27. BÖLÜM

1.4K 43 0
                                    

Uyandığımda parmaklıkların arasında olduğumu farkettiğimde yattığım yerden kalkıp dışarı doğru uzandım. Karşımda oturan bir polis vardı

EYLÜL- Pardon? Neden burdayım ben?!

P- Fiziksel şiddetten.

EYLÜL- Ben mi?

İnanamıyıp yere oturup başımın ağrısını dindirmeye çalıştım.

10-15 dakika sonra içeriye biri girip önümde durdu.

YAĞMUR- İyisin dimi?

EYLÜL- Ne işim var benim burda?

YAĞMUR- Anlatıcam herşeyi merak etme.

Kapının kilidini açınca oradan çıkıp derin bir nefes aldım. Karakoldan çıktığımız gibi duvara yaslanmış Poyraz'ı gördüm.

POYRAZ- Teşekkürler Yağmur.

YAĞMUR- Eylül'e iyi bak.

Arabaya bindiğimizde hiç bana bakmıyordu, poşetten çıkarttığı kahvelerden birimi bana verip arkasına yaslandı.

POYRAZ- Hiç birşey hatırlamıyorsundur şimdi?

EYLÜL- Evet ve artık biri anlatsın.

Tek nefeste bütün Herşeyi anlatınca etrafıma bakınmaya başladım.

EYLÜL- Kamera şakası falan mı? Kamera nerde?

POYRAZ- Bende bunları yapmanı beklemiyordum.

Arabayla eve girip kendimi koltuğa attım.

EYLÜL- Sırtım çok ağrıyooo!

Yanıma oturduğunda ellerini belimde hissettim.

EYLÜL- Ağğ evet orası orası! YAVAŞ OHA AYI!

Poyraz bana bağırırken camdan bize bakmaya çalışan iki kişiyi gördüm. Yavaşça ayağa kalkıp perdeyi tutup hızlıca açtığımda ikisi de Şaşkın şaşkın bana bakıyordu.

   Camekanı açıp içeriye aldım.

EYLÜL- Napıyordunuz orda?

İREM- Asıl siz napıyordunuz garip garip sesler geliyordu?

EYLÜL- Masaj.

DENİZ- Ne?

EYLÜL- Poyraz bana masaj yapıyordu.

İREM- Hee.

Telefonumun sesini duyunca koltuktan alıp açtım.

EYLÜL- Alo?

Annemin bağırışlarını duyunca bahçeye çıktım.

EYLÜL- Anne sana söyleyecektim ama zamanım olmadı gerçekten.

ANNEM- Eylül nasıl zamanın olmadı?! Şaka mı yapıyorsun kızım?

EYLÜL- Zaten hastaneden birkaç gün önce sen aramasan atıcaktım.

ANNEM- Tamam uçak kalkıcak şimdi kapatıyorum.

EYLÜL- Ne uçağı anne?

ANNEM- Evde oturmamı beklemiyorsun herhalde?

EYLÜL- Anne hayır ya- Alo? Anne?!

Telefonu yüzüme kapatınca telefonu cebime koydum.

POYRAZ- Kim aradı?

EYLÜL- Annem, buraya geliyormuş.

POYRAZ- Ne bekliyordun ki?

İçeriye geçtiğimizde İrem'lerin yanına oturdum.

İREM- Bu akşam birşeyler içelim mi?

EYLÜL- Sanmıyorum annemler akşama burada olur.

DENİZ- A annenler mi geliyor?

EYLÜL- Evet.

    Deniz'ler biraz daha oturduktan sonra akşama doğru gittiler.

    Yemek hazırlamak için ayağa kalkıcakken Poyraz omuzlarımdan tutup yerime otutturdu.

POYRAZ- Nereye?

EYLÜL- Yemek hazırlıycam?

POYRAZ- Zaten yeterince yoruldun.

EYLÜL- İyi sen yap o zaman ama lütfen annemleri zehirleme.

POYRAZ- Korkma zehirlemem.

     Poyraz yemek hazırlarken bende yukarı çıkıp banyo yaptım.

   Üstümü giyindikten sonra saçımı kurutup aşağı indim.

   Üstümü giyindikten sonra saçımı kurutup aşağı indim

Ups! Gambar ini tidak mengikuti Pedoman Konten kami. Untuk melanjutkan publikasi, hapuslah gambar ini atau unggah gambar lain.

EYLÜL- Vayyy

   Sofraya baktıktan sonra mutfağa döndüm.

POYRAZ- Olmuş mu?

EYLÜL- Çok güzel olmuş.

   Böreklerden birini alıp ağzıma attım.

   5-10 dakika sonra kapı çaldı. Üstümü düzeltip kapıyı açtım.

EYLÜL- Hoşgeldiniz-

  Dememe kalmadan annem üstüme atlayıp sarıldı.

EYLÜL- Anne iyiyim, korkma!

BABAM- Patlıyacak kız şimdi bırak.

   Beni bırakınca yüzümün her yerini öpüp içeri geçtiler.

ANNEM- Ellerine sağlık kızım çok güzel görünüyor.

EYLÜL- Ben yapmadım anne Poyraz yaptı her şeyi.

ANNEM- A öyle mi?

Sofraya oturup yemeğe başladık.

BABAM- Kimin yaptığını buldunuz mu?

POYRAZ- Hayır daha değil.

ANNEM- Kim yapar ki böyle bir şeyi?!

EYLÜL- Bilmiyorum kimin yaptığı da çok önemli değil dimi?

POYRAZ- Evet Eylül'ün şuan iyi olması daha önemli.

Birlikte konuyu kapatıp yemeğe devam ettik.

ANNEM- Biz kalkalım kızım.

EYLÜL- A nereye?

BABAM- E sen artık hep burada kalacağın için biz de İstanbul'dan ev tuttuk.

EYLÜL- A öyle mi? Peki. Dikkat edin kendinize.

Annemleri yolcu ettikten sonra sofrayı toparlayıp televizyonun karşısına Poyraz'ın yanına oturdum.

EYLÜL- Haber mi izleyeceğiz?

POYRAZ- Film başlayana kadar evet.

Kafamı sallayıp sehpanın üzerindeki sürahiden su aldım.

POYRAZ- Bu ne?!

EYLÜL- Ney ne?

Televizyondaki haber başlığını okuyunca ayağa kalktım.

EYLÜL- Rüşvet mi?!

PATRONUMTempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang