Yengemin yanına oturduğumda "En sevdiğim yengem." deyip ona sarıldım.

Yengem muhtemelen şu an şaşkındı. Ondan ayrılıp yanaklarını sıktım.

"Ya sen ne kadar da güzelsin." Saçlarına dokundum "Bu saç rengi sana çok yakışmış. Doğal sanmıştım biliyor musun?" deyip gözlerimi sonuna kadar açtım.

Yengem "Gerçekten mi? Ben çok emin olamamıştım." dediğinde "Tabii hele o gözlerin yok mu? Rengi ortaya çıkmış resmen." dediğimde bana gülüp teşekkür etti.

Annem kollarını bağlayıp "Bana bile böyle iltifatlar etmedin." dediğinde şaşırmıştım.

Sen de mi be anne?

Aras anneme bakıp "Sıraya geç yenge. Hele işi düşsün elbet eder." dedi.

Ona tek kaşımı kaldırıp baktım.

Ne olsun istiyorsun be çocuk?

O da ağzına hayali bir fermuar çekti.

Keşke gerçek olsaydı.

Miraç bizi gülerek izlerken tekrar yengeme döndüm. O sırada Kaya,Ferkan ve Enis abim gelip oturmuştu.

Meraklı götoşlar sizi. Enis abim hariç tabi.

İç çekip yengeme "Aras bizde kalabilir mi en sevdiğim yengem?" dediğimde yanağımı okşayıp "Sen istersen elbette." dedi.

Gülümseyip Aras'a baktım. O da bana sarıldı.

Pardon bu sarılma değil bildiğin üstüme atladı.

Ferkan gelip onu benden ayırdığında babam "Aferin 1 numara! En sevdiğim oğlum sensin bundan sonra." dedi.

Herkes kahkaha atarken Miraç "Yok artık, ben?" dedi babama dönerek.

Babam ona şefkatle gülüp "Sana daha alışamadım." dedi.

17 yıl. Alışamaması normal tabi.
.
.
.
.
.

Arasla odamda oturuyorduk. Aras elimi tuttu. Dövmeme takmıştı herhalde.

"Sırf Game Of Thrones sevdiğin için mi bu dövme?" dediğinde omuz silktim.

"Hayır." dediğimde merakla bana baktı.

"Ölüme Not Today demek evet hoşuma gitmişti ama benim sanki günlük hayatımı da kapsıyor bu." dedim dalgınca.

Aras "Açık konuşsana kız! Ben o kadar zeki değilim." dediğinde ona güldüm.

"Ben üzüldüğümde, ağlamak istediğimde, bir işim varken hep bunu kullanıyorum. Ertelemek gibi. Hani bugünü atlatayım yarın bir şekilde hallederim anlamında."

"İntihar düşüncesinden bu şekilde kurtuldum. Bugün değil!"

Aras bana şaşkınla bakarken omuz silktim. "Kötü zamanlardı." dedim ve gülümsedim. "Not Today."

Bana gülüp "Kaya abim de gelse keşke." dediğinde bir süre durdum.

"Çağır yarın." dedim.

Aras mutlulukla gözlerini açıp "Gerçekten mi?" dedi.

Onun bu haline güldüm. Ne kadar kolaydı mutlu olması.

Kafamla onu onayladığımda hemen Kaya'yı aradı.

Bir takım yalvarışlar sonucunda hala ikna olmadığında dayanamadım. Telefonu elinden aldım.

"Eğer yarın gelmezsen yengeme bana yaptığın imayı anlatırım. Belki oyun odasını senin temizleni falan isterim. Belli olmaz yani." dedim.

Yeni Bir Sayfa|Feza AnkaWhere stories live. Discover now