18. Bölüm

561 34 19
                                    

Tamer evde tedirgin bir biçimde Tolga ve Kerem'i bekliyordu. Neredeydiler? Neden Tamer'e haber vermemişlerdi?
Az sonra Tamer'in de beklediği gibi kapıdan anahtar sesi gelince resmen kapıya koşmuştu.

"Tolga!"

"Efendim."

"Ya siz nerdesiniz aklım çıktı ya! İnsan bir haber verir değil mi? Yemin ederim bayılacaktım korkudan. Bir şey oldu sandım."

"Yok ya ne olacak? Biraz Kerem beyle dışarı çıktık. Birtakım işlerimizi hallettik o kadar yani başka bir şey yok."

"Haber versen ölür müydün?"

"Tamam tamam sakin ol. İstersen biraz daha bekleyip kök salabiliriz kapıda. Alsana bizi içeri ne dikildin kapının önünde?"

Geri çekilip içeri geçmelerine izin vermişti.

"Neymiş o birtakım işleriniz?"

"Anlatacağım biraz sabır."

Kerem'in üstünü çıkarıp kısa kollu ve rahat bir şeyler giydirdikten sonra onu oyun alanına bırakıp Tamer'in yanına oturmuştu.

"Bir şeyler planlıyorum. Çok güzel bir şey ve zamanı gelince sen de öğreneceksin."

"Ya adamı hasta etme de söyle. Neymiş bu planın?"

"Yarın görürsün."

"Ya Tolga söylesene çatlayacağım."

"Hayır. Söylemeyeceğim. Yarın öğrenirsin." Diyerek mutfağa ilerlemişti. Tamer de son çare Kerem'i konuşturacaktı.

"Babacığım. Babanla ne yaptınız? Biliyor musun?"

"Bilmiyorum ama çok güzel bir yere gittik. Böyle koskocaman dev gibiydi."

"Nasıl bir yer?"

"Böyle kocamandı." Demişti ellerini açarak.

"Anladım babacığım kocamandı. Peki sen oyununu oyna."

Kerem'i öylece bırakıp mutfağa gitmişti.

"Ya Tolga söylesen ne olur?"

"Ne olur biliyor musun sürprizi kaçar."

"Sike-" Tamer'in sözü Tolga'nın eliyle bölünmüştü.

"Hiç yakışıyo mu sana böyle laflar? Hem de Kerem'in yanında." Tamer arkasını dönünce Kerem'in arkasında elindeki oyuncak arabayı sürdüğünü görmüştü.

"Babacığım sen odana geç istersen."

Kerem hiç itiraz etmeden kafasını sallayarak odasına yönelmiş ve odaya girince gözden kaybolmuştu.

"Tolgacığım, hadi diretme lütfen söyle de sen de kurtul ben de kurtulayım."

"Söylemem ama ipucu verebilirim. Çok eğleneceğiz."

"İpucuna sokayım. Söyle gitsin. Sen beni neyle sınıyorsun?"

"Tamer hadi sen yukarı çık da üstünü değiştir. Gömlek seni sıkıyor gibi."

"Ben şimdi seni bir sıkacağım."

Tamer'in sessizce söylediği söz Tolga'yı güldürmüştü. Az sonra Tamer Tolga'nın da dediği gibi sıkıldığı gömlekten kurtulmaya gitmişti. Tolga da Kerem'in yanına gitmişti.

"Kerem bak burda ne var?"

"Bu ne?"

"Mama işte. Hadi biraz yiyelim."

"Ama sen ye ben yemiyeceğim."

"Bu benim değil ki. Senin yemen lazım. Bak eğer yemezsen arkandan ağlıyormuş biliyor musun?"

MY FOSTER FATHER (BXB) | TAMAMLANDI!Where stories live. Discover now