Minik kurt

182 17 14
                                    

İyi okumalar canlar✨👽
Yüzyüzeyken konuşuruz- Sen varsın diye

Bu hayattaki en güzel duygular; saf, temiz olan duygulardır.
Mesela bir bayram sabahı şeker toplamaya gelen bir çocuğun masumluğu kadar saf bir duygu, çok nadir bulunurdu.
Veya gözlerinizin içine bakarak bir çocuğunuz olsa, Harika bir kız olacağını söyleyen bir aşığın duyguları, paha biçilemezdi. Bu hayattaki gerçek aşkı, agapenizi bulmuştunuz artık.
Bende bulmuştum. Yusuf'la birlikte dolması gereken tüm boşluklar yerine dolmuştu. Gerçekti o. Saf olan en güzel duyguydu. Aşktı.

Karşımda hayranlıkla beni dinleyen Betül'e gülümsedim. Çok şapşaldı. "Eee sonra ne dedi anlatsana kızım çatlayacağım."

"İşte dediki benim de senin gibi mavi gözlü güzel bir kızım olsa bende onu korurdum erkeklere karşı dedi."

Betül'ün gözlerinden kalpçikler fışkırıyordu. "Oha! Şu an düştüm resmen! Lan çok güzel bir hayal ama bu Aslı," dedi sonundaki ı'yı uzatarak.

Heyecanla kafamı salladım. "Dime ya? Düşünsene ikimizin çocuğu! Çok Harika değil mi?"

Kocaman sırıttı. "En iyisi ben kendime yeni bir ev arkadaşı bulayım, siz bu gidişle iki güne evlenirsiniz!"

Gözlerimi büyüttüm. "Biraz daha abart istersen Bet! Daha aramız yeni düzeldi."

Muzipçe göz kırptı. "Bilemiyorum artık. Yusuf beyler biraz hızlı gibi geldi bana."

Güldüm. "Onu bunu bırak da ben bizimkilere nasıl anlatacağım. Birde Yusuf'un ailesiyle bizimkiler eski arkadaş ya, ortalık çok karışacak Of!"

Yüzünde sahici bir endişe oluştu. "Sahi Muzaffer amca nasıldı? Ben gelecektim ama çok kalabalık olmasın diye gelmedim. En kısa zamanda gidip geçmiş olsun diyeceğim."

Öpücük attım. "Düşünmen yeter kuzum. Gideriz istersen bir ara."

Göz kırptı.

İki gün hastahanede kaldığım için iyi bir banyo yapmam gerekiyordu. Odama geçip çamaşır ve pijama çıkardım. Banyoya girip kendimi duşa kabine attım.

Bir saat süren banyo keyfinden sonra unicorn'lu pijamalarımla yatağıma girmiştim. Namaz vakitleri içinde alarm kurduktan sonra kendimi güzel bir uykunun kollarında bulmuştum.

***

Masmavi gözlü bir çocuk. Gök mavisi.
Kıvırcık sarı saçlı.

Karşımda ki küçük kız çocuğunun nerden geldiğini anlamamıştım. Boyunun seviyesine indim. "Merhaba ufaklık. Sende kimsin?" 

"Babamı arıyorum ben. Sen babamı gördün mü?"

Masumca kırpıştırdı gözlerini. "Ama ben senin baban kim bilmiyorum ki? Tarif et biraz."

"Kocaman benim babam. Çok çok kocaman."

Eliyle kocaman olduğunu ispat etmek için yukarıyı işaret etti. "Sonra çok iyi, çok tatlı, çok yakışıklı, annemi de çok seviyor."

Sonra gizli bir şeyden bahseder gibi sesini alçalttı. "Sana bir sır veriyim mi? En çok beni seviyor."

Minik bir kahkaha attım. "Ee kimmiş senin baban?"

"Yusuf. Babamın adı Yusuf Berat."

Yüzümdeki gülümseme dondu. Yusuf.. babasının adı Yusuftu.. Öyleyse bu kız..

Ani bir şekilde gözlerimi açtım. Odamda Unicornlu pijamalarımlaydım. Yani hepsi rüya mıydı?
Derin bir nefes verdim. Yataktan kalkıp lavaboda yüzümü yıkadıktan sonra biraz daha rahatlamıştım.

MAVİLERİN ESİR ALDIĞI KIZOnde histórias criam vida. Descubra agora