~14~

756 102 102
                                    

{Kou}

Ne? Niye kıpırdayamıyorum? Neden gözlerimi kapatıp görmezden gelemiyorum? Bu histe ne? İçim daralıyormuş gibi yada nefes alamıyormuşum gibi bir his. Bir an önce uzaklaşmam gerek. Saklanmam gerek ama ben kıpırdayamıyorum. Kahretsin,şimdi donmanın sırası değil! Hareket edin sizi işe yaramaz bacaklar!

Sadece birkaç adım yeterli olacak. Lütfen hareket edin. Sonunda yapabildiğim de içeri dönüp duvara yaslandım. Şu an çok yanlış bir zamanda çok yanlış bir yerdeydim ve aşırı yanlış tarafa saklanmıştım. Merdiven tarafına değil öteki taraftaki duvara yaslandığım için kapının önünden geçerken beni fark etmeleri içten bile değildi. Üstün rol yeteneklerimi devreye sokarak burdan kurtulmam gerekiyordu.

Ayağımı bile bile çok sert bir şekilde duvara vurdum ve "Ağh!" diye bir ses çıkardım. Başımı tutup yüzümü ekşiterek hiçbir şey görmemişim gibi açık olan kırmızı kapıya doğru yürüdüm. Onlar orda yokmuş gibi davranmaya çalışarak söylenmeye koyuldum.

-Kahrolasıca duvar! Kafam... Nerde bu defter?

Ruri: Kou~chan iyi misin?

Başımı kaldırıp sanki onları şimdi fark ediyormuş gibi davrandım.

-Oh?! Evet,iyim. Sadece kafamı vurdum,önemli değil.

İkisinden de bir ses gelmeyince kafamı ovuşturarak konuşmaya devam ettim.

-Yanlış bir zamanda mı geldim? Ahh,kafam!

Ruri: Hayır,harika zamanlama.

-Gelirleri hesapladığım defteri bir türlü bulamadım da acaba burda mı diye bakmaya gelmiştim. Anlaşılan burda değil.

-O elindeki ne?

Suna'nın sorduğu soruyla elimdeki poşete baktım. Ciddi ciddi bunları ona tattırmaya getirdiğime inanamıyorum.

-Şeker aromaları,tatmak için eve götüreceğim.

İkisinin yüzü de hiçbir şey olmamış gibiydi.

-O halde geri dönüp aramaya devam edeyim.

Ruri: Bende dönsem iyi olacak.

O benden önce inerken Suna'yla yalnız kaldık. Rolüme olduğu gibi devam edip başım acıyormuş taklidi yapmayı sürdürdüm.

-Bana bir şey mi dedin?

-Hm? Ne gibi?

-Suna dediğini duydum.

-Ne,öyle bir şey demedim. Gaipten sesler duyuyorsun.

-Belki de bana öyle gelmiştir.

Gözlerimi ondan kaçırıp başka tarafa bakarken "Belki." dedim. Burada daha fazla durmamalıyım. Sınıfta yapmam gereken şeyler var. Çöpleri çıkarmalıyım ve yarın ki gösteri için dans provasını izlemeliyim.

-Tamam öyleyse,eğer defterimi görürsen lütfen al. Üzerinde kocaman Miya yazıyor zaten. Görüşürüz.

Merdivenlerden hızlıca inerken hemen rolümden çıktım. Mecbur kalsam da rol yapmaktan nefret ediyorum. Her zaman olduğu gibi... Sadece bir kere rol yapma! Gördüysen gördün,bundan sana ne! Bir kere olsun kendin gibi davran! Gerizekalı Kou! Bu alışkanlık üstüme yapıştı,asla kurtulamayacağım.

Bir yandan da elimdeki şeker kutularına bakıyordum. Ne mallık ama! Şaka gibi biriyim! Birde ondan bunları tatmasını ve fikir vermesini isteyecektim! Neyim ben? 5 yaşındaki anaokulu çocuğu falan mı? Kendi kendimi küçük düşürecektim az kalsın! Gardımı bu kadar çabuk indirebildiğime inanamıyorum!

Dark & Light | Suna RintarouWhere stories live. Discover now