28. BÖLÜM KISIM 2

17.8K 1.3K 458
                                    

Merhaba

Cumhuriyetimizin 98. Yılı Kutlu Olsun 🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷

Bayramımız kutlu olsun!!!!

Yeni bölüm yorum sayısının fazlalığına bağlı olarak gelecektir. Ne kadar çok yorum olursa o kadar çabuk bölüm yazarım size.

Oy ver, hikayene can ver!

Keyifli okumalar!

Şuraya TUĞCEY için bir kalp alayım!

"Yemeğini yemen ve ilaçlarını içmen gerekiyor," dedi Tuğrul ve dudaklarını son kez bastırdıktan sonra geri çekildi.

"Seni de tekrar yormuş oldum." Ceyhan'ın bu tanımına güldü ve ona gerçeği söylemek istedi. Evet eve geldiğinde kendini çok yorgun hissediyordu ama şu an öyle değildi.

"Senin yanındayken yorgunluğumu unutuyorum. Ayrıca tabii ki senin yanında olacağım, seni bu halde bırakabilir miyim!" Ceyhan hafifçe gülümsedi ve sonra bakışlarını kaçırdı. Genelde her işini kendisi hallederdi. Tek başına kaldığı zamanlarda hasta olup kendi kendine yetebilmişti. Şu an daha iyiydi ama Tuğrul'un yanından gitmesini istemiyordu.

"Bu gece yanımda kalır mısın?" dedi tereddütlü bir sesle. Abisi cezasına başladığına göre Tuğrul yarın da yorucu bir günün içinde bulunacaktı. Bu gece iyi dinlenmesi gerekiyordu, daha birkaç gün önce büyük sayılabilecek bir kazanın kurbanı olmuştu.

"Kalırım, yalnız yatarken yıkanırım diyordum. Biraz terledim koşuştururken havalar ısındı." Ceyhan gözlerini devirdi bunu dert etmesine. Tuğrul titiz biriydi bunu biliyordu ama onunla birçok kez birlikte olmuştu ve o zaman da fazlasıyla terliyordu.

"Bunu mu dert ediyorsun?"

"Zaten saçımı yıkayamıyorum biliyorsun. Bir de kötü kokmak hiç istemem."

"Kötü kokmuyorsun." Ceyhan bir tabak çıkardı ve yemekten koydu. Tuğrul'un yemek istemeyeceğini biliyordu ama yine de sormak istedi.

"Sen de ister misin?"

"Hayır, ben yemiştim evdeyken." Birlikte masaya otururlarken Tuğrul ilaçları inceledi ve bir tanesini kutudan çıkardı.

"Biraz yemek yiyorsun ilacı içiyorsun üstüne tekrar yemek yiyorsun. Midene zarar vermesin ilaç." Ceyhan ağzına bir lokma attı ve ona alaycı bir şekilde baktı.

"Vay be bu bilgiyi nereden biliyorsun."

"Annem doktor olmasa bile Tıptan anlıyor. Ondan öğrendim, küçük çocuklara antibiyotik yazıyor."

"Anneni de baya gömdün. Koskoca Profesör..." Ceyhan'ın bu yalandan ayıplayan tavrına güldü Tuğrul. Ceyhan oldukça minik lokmalar ile yemeğini yiyordu.

"Öyle yersen sabaha kadar bitmez o tabak. Seni Nurten teyzenin yanına götürmek lazım. O iştahını açardı," dedi Tuğrul dalgın bir şekilde. Onu ve yemekleri özlemişti ama kısa süre sonra onu görecekti.

"Nurten teyze de kim?"

"Serdar'ın annesi. Çok güzel yemekler yapar." Ceyhan başını salladı yavaşça ve aklındaki düşünceyi ona söylemek istedi.

"Sanırım ilacın da etkisi var. Çoğu kişi kilo alıyor aslında doğum kontrol hapı kullanınca ama benim gibiler de var. Birçok şey üst üste geldi. Strese girince çok çabuk kilo veriyorum." İlaç kutularına bir bakış attı. O nefret ettiği ilaçtan da vardı ve ilaç içmeyi hiç sevmiyordu.

BLACKOUT( Kitap Oluyor)Where stories live. Discover now