~8~

829 103 141
                                    

Eve gideceğimizi müjdeleyen zil çaldıktan hemen sonra eşyalarımı topladım ve sınıftan ayrıldım. Herkes gene koridorda koşturuyordu. Tamam eve gidecektik ama bu kadar mutlu olmaya ne gerek vardı? Dolabımdan ayakkabılarımı alıp değiştirdim ve bahçeye çıktım. Kapıda Kou ve Ruri~san beraber bizi bekliyorlardı.

Bu kız cidden bizimle gelecek miydi yani? Onunla yürümek istemiyordum hem de hiç çünkü çok konuşan birine benziyordu ki o tiplerden hiç hazetmem. Yanlarına gittim,Kou yaslandığı duvardan destek alıp doğruldu.

-Diğerleri nerde?

-Bilmiyorum,gelirler az sonra.

-Ruri~san'da bizimle geliyormuş.

Dönüp gülümsedi. Hadi ama! Cidden bunun için karşılık mı vereyim? Bakışlarımı başka yöne çevirdim.

-Aa...Gidip Sōnya'yı alayım.

Gitmesen daha iyi gibi? Onunla yalnız kalmak istemiyordum cidden. Telefonum? Telefonum nerde ki? Elimi cebime atmamla kolumu kavraması bir oldu.

-Numaranı alabilir miyim?

-Neden?

Şaşırmıştı ama buna gerek yoktu. Ben şaşırmalıydım,telefon numaramı neden istiyordu ki durduk yere?

-Uhm...Bu grupu öğle arası çok sevdim ve o yüzden herkesin numarasını aldım. Seninki hariç.

Mantıklı bir neden ama bir daha bir araya geleceğimizi kim bilebilirdi ki? Gene de kabalık etmek istemedim ve telefon numaramı verdim. Herkes toplandıktan sonra da yola koyulduk.

Dediğim gibi Ruri~san'la yürümek istemiyordum ama öndekiler bilerek bizi geride bırakıyorlardı. Anlam veremediğim bir şekilde onlara yaklaştığımızda Kou onları hızlandırıyordu. Derdi neydi bunun?

<Flash Back>

Son dersin boş olduğu için zil çalmadan 5 dakika önce çıkmıştın sınıftan ve kantinden bir şeyler alıp kapıda beklemeye koyulmuştun. Çok geçmeden de zil çaldı ve kısa süre sonra Ruri~san yanına geldi.

-Kou~chan!

'Chan' mı? Ne ara bu kadar samimi olmuştunuz ki?

-Bugün eve sizinle geliyorum.

Kaşlarını kaldırdın ve anlamaz bir ifade takındın.

-Eviniz tam tersi yönde değil mi? Kayıt alınırken duymuştum da?

-Öyle ama Suna beraber yürüyebileceğimizi söyledi.

-Evinize bıraksa daha mantıklı olurdu.

-Bugün fazlaca yorulmuş ama başka zaman yapacağına söz verdi.

'Anladım.' dermiş gibi kafanı salladın.

-Kou~chan,Suna ne yemekten hoşlanır biliyor musun?

-Üzgünüm. Onu yeterince tanımıyorum ama sizin yaptığınız herhangi bir şeyi sorun etmeden yiyecektir.

Çantasının kulbunu sıkıca kavradı ve yüzüne aptal bir gülümseme yerleştirdi. 'Cidden 3.sınıf mı?' diye düşünmeden edemedin.

-Eve giderken bizi yalnız bırakabilir misin acaba?

Kişisel olarak mı diyordu yoksa topluca sizi mi kastediyordu? Gene de "Tamam." dedin. Suna yanınıza gelince sana kaş göz yaptı. Açıkça gitmeni söylüyordu ve sende inanılmaz bir şekilde dediğini yapıyordun.

Şimdi ise yapman gereken şey onları yalnız bırakmaktı.

<Flash Back>

Onun sohbeti Kou yada Sōnya gibi değildi. Saçma şeylerden söz etmiyordu. Beynimi kullanabileceğim şeylerden bahsediyordu ve bu okuldan sonra yapmak isteyeceğim en son şeydi.

Dark & Light | Suna RintarouWhere stories live. Discover now