Gin: Bu kimin fikriydi?

Osamu: Berbat bir fikir.

-Benim fikrimdi.

Ortam bir an için sessizleşti. Sessizliği bozan Atsumu oldu.

Atsumu: Seni Maid kıyafeti içinde göreceğim hiç aklıma gelmezdi!

-Ben giymeyeceğim sarı kafa! Yönetimden ben sorumluyum.

Suna: Her şeyi batırmada...

-Hir şiyi bitirmide...

Gıcık! Kendimi tutamayıp ona vurmak için kalktım ama Osamu beni belimden tutup başka tarafa geçti. Yemeğimi de onun gözetiminde yedim aksi takdirde cidden onu pataklayacaktım.

Öğle arasının bitmesine birkaç dakika kala gene sınıfa indik. Bu sırada bir liste hazırlıyordum. Yapılacaklar ve görevli olanların listesini.

-Yiyecek ve içecekler ✔️
-Kostümler  ✔️
-Sınıf düzenlemesi ✔️
-Müzik
-Dans
-Tanıtım afişi ve menü

Bunu nasıl unuttum!? Beynime sıçayım?! Afiş ve menüyü ben mi aldım?! İyi de neden?! Hala çizmekte çok iyi değilim! Siktir! Ne yapacağım? Ayrıca dans ve müzikler???? Olamaz! Hemen bir çözüm bulmalıyım.

Kızları topladım ve onlara hala elimize repertuarımız olmadığını söyledim. Merak etmememi pazartesiye kadar dans ve müzikleri halledeciklerini söylediler. Yapacak çok fazla şeyim vardı ve bu yüzden bu konuyu onlara bıraktım.

Sadece sınıfta düzenleyeceğimiz café için bir playlist oluşturmam gerekiyordu o kadar. Kalan 3 dersimiz boyunca defterime bir şeyler karaladım. Ne gibi bir şey yapsam insanların ilgisini çekerdim ki? Kesinlikle Akaashi'yi aramalıyım. Onun görsel hafızası her zaman çok iyiydi belki bana bir şeyler önerebilir.

Belki de anime karakterlerine Maid kıyafeti giydirip bir şeyler yazarsam güzel olabilir. Ama abartmadan... Bilemiyorum! Bu çok sıradan! Sketch defterimi sırada bıraktım ve çantamı alıp aşağı inmeye başladım. Bu sırada hala defterime bakıyordum.

Asla iki gözü eşit çizemeyeceğim ve dudaklar da çok büyük. Hala burun çok geniş oluyor. Kesinlikle çizmekte henüz başarılı değilim. Kafama vurulduğunda başımı defterimden kaldırdım.

-Önüne bak. Nerdeyse üzerime düşüyordun.

-Suna?

-Neye bakıyorsun gene?

Kafasını defterime uzattı.

-Berbat gözüküyor.

-Neden bir kere olsun motive edici bir şeyler söylemiyorsun?

-Yalan mi söyleyeyim,berbat.

-Akaashi'yi arayacağım ve seninki de buraya geliyor.

Kafasını çevirdiği gibi Ruri~san'ı gördü.

-Benim ki mi? Ne ara 'benim ki' oldu?

-Bu aralar çok vakit geçiriyorsunuz.

-Yani? Seninle de vakit geçiriyorum.

Şaşırdım ama belli etmedim.

-Benimle geçirdiğin vakitlerde genelde beni çileden çıkarıyorsun!

-Evet çünkü senin gibi bir bücürü öfkelendirmek çok eğlenceli.

-Bücür mü!? Boyum tam olarak 1.71,6 santim!

-Bücürsün işte.

-Uyuz deve!

Onu Ruri~san'la yalnız bırakıp ayaklarımı vura vura uzaklaştım. Beni sinir ediyordu! Küfretmek istemiyorum ama piç gibi davranıyor. Keşke ağzına vurabilsem ama fazla uzun. Sakinleşmek için hemen Akaashi'yi aradım ama cevap vermedi. Meşgul mu ki diye düşünürken hemen geri döndü.

Dark & Light | Suna RintarouWhere stories live. Discover now