43

1.1K 73 42
                                    


Bir aydır Şirret Akademi de vereceğim dersler için hazırlanıyordum.İletişim,en iyi olduğum şeylerden biri olsa da diyalog kurmak üzerine biraz çalışmam gerekmişti çünkü Jimin bu konuda başarısız olduğumu iddia etmiş ve yeni işim için düzgün diyaloglar kurmamın gerekli olduğunu söylemişti.

Ucunda para olduğu için ben de gereksiz birtakım şeyler üzerine çalışmıştım işte ama akademinin kapısından girdiğim anda bir ay boyunca üzerine çalıştığım bütün o kibar diyalogları asla kullanmayacağımı anlamıştım.

Tanrım burası aptal doluydu.
İrili ufaklı yüzlercesi her yerdeydi ve bu ürpererek geri çekilmeme sebep olduğunda kazanacağım parayı düşünerek ilerleyebildim.

Ders vereceğim salonu ararken karşıma çıkan birkaç kız benimle konuşmaya daha kötüsü benimle flört etmeye  çalışmışlar (bunu Jimin in öğrettiği birkaç şey sayesinde anlayabilmiştim) bende onları osuruğumla korkutmuş ve kaçmıştım.

Ders vereceğim salonu nihayet bulduğumda fazla beklemeden içeri girdim.Bana merakla bakan yüzlerce göz....Yüzlerce aptal ve nefret dolu boktan göz....Bu gözlerde bana çok tanıdık gelen bir şeyler vardı.Biraz düşündükten sonra bu gözlerin bana neyi hatırlattığını anladım.

Bu gözler bana balık dostlarım Jim ve İn i hatırlatıyordu.Aynı anlamsız bakışlar,aynı boşluk...

Her şeye rağmen harika bir eğitimci olduğum için öğrencileri daha fazla bekletmemeli ve derse başlamalıydım.

"Öncelikle hepinizin amk.Dersimizin adı İletişim temelinde gazetecilik bu derste size bir gazetecinin nasıl iletişim kurması gerektiğini öğreteceğim aq çocukları."

Ben susar susmaz oruspu çocuğunun biri konuşmaya başladığında hiçbir şey hissetmeden ona baktım.

"Hocam sizin konuşma tarzınız buymuş bu yüzden küfürlere çok takılmamamız sadece dersi dinlememiz gerektiği söylendi bize."

"Banane aq.Şimdi cevap verin iletişim sizce nedir?Neyse vazgeçtim cevap vermeyin aq.Birde sesinizi duymaya katlanamam.Kimse konuşmasın amk çocukları sadece dinleyin."

Öğrenciler hep bir ağızdan bağırdılar:

"Ama hocam öyle olmaz ki!"

"Niye aq?Neden olmasın?"

Birkaç kişi cevap vereceği sırada daha fazla dayanamayarak bağırdım.

"Kesin sesinizi tanrının cezaları!Bok var sanki konuşmakta!"

Bu sözlerim üzerine bir kız ağlamaya başladığında başka bir öğrenci öfkeyle ayağa kalktı.

"Sizi şikayet edeceğim!Kimseyle böyle konuşamazsınız!"

Bu tehdit karşısında hiçbir şey hissetmeyerek dersi anlatmaya devam ettim.Patron akademiye kayıt olanlara şahıslarına edilen tüm hakaretleri kabul ettiklerine dair bir sözleşme imzalattığından bahsetmişti.
Gerçi öteki türlü de bir şey hissetmezdim aq.

Beni tehdit eden çocuk hışımla salonu terk ederken onun yerine kapıdan bir kız girdiğinde tüm gözler ona çevrildi.

"Merhaba Jungkook hocam ben MoonnHea  dergide sizin stajyerinizim.Engin bilgilerinizden faydalanmak için dersinize girmem söylendi."

"Merhabalar aq hoşgeldin."

Stajyer de derse girince tüm harikalığımla dersi anlatmaya devam ettim.Kendime bayılıyordum.







madman | taekookWhere stories live. Discover now