrım sanırım bayılacağım!"

"Bayılmalık bir durum yok. Mingi teklifini edeli çok olmuştu zaten. Gerçi kabul ettiğimden haberi yok ama olsun. Zamanla öğrenir."

"Yunho bakmamız gereken dosyalar benim odamdaydı!"

Yunho'yu peşimden sürükleyerek salondan çıktım ve hızlıca odama ulaştık. İçeri girdikten sonra kapıyı arkamızdan kilitleyip Yunho'ya döndüm.

"Şu zamanla öğrenme kısmını biraz hızlandırsak mı?"

Beline sarılıp üzerine yürümeye başlayınca o da geriledi. Birkaç adımda yatağa yaklaşınca omuzlarından itekleyip yatağın üstüne düşürdüm.

"Hızlandıralım. Ben sana nasıl sevgili olduğumuzu detaylarıyla anlatayım."

Dizlerimden birini bacaklarının arasına, birini yan tarafına koyup üstüne eğildim. Elimi bacağından başlayarak vücudunda gezdirerek yukarı çıkardım ve boynuna koydum. Gözlerimi kapatıp dudaklarına yaklaştığım sırada kapı çalmıştı. Gözümü açıp sinirle doğruldum.

"Wooyoung seni camdan sallandıracağım..."

Yataktan kalkıp kapıya yürüdüm ve kilidi açıp araladım. Tahmin ettiğim gibi Wooyoung elindekilerle içeri dalmıştı.

fall of king | yungiWhere stories live. Discover now