57. BÖLÜM

880 22 5
                                    

EYLÜL- Bunu bana yapmaya hakkın yok.

EMİR- Buraya aslında bir kaç soru sormaya geldim. Nil kendini aşağı atarken-

EYLÜL- SUSS!

   Kulaklarını kapatıp yere çömeldiğimde gözümün önünde kendini aşağı atması geliyordu, daha sonra kanlar içinde yerde yatması.

   Gözlerim ağlamaktan piştiğinden zar zor açıp bana doğru eğilmiş sırıtıyordu.

EMİR- Ağlamandan o kadar hoşlanıyorum ki, o zamanlar da öyleydi, ağladığında çok güzel oluyordun.

   Elimle ona vurmaya kalkışırken tek eliyle beni durdurup geriye savurdu.

EYLÜL-Aa!

EMİR- Keşke Nil yerine sen kendini aşağı atsaydın.

EYLÜL- Sen hastasın, sana inanıp geçirdiğim her güne lanet olsun! SEN BENDEN AİLEMİ ALDIN AİLEMİ! ANNEMİ, BABAMI, KARDEŞİMİ! BÜTÜN SEVDİKLERİMİ TEK TEK ELİMDEN ALDIN!

   Yaptıklarını yüzüne vurduğumda yüzündeki o rahatlık, gülümseme gidiyordu.

EYLÜL- Sorun beynindeki tümörde değil kalbinde senin! İçin kötü senin için! Kötü kalplinin tekisin sen! Öyle bir öleceksin ki acı çeke çeke geberip gideceksin!

   Sözümü bitirir bitirmez sağlam bir yumruk geçirdi yüzüme, daha etkisinden çıkamadan ikincisi geldi.

  Etraf bulanıklaştığında bilincim yavaş yavaş gidiyordu.

~~

Gözlerimi yavaşça açtığımda küçük bir evdeydim, gözlerimi ovuşturup ayağa kalkamaya çalıştım.

Bir kaç denemeden sonra kalkabildim, pencereden dışarı baktığımda deniz kenarında bir yerde olduğumu farkettim.

Elimi kapının kulpunu götürdüğümde arkamdaki sesle durdum.

EMİR- Günaydın Eylül Hanım.?

Arkamı dönüp olduğum yerde kaldım.

EYLÜL- Nerdeyiz? Neden getirdin beni buraya?!-

EMİR- Eh yeter! Sus artık, başım çatladı.!

Arkamı dönmemle arkadan saçıma yapışıp beni geri çekti.

EYLÜL- BIRAK!

EMİR- 1 Bağırmak yok başım ağrıyor 2 kaçmaya çalışma, buradan çıksan sadece hayvanlara yem olursun.

EYLÜL- Ee ya da geç beni bulacaklar Emir! Bırak gideyim.

EMİR- Tamam anlaşıldı, sen durmayacaksın.

Kolumdan tutup beni yukarıya merdivenlerden çıkardığında elimden geldiğince kurtulmaya çalıştım.

Odalardan birine beni sokmaya çalışırken diğer kapı açıldı.

EYLÜL- İrem?

Saçını kurladığı havlu beni görünce elinden kayıp gitti.

EYLÜL- İrem? İrem yardım et lütfen, YALVARIRIM LÜTFEN!

Hiç tepki vermeden odaya kapatılmamı izledi sadece. Yere resmen beni fırlatıp üstüme kapıyı kapattı.

EYLÜL- İREM? İREM ORDA MISIN?! KAPIYI AÇ LÜTFEN!

Karnıma giren sancıyla iki büklüm oldum.

EYLÜL- Aaa!

Dışardan gelen sesi duysam da yerimden kıpırdayamadım. Yere yavaşça çömelip sancının geçmesini bekledim ama daha da artıyordu.

PATRONUMKde žijí příběhy. Začni objevovat