Araya girmek şart olmuştu.

"Yeter da! Hiç mi hatrum yoktur senda! Kalk hayde gideyruk!"

Yengem bana gülerek bakıyordu. Amcam şaşkındı.

Abim normal karşılıyordu. Evran yüzünde tebessümle izliyordu.

"Hayde! Vallah gelmezsan yeğenluk hakkumu helal etmem sağa!"

Amcam ayağa kalkıp gülümsedi.

"Tamam deli kız! Hadi gidelim."

Ben zaferle gülümserken yengem bana takdir eden bakışlar atıyordu.

Abim bana yumuşak bir gülüşle bakarken Evran bana gülümseyip göz kırptı.

Ben de ona hallettim bakışları atıyordum.

Babama geleceğimize dair kısa bir mesaj attım ve çıktık.

Abim, Evran ve amcam önden giderken yengem elini omzuma attı.

"Aferin güzel kızım. O inadını kırdın ya dile benden ne dilersen."

Oğlunu.

Gülüp ona baktım.

"Olur mu öyle şey yenge? Aileyiz biz kimse bunun dışında olmamalı."

Yengem tekrar aferin bakışları atarken amcamın arabasına geçti.

Abim telefonla konuşması bitince bama döndü.

"Feza benim hastaneye gitmem gerek acil. Evranla gidersin değil mi?"

Onu kafamla onaylarken "Amcamlarla da giderim." dedim.

Onaylayınca vedalaştık.

Kaç gündür hastaneden ayrıydı. Sanırım gece kalmaları artacaktı.

Benim için iki gün de olsa işinden ayrı kalmıştı. Bu da yoğun olacağı anlamına geliyordu.

Amcamların arabasına baktığımda amcam güldü.

Evran arkamdan gelip elini belime koyduğunda sıçradım.

"Sen bordo bereli falan mısın Evran?"

Evran gülerek "Aslında evet." dedi.

Sorgulayarak ona bakarken güldü.

"Sen gülüyorsun ve ben ölmüyorum Merida."

Acaba onların evdeyken bir tuzlu kahvesini içse miydim?

Arabaya binip gazladığında ona döndüm.

"Eee bu kadar yavaş mı süreceksiniz Maşaallah bey?"

Evran bana döndü.

"Şehir içindeyiz Merida."

Olsun ya sen gazlasaydın. Camdan saçlarımız uçuşsaydı. Hayat da bayram olsaydı.

Ne kaa hoş olardı.

Evran arabayı deniz kenarı bir yere çektiğinde indik.

Arabanın önüne yaslandık ikimizde. Aslında konuşacak çok şey vardı ama susuyorduk.

"Miraçla ne oldu Merida?"

Derin bir iç çektim.

"Benim yüzümden abilerinin evden gittiğini düşünüyor. "

Gözlerimi devirdim.

"Ya da düşünmüyor o an öyle çıktı ağzından."

Evran bana döndü.

Yeni Bir Sayfa|Feza AnkaUnde poveștirile trăiesc. Descoperă acum