Bölüm 25✡️

428 32 21
                                    



Bölüm 25🔗




Yağız Karayel'in Anlatımıyla :


Ağır adımlarla Barış'a doğru ilerledim. Daha gece yeni başlıyordu fakat şimdiden dağıtmaya başlamıştı.

"Yavaş ol yavaş," dediğimde elindeki kadehi bir kenara bıraktı ve başını kaldırarak yüzüme baktı.

"Beğendin mi mekanı?" dedim merakla yüzüne bakarak. Mekana kısa bir bakış attı ve gülümsedi.

"Gerçekten güzel olmuş. Beklediğimden daha da iyi,"

"Yüzünü asma." kaşlarımı çattım. "Bu partiyi senin için düzenledim Barış. Yılbaşı veya yeni yıl umrumda değil. Neşen yerine gelsin."

"Biliyorum kardeşim," dedi omzuma dokunarak. "Beni düşünen tek kişisin Yağız. Ne desem bilemiyorum.."

"Seni sadece ben düşünmüyorum," diye karşı çıktığımda omuz silkti. Ne dersem diyeyim beni şuan umursamayacaktı. "Seni seven bir sürü insan var, saçma sapan konuşma."

"Onu bunu bırak." diye geçiştirerek arkasını döndüğünde kaşlarımı çattım. Yere eğildi. Yerden bir paket çıkardı.

"Al bakalım, bu senin."

"Bu ne?" diye sorarken bir yandan da paketi açtım, gördüğüm defterle kaşlarım havalandı. "Şaka?" dedim gülerek. "İnanmıyorum." hızla paketi kenara atıp defteri açtığımda karşımda görüp göreceğim en saçma resimler vardı. Küçükken Barışla canımız sıkıldığında, kafa kafaya verip bir şeyler karalardık deftere.

"Sana kaybettiğimi söylemiştim ama hep bendeydi," dedi gülerek. "Eğer bende olduğunu söyleseydim onu benden alırdın, emindim buna. Ben de bencillik edip kendime sakladım."

"Sen var ya," diyerek Barış'a sarıldığımda sarılışıma karşılık verdi. "Sana şuan sövsem yeridir ama sövmeyeceğim!"

Güldüğünü işittiğimde geriye çekilip derin bir nefes verdim. "Madem hediyeleri şimdi veriyoruz, o zaman sıra bende. Bekle burada." bir şey söylemesine izin vermeden mekanın kenarında duran yılbaşı ağacının yanına ilerledim ve Barış'ın hediyesini aldım ellerimin arasına.

Yanına varıp ona doğru uzattım. "Al bakalım."

Heyecanla paketi açarken gördüğü şeyle gözleri büyüdü. "Yok artık!" dedi paketi adeta parçalayarak. "Oha!" formayı çıkarıp havaya kaldırdı. "Çok aradım ben bunu ama hiçbir yerde bulamadım! Nasıl buldun?"

"Bulurum ben," dedim göz kırparak. Gülerek kollarını bana doladı.

"Çok teşekkür ederim kardeşim, ne kadar sevindim tahmin edemezsin!"

ŞAH MAT [tamamlandı.]Where stories live. Discover now