B.10 Kaç

858 119 15
                                    


"Eminmisin?" Dedi.

"Oydu. Eminim."

"Ya diğerleri."

"Onların yüzünü görmedim."

"Şimdi elimizde bir ip ucu var."

*****

Dün Güneş'i sekreterim yapmaya karar verdim.
Sekreterlik dediysem numaradan.

Niyetim onu sürekli yanında tutmaktı.
Dikkat çekmesin diye bu kılıfı uydurmuştum.
Böylelikle benim muhatap olduğum herkesi görecekti.

Bana yüzleri hatırlayamadığını söylemişti.
Hiç inandırıcı gelmesede, ona hâlâ güvenmesemde kabul etmiştim bu lafını.

Değişik bir kızdı.

Yüzleri hatırlayamayıp konuşmaları birebir hatırlayabiliyordu.

Kan tuttuğu için bayılıyor ve ağlayamıyordu.
Bir kız nasıl ağlayamaz aklım almıyor.
Bütün kızlar sulu göz olur benim bildiğim.
Üstelik. Küfürbaz , gamsız ve fazla rahat. Ama Asansör den bile korkuyor
Acayip bir kız.
Tam bir baş belası.

Bugün şirkete benimle getirerek herkesi görmesini istedim.
Toplantıya onuda aldım.
Gelenleri görmesi için.
Ama tanıdık kimse çıkmadı.
Bilgisayardan resimler gösterdim yine kimseyi tanımadı.
Artık gerçekten beni kandırdığını düşünmeye başlamıştı.

Bilgisayarda resimlere bakarken çaktırmadan onu izledim.
Ciddî şekilde inceliyordu resimleri.

Ama sonunda bitirip pes ederek kendini koltuğa bıraktı.

Gözlerini kapatarak.
"Kimse benzemiyor." Dedi.

Bu cümle canımı sıkmaya yetmişti.
İlerleyemiyordum.
Birileri benim peşindeydi ama onları bulamıyordum.
Ve elimdeki tek koz bu çatlak kızdı.

Yerimden kalkıp yanına gittim.
Ne kadarda rahat bir kız ya.

İkili koltuğun kolçak yerinde sol bacağı sırt yerinde sağ bacağı kolları başının üzeride birleşik.
Resmen çarpık yatmış uyuyordu.
Sabah erken kalktığı için sızıp kalmıştı.

Kolundan dürterek.

" Hey Cadı.
Kalk düzgün yat,şu haline bak. "
Dedim.

Ama ruhu bile duymadı.
Yine dürttüm.
Ama yine kıpırdamadı.
Sonunda kucağıma alarak diğer büyük koltuğa yatırdım.
Kolunu bacağını bir araya koyup.

"Uyu bakalım Cadı." Dedim.

Tekrar koltuğuma dönüp diğer işlerime odaklandık.

Yarım saat falan geçmiştiki,Cadı dan mırıltılar gelmeye başlayınca kalkıp yanına gittim.
Kâbus görüyordu.

Koltuğun yanına tek dizimin üzerine çöktüm.

"Güneş." Dedim.
Ama beni duymuyor hâlâ korkuyla mırıldanıyordu.

"Güneş! Uyan.! Kendine gel!"
Dedim daha yüksek sesle.

Korkuyla uyandı.
Yüzü gözü terlemişti gerçekten korktuğu belliydi.

"İyimisin kabus görüyordun cadı."

"Evet kabus gördüm."
Dedi. Hâlâ nefes nefese.

Anlatmaya başladı.

"Cafedeydim.
Onlarda vardı.
Yara.. Yara... vardı.
Adamın yüzünde yara vardı.
Sağ tarafında.
Kirli sakalı vardı.
Esmer,kara kaşlı kara gözlüydü.
Uzundu senin gibi. "

BELA MISIN? ( TAMAMLANDI ✔)Tahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon