17

1.8K 156 17
                                    


Son mumu da masaya çizdiğim dairenin hizasına koydum. Cidden zor bir gün geçirmiştim. Frigga'nın zoruyla masaya oturmuş, odin ile sözlü tartışmaya girip sandalyeye tekme atarak ayrılmıştım yemek salonundan. Derin bir nefes aldım. Sormam gereken bir hesap ve gitmem gereken bir dünya vardı.

Orada, burada olduğu gibi bir ailem ya da bir evim yoktu fakat buradan daha adaletli bir yerdi...

Yutkundum. Masa hazırdı. Şimdi daniel'i çağırmam gerekti. Çünkü yapacağım bu büyü en ufak bir hataya bile büyük bir ters tepki veriyordu ve daniel garip bir şekilde beni rahatlatıyordu. Kütüphane'den çıktım ve artık ezberlediğim koridorlarda ilerledim.

En sonunda odasını bulduğumda kapıyıçalmadan girdim. Ve sevgili kuzenimi yatakta yastığına sarılmış bir şekilde buldum. ''Sen her tanrının saati uyur musun?'' Kıkırdadı. ''Tanrı benim babam aptal! İstediğimi yaparım.'' Yüzümü buruşturdum. ''Öyle tanrı olmaz olsun!'' Kıkırdadı ve ayaklandı. ''Hadi başladığımız işi bitirelim!'' Kıyafetine baktım. Beyaz tişört çakması bir üst ve altında aynı şekilde siyah pantalon çakması bir kumaş vardı.

''Böyle mi geleceksin?'' Üzerine baktı. ''Evet, bir sorun mu var?'' Kaşlarımı çattım. ''Hani şu tanrıların giydiği, içi boş savaşcı kıyafetleri giymen gerekmez mi?'' Kafasını iki yana salladı. ''O saçna şeyleri giymeye ayıracağım vakti kitap okumaya ayırsaydım sanırım aşırı bilgi birikiminden intihar ederdim...'' Bunun üzerine cidden küçük bir kahkaha atmıştım.

''Hem sen kendi kıyafetine bak! Bir pantalon o kadar kısa olur mu?'' Kafamı salladım. ''Demekki oluyormuş.'' Yüzünü buruşturdu. ''Loki'nin yanına böyle gitmeni önermem.'' Kafam ile onayladım. Sanırım kuzenden kurtarsak da babadan kurtulamazdık. Hem neden kısa giyinmemde bir sıkıntı vardı ki?

Birlikte kütüphaneye gittik. ''Sarah bana hâlâ yapacağın büyü pek iyi şeylere yol açacakmış hibi gelmiyor. Keşke biraz daha alıştırma yapsaydın.'' Sesinde gizlenen endişeyi fark etmiştim. ''Büyü bir yemeğin farklı sunumlarıdır. Önemli olan sadece yemeğin çokluğudur.'' Yüzünü buruşturdu. ''Bunu şu an uydurduğuna o kadar eminim ki...''

Çenemi havaya kaldırdım. ''Uydurmam bunun gerçek olmadığını kanıtlamaz.'' Yüzünü buruşturdu. ''Neden babana bu kadar benziyorsun? Benim gibi ol, ciddi anlamda aptal bir babanın oğlu olmama rağmen ortalama bir zekaya sahibim.'' Kafamı iki yana salladım. ''Benim kadar olmasa da ortalamanın üzerinde bir zekan var. Cidden evlatlık olduğunu düşünüyorum.''

En sonunda kütüphaneye vardık. ''Daniel, buradan sağ çıkmazsak şunu bil ki, babamdan sonra sevdiğim tek erkek sensin.'' Gülümsedi. ''Buradan sağ çıkarsak bir şeyi bilmem gerekiyor mu?'' Gülümsedim ve kapıdan geçtim. ''Bana güvenmemen gerektiği.''

*****

Selam cananlarım! Biliyorum son zamanlarda cidden uzattım. Ama bu sözü geçen büyünün yapıldığı bölümü uzun yazmak istiyorum ve ben onu yazana kadar bölümsüz kalmanızı istemiyorum.

Sizleri seviyorum! 💟

Ve son olarak hayalet okuyucu, evet sana diyorum. Dün benim doğum günümdü. Sırf bunun hatrına bu bölüme oy verir misin?

Loki'nin kızıUnde poveștirile trăiesc. Descoperă acum