3.Bölüm: İçini okumak

Start from the beginning
                                    

"Nasıl iyi olayım kızım? Nasıl? Başımıza neler geldi neler? Bir duysan."

"Neler oldu Ferda Yenge? Anlat hele." dedim sandaleyeye otururken. Günün en sevdiğim zamanı başlıyordu sanırım.

"Bizim mahalleye hırhız dadanmış!" dedi birden dizine vurup.

Ne?

Şaşırarak konuştum. "Hırsız mı? Yok daha neler? Nasıl?"

"Nasılı mı var bunun kızım? İşte gelmiş dadanmış bildiğin." nefes verip devam etti. "Dün gece karşı apartman var ya, Selda teyzen? Bildin mi?"

"He bildim. Şu sarışın kadın? Şu şey.." gözlerimi kısıp hatırlamaya çalıştım.
"oğlu kız kaçırmıştı."

"O o. Onu soymuşlar dün gece. Bir önce ki günde şu alkolik vardı ya adını sen de, onu soymuşlar."

"Allah Allah. Sen koru yarabbim." dedim üzüntü ile. "Gece eve giderken falan dikkat et kızım. Kapını da iyi kitle. Kapının arkasına bişiler koy."

"E ya camdan girerse?"

"Camdan girebiliyorlar mı?" dedi korku ile.

Gülümseyerek üfledim. "Unuttum ben, herkes benim gibi bodrum katında oturmuyor. Altıncı kat olunca kolay tabii. Gerçi camım küçük benim, oradan zor sığarlar." deyince gülümsedi.

"Şaka bir yana dikkatli olasın. Zaten senin şu yanına kimler taşınmıştı? Polis miydi?"

"Asker." diye cevapladım. Hakikatten niye korktuysam, koskoca mahallede benim evime girecek değildi zaten. Yan evim asker evi.

Araştırır sorar yani insan soyacağı evi. Yani ben olsam bir bakardım kimin evini soyuyorum diye.

Ben olsam 'aa burası asker evinin yan evi burayı soymayayım' derdim.

Ferda Yenge ile bir iki şeyden daha lafladıktan sonra kendisi eve gitmişti. Bende kitap raflarını düzeltme işime kaldığım yerden devam etmiştim.

"Of nerede bu anahtar?" dedim kendi kendime bir yandan merdivenden iner, diğer yandan da çantamda anahtarı ararken.

"Ay Ada dükkanda mı unuttun kızım yoksa!" hayır hayır, ahanda buldum seni hain anahtarlık.

Anahtarı bulmuş sevinçle kapıma doğru giderken, komşucağızımın kapısı açıldı. Bu sefer de siyah bir gömlek giymişti.

Kadının güçlü olanını, erkeğin siyah gömleklisini severim anam.

"Aa komşum?" dedim gülümseyerek. "Aa komşum, bu sefer benden kaçmaya çalışmıyorsun." dedi gülerek.

Anlamadım.

Daha önce kaçmış mıyd--  ya bu şeyi diyor geçen anahtarı çekmeye çalışırken popo üstü düşüp kaçmıştım ya.

Benimle ilgili hiçbir şeyi de unutmuyor paşamız.

"Kaçmak demişken, hırsız dadanmış bizim mahalleye biliyor musun?" dedim hızla.

"Hırsız mı?" başımı evet anlamında salladım. "Bizi de soyarlar mıı? Üç kişiyi falan.." elimle dizime vurdum. "götürmüşler."

"Neyi götürmüşler?"

"Paracıkları.." dedim üzüntü ile.

"Hım," deyip nefes verdi. "Tamam sen sakin ol Ada, önlemini al yine de, bir şey olmaz." kaşlarımı çattım.

"Ada mı? Sen benim adımı nereden biliyorsun ya?" diye sorunca güldü.

"Kendi kendine çok konuşuyorsun, o kadar çok ki bazen fark etmeden dışından konuşuyorsun. Ayrıca sence taşındığım apartmandakilerin kim olduklarını araştırmadan bir yere taşınır mıyım?"

Sevgili Komşum (Tamamlandı)Where stories live. Discover now