Dark & Light | Suna Rintarou

~7~

Tüm gün Kou'nun beynini siktikten sonra sinirlenip beni affettiğini ama çenemi kapatmam gerektiğini söyledi. Memnuniyetle kabul ettim. Dün yaptığım odunluk öküz gibi içime oturmuştu çünkü. Üstüne bana 'Evine git.' deyince o öküz iyice oturmuştu yani affedildiğimi duymak iyi hissettirmişti.

Bugün antrenmanımız vardı. Soyunma odasında üstümü değiştirdikten sonra salona geçip ısınmaya başladım. Kızların takımının koçu buradaydı. Demek ki belli olmuştu ha? Kou ve Sōnya girebildiler mi merak ediyorum. Isınmaya devam ederken koçun yanına bir kız geldi. Üst sınıf mıydı? Sadece bir baktım ve kendi işime döndüm ama o kız ısınmam bitene kadar beni izledi. Cidden rahatsız edici.

Sonunda bizim koçta gelebildi ve bizi sahanın bir ucuna topladı. Az sonrada kapıda Sōnya'yı Kou'nun kafasını ütülerken gördüm. Girebilmişler? Sōnya beni ve Miyalar'ı görünce el salladı ve sadece Atsumu ona karşılık verdi. Kou ise...Bilirsiniz. Sonra o bana dik dik bakan kız ve Kou bir şeyler konuştular. Tanıyor muydu yani?

-Çocuklar beni dinleyin! Bugün okulumuzun kız takımının ilk antrenmanı var ve onlarla bir maç yapacağız. Güzel oynayın ama bayanları fazla zorlamayın.

Hepimiz onayladıktan sonra onların ısınmasını bekledik. Bu sırada Kita~san ve bana dik dik bakan kız kenarda bir şeyler konuşuyorlardı. Takım kaptanı mıydı birde?!

Yaklaşık 10 dakika sonra sahadaki yerlerimizi aldık. Atsumu serviste;ben,Osamu ve Aran öndeydik,filenin öbür tarafında tam karşımda da Kou duruyordu. İstemsizce onu süzmüşüm. Bacakları bu kadar uzun muydu? Ayağıyla bacağıma vurdu.

-O pis gözlerini benden uzak tut.

Alay etmek istedim çünkü beni yakalamıştı.

-Oyun kuruculuk yapabileceğine emin misin?

-O günde dediğim gibi...Sadece beni izle.

Benimle Osamu'nun yanında flört mü ediyordu? Tamam kavga günü de aynı şeyi söylemişti ama bu durum tamamen farklıydı. Aran yanımda kıkırdarken takmamaya çalıştım. Düdüğün sesiyle Atsumu servisi attı. Top çıktı ve yükseldi,bizim sahaya geleceğine o kadar emindim ki vurmak için hazırlandım ama Kou zıplayıp tek eliyle pas çıkardı ve smacın ardından sayı...İkinci düdükten sonra dönüp bana 'Beni hafife alma.' bakışları attı. Tamam,anladım.

O set Kou'nun 2 haftada duymadığım kadar çok sesini duydum.

-Çıktı!

-Arkaaa!

-Sana geliyor Sōnya!

-Ruri~saaan!

-İyi serviis!

-Bravoo!

Açıkçası onu cidden hafife almıştım. İyi bir beyin olmuştu takıma. İlk defa beraber oynamalarına rağmen herkese istediği gibi pas atabiliyordu ve motive etmekte de motive düşürmekte çok başarılıydı. Aran topu alamazsın ve oyundan düşsün diye onu o kadar zorladı ki ben bile sinirlendim. Sonuç olarak maç 3-2 onların galibiyetiyle bitti. Maç için teşekkür edip soyunma odalarına dağıldık.

Üzerimizi giyinirken herkes karşı tarafın ilk sefer için ne kadar harika olduğundan bahsediyordu. Ya da kızların fiziklerinden...Atsumu ve Osamu çıktıktan sonra Kou'dan açıldı konu. Boktan şeyler söylemediler ama bunları duymak rahatsız ediciydi. Dolabımı sertçe kapadım.

-Kesin şunu!

Gin: Ne? Kou'nun ismini duymaktan hoşlanmıyor musun?

-İsmini duymak başka ama sizin bahsettiğiniz şey rahatsız edici.