11.Bölüm: En doğru karar

47K 2.5K 1K
                                    

Çok hızlı şekilde bölümleri atıyorum sizde lütfen hayalet okuyucu olmayıp hikayeye destek olun ❤️

Bu bölümler henüz tatlı tatlı olaylar döndüğü için kısa. Açıklamada da dediğim gibi olay akışı ilerleyen bölümler de oturuyor.

Bu kısa tatlı bölümler, Ada'nın sürekli olan pozitifliği özlenecek..

*

Hiç beklemediğiniz bir anda tüm hayat akışınızı değiştirecek bir olay olması oldukça mümkündür. Bu olayın ummadığınız birinden gerçekleştirilmesi ya da tüm umutlarınızın tükendiği o anda gelmesi, içinizi değişik anlamlandıramadığınız duygular ile kaplamasını sağlayacak bir şeydir.

Aynı şu an yaşadığım şey gibi.

Olanakları iş aradığım ilk zamanlarda oldukça araştırmıştım, fakat tam olarak askeriye de nasıl bir tarih öğretmenliği yapardım emin değildim. Öğretmenlik yapma umudum çok daha öncesinde söndüğü için, oralara artık bakmamıştım bile.

"İster misin?" diye sordu Albay Adam yeniden.

Soru mu bu da canım?

"E- evet yan-i." konuşamadığımı anlayıp rezillik çıkmasın diye sustum.

"Tamam başlarsın." bir saniye bu kadar mı?

Bunca yıldır yapmam gereken tek şey bir asker evi basmak mıydı?!

Niye daha önce söylemediniz lan!

Heyecanla konuştum. "Ne? Yarın mı?" farkında olmadan koltuktan kalkmıştım. Albay Adam başını olumsuz anlamda salladı. "Önce bazı işlemler var Ada, umarım sicilin temizdir." dedi hafif güler bir tonda.

"Temiz!" dedim yüksek sesle. "Çok temiz! Hatta, hatta o kadar temiz ki bembeyaz." elimle yanında oturan smy'nin beyaz tişörtünü gösterdim. "Bundan bile beyaz, hatta o kadar beyaz ki gözünüz kamaşır. Kapatın şunu, kirletin şunu falan dersiniz. O derece! Pırıl pırıl!" nefesim tükendiğinde anca susabilmiş ve nefes alabilmiştim.

Albay adam gülümsedi. Çok ponçik adam ya. Bundan sonra en sevdiğim adam Albay adamdır. Albay adam Dünya'nın en iyi albayıdır. Aksini iddia eden albaydır.

"O zaman geç oldu küçük hanım, sana iyi geceler." dedi en sevdiğim albay o tatlı sesiyle.

Sen iyi geceler de, ben ay olurum be albay adamım.

"Gideyim o zaman ben." deyip kapıya dönerken aklıma gelen şey ile ellerimi birbirine vurup, geri albay adamıma döndüm.

"Ay bir ara şey olmuştu, o şey olmaz değil mi?"

Adam yüzüme 'ne diyorsun?' ifadesi ile bakınca devam ettim. "Şimdi şöyle bir ara bu ortaokuldu sanırım," durdum ve düşünür gibi oldum. "Lise miydi yoksa? Neyse işte ben az kalsın disipline gidiyordum, ama gitmedim! Ama az kalsın gidiyordum. Böyle kılpayı. O şey olur mu?"

Adamın daha cevap vermesini bile beklemeden devam ettim. "Ya aslında çok saçma olaydı ya. Disiplinlik bir olay değildi yani. Şimdi şöyleydi benim bir arkadaşım vardı, sonra onun bir erkek arkadaşı vardı yakın olduğu. Sonra tut bu oğlan, " ellerimi birbirine vurdum. "Başka biri ile şey olmasın mı? İşte sonra bu kız kıskanıp gelip bizi dövmesin mi? Dövdü bu arada." nasıl dayak yediğimizi hatırlayıp iç çektim.

" İyi dayak yemiştik vallahi.." kendimi fazla gömdüğümü hissedip biraz hikayeyi toplamaya karar verdim.

"Normalde dayak yemezdik ama... kalabalıklardı.." diye ekledim.

Sevgili Komşum (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin