thirtyfour

342 55 110
                                    

Katherine, Severus onu kütüphaneye götürürken sadece önüne bakıyordu

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Katherine, Severus onu kütüphaneye götürürken sadece önüne bakıyordu. Bugün ona bir Ölüm Yiyen olmanın ne anlama geldiğini, yapılması gerekenleri ve görevlerini anlatacaktı.

Kütüphanedeki öğrencilerle göz teması kurmaya cesareti bile yoktu. Ya kızın yüzünden çaresizliğini okusalardı? Katherine buna izin veremezdi. Ama en önemlisi Çapulcular ya da Lily ile karşılaşmaktan korkuyordu. Onlardan üç gündür köşe bucak kaçıyordu. Ne verebilecek bir cevabı vardı ne de açıklaması. Tanıdık bir ses ona seslenince Katherine dünyasının başına yıkıldığını hissetti. Durdu ve sese döndü.

"Katherine! Neredeydin?" Sirius ona gülümserken kalbinin parçalandığını hissetti. Ancak Severus'u fark etmesiyle oğlanın gülümsemesi yüzünde dondu. Gülmek yerine oğlanın çenesi sinirle kasıldı. James, Peter, Remus ve Lily'nin etraflarına geldiğini fark etti. Lily dışında herkes Severus'a bakıyordu. Lily ise Katherine'e. "Ne oluyor burada?"

"Onlara söylemedin mi?" Severus konuştu. Sirius endişelenerek bakışlarını kıza çevirdi. Kalbi kontrolsüzce atmaya başlarken gözlerinde yaşlar birikmeye başladı ve kafasını kaldırdı. Sirius'un bakışları kızı görünce yumuşadı ve iç çekti.

"Kaçmak çok saçmaydı. Yapmamalıydım." Katherine mırıldandı. Sirius kafası karışarak kaşlarını çattı. "Başka seçeneğim yoktu. Yemin ederim. İstemiyordum ben..."

"Ölüm Yiyen olmak zorunda." Severus kızın lafın devamını getiremediğini anlayınca göz devirip onun için konuştu. Sirius ona şaşkınlıkla baktı.

"İmkanı yok. Katherine ölüm yiyen olmaz, yani isteyerek. Neyle tehdit ettin?" Remus sinirli bir şekilde konuştu.

"Kendini değil de sizi korumayı seçti. Bu kadar basit." Sirius kaşlarını çattı ve kıza doğru bir adım attı. Severus da hemen Katherine'in kolundan çekip zorla geriye çekti. Katherine başka bir zaman olsa ona izinsiz dokunan birine tokadı basmaktan çekinmezdi ama şu an hiç gücü yoktu.

"Çek elini hemen!" Sirius Snape'e bağırdı. "Kavga etmenin bir mantığı yok. Katherine kararını verdi."  Sirius bakışlarını kıza çevirdi. "Değil mi, Katherine?" Severus kızı zorlayabildiği kadar konuşturacaktı. Katherine gözyaşlarına hakim olmaya çalışırken kafasını yavaşca salladı. Severus sırıtıp kızı bıraktı.

Ama Sirius kızı vazgeçirmeye kararlıydı. "Katherine olmaz, lütfen. Başka bir çözüm yolu bulabiliriz. Seni korurum, her şeyi yaparım. Lütfen, gitme." Katherine bir damla yaşın akmasına izin vererek oğlana doğru bir adım attı.

"Bu sefer değil, Sirius." Katherine yavaşca söyledi.  Katherine oğlanın gözlerindeki acıyı görebiliyordu. Ona sarılmayı ne çok isterdi. Her şeyin iyi olacağının garantisini vermeyi ne de çok isterdi. Ama bunun bir yalan olduğunu ikisi de biliyordu. Ve Severus arkasındayken buna cesaret etmedi.

"Katherine..." Lily ihtiyatlı bir şekilde konuştu. "Başka bir seçenek vardır. Yoksa bile buluruz. Bir şekilde hallederiz, sen sadece evet de." Katherine Lily'e döndü.

Hiç Lily Evans ile beraber olacağını düşünmemişti. Hiç bu kadar yakın olacaklarını, sabahlara kadar eğleneceklerini, gerektiği zaman beraber ağlayacaklarını, her şey, herkes hakkında konuşacaklarını tahmin etmemişti. İkisi de birbirlerini ne kadar özleyeceğini kelimelere dökemezdi.

Lily Katherine'e hızlı adımlar attı ve sıkıca sarıldı. Katherine artık kendini tutamıyordu. Hıçkırarak ağlamaya başlamıştı. Katherine'i böyle görmek Lily'nin de kontrolünü kaybetmesine neden olmuştu.

"Sana söz veriyorum... söz veriyorum. Bir yolunu bulurum. Seni bırakmayacağım. Söz veriyorum." Lily fısıldadı. Katherine son bir kez gözlerini sıkıca yumdu ve kollarını Lily'nin etrafında daha da sıkılaştırdı. Katherine Severus'un sabırsız olduğunu görerek yavaşca Lily'den ayrıldı. Lily başta bırakmak istemedi. Katherine her ne kadar gitmesi gerektiğini söylese de Lily hayır diye mırıldanıp duruyordu. Severus en sonunda Katherine'i çekti ve iki kız da afalladı.

"Gitmeliyim..." Katherine güçsüzce söyledi. Sonra da arkasını döndü ve hızlıca gözden kayboldu. Lily ise hala ağlıyordu. Onu teselli etmek isteyen James'e izin vermiyordu.

Sirius aklında tek bir şeyle Katherine'in ters yönüna doğru yürüyordu. Yumruklarını sıkmıştı.


İntikam. Bunun intikamını alacaktı.



Never Until Forever || Sirius Black[Türkçe Çeviri]Where stories live. Discover now