0.7

293 48 70
                                    

Harry'nin çekip gitmesinden sonra ne demek istediğini anlamaya çalışırken kaç dakika geçmişti bilmiyordu ama Liam ve Niall sınıflarından çıkıp yanına gelmişlerdi. Niall'ın adını söyleyip yanına oturmasıyla daldığı düşüncelerinden uyanmıştı Louis.

"Tommo iyi misin durgun gözüküyorsun" dedi Liam. "ben sadece daldım, yoruldum herhalde yani seçmeler zordu da ondandır" dedi Louis. Neler olduğunu anlatmak istemedi.

"nasıl geçti peki?" diye sordu Niall "iyiydi işte" dedi "aslında baya yoruldum zaten bir ders kalmış ben eve gitsem iyi olur duş falan almam gerek" dedi Louis hemen ardından.

"istersen bi ders bekle arabayla gideriz hem birde eve kadar yürümüş olmazsın" "yok ben şimdi gideyim, görüşürüz" dedi ve çantasını alıp banktan kalktı "görüşürüz" dedi çocuklarda.

Hızlıca bahçenin kapısına yöneldi ve hızlı adımlarla eve yol aldı. Acelesi falan yoktu canım sadece duş almak için sabırsızlanıyordu ve bide belki Harry'ye mesaj atardı.

Belki.

Eve vardığında babasının onun için çıkarttırdığı anahtarı çantasından çıkarıp kapıyı açtı. Yukarı çıkmadan önce mutfağa su içmek için uğradı. Onu gören Karen "Louis sen mi geldin erken gelmişsin bir şey olmadı değil mi?" dedi.

"sakin ol Karen yok bir şey. Ben sadece futbol seçmelerine katıldım ve yorulduğum için eve erken geldim" dedi doldurduğu bardağı içmeden önce.

"senin adına sevindim tatlım seçildin mi peki?" dedi Karen. "yok daha açıklanmadı yarın açıklanacakmış ama büyük ihtimalle seçildim gibime geliyor" dedi Louis suyunu bitirdikten sonra.

"umarım kazanırsın sen acıkmışsındır şimdi sana bir şeyler hazırlamamı ister misin?" "aslında öğlen yemek yemedim açım biraz zahmet olmazsa sandviç güzel olabilir" dedi Louis 1 haftada Karen ve arası iyice yakınlaşmış resmiyet kalkmıştı.

"hazırlarım tabikide canım sen geç otur" "aslında ben duş alsam daha iyi baya terledim de" dedi Louis "tamam o zaman sen git duşunu al ben hazırlayıp buraya bırakırım" dedi Karen.

Louis hızlıca yukarı çıkıp odasına eşyalarını bıraktıktan sonra soyunup duşa girdi. 10 dakika sonra aşağıya indi masanın üstündeki sandviçini yemeye başladı.

O kadar hızlı yiyordu ki görende kıtlıktan falan çıktı sanardı. Acele etmesinin bi sebebi vardı tabikide ama bunu ne o sesli bir şekilde ifade ederdi nede yazar onu utandırmak isterdi.

Son parçayı da ağzına atıp hemen odasına çıktı. Yatağına oturup telefonunu eline aldı. İnstagrama girdi ve arama motoruna Harry Styles yazdı. karşısına çıkan ilk sonuca tıkladı Liam, Niall ve bin küsür kişi onu takip ediyordu. O ise sadece bir kişiyi takip ediyordu.

Oda Zayn'di. Hesabı herkese açık olduğundan attığı postlarda gözüküyordu. En son attığı post bir gitardı. Koltuğun üstüne koyduğu bir gitar tam 600 beğeni almıştı.

Louis "yok artık" dedi çünkü kendisinin bir postu 100 beğeni bile olamıyordu. Bir gitarın ondan çok beğeni almasına şaşırmıştı. Sonraki bir kaç postunda sadece Harry vardı ama çoğu karanlıkta çekildiği için suratı çok belli olmuyordu.

İlk postunda ise Zayn ve o yan yana oturmuş bi ateşin başında sigara içiyorlardı. Tabikide bu fotoda da gülümsemiyorlardı. Sert bakışlarıyla kameraya bakıyorlardı. Louis hep bu kadar ciddi olmalarına gülmeden edemedi. Hadi ama daha 18 yaşında falanlardı bu kadar kasmaya gerek yoktu.

İşte tam o sırada olan olmuştu.

Louis gülerken yanlışlıkla fotoğrafa dokunmuştu ve beğenmişti. Tabi o o ara tavana bakarak güldüğü için bunun farkına bi 30 saniye sonra varabilmişti "Ha siktir" deyip beğeniyi hemen geri çektiğinde ise yukarıdan bir bildirim gelmişti.

ONLY THE BRAVE//LSWhere stories live. Discover now