Black out

1.5K 134 300
                                    

Gençler cuma günü bir sarhoş oldum bir bok hatırlamıyorum fmfnfönflf. Bunun anısına böyle bir bölüm geldi iyi okumalar.
(Medyadaki resim birkaç saat içinde kalkacaktır. İsteyen Instagram takip edebilir)

Niall ile koltukta oturup dizi izlemiştik sadece. Belki de onuncu kez Friends izliyorduk ama bundan bir şikayetimiz yoktu.

Elimi ortamızdaki kaseye attım ama kaseye çarpmak yerine başka bir şeye çarpmıştı. Şaşkınlıkla kafamı Niall'a çevirdim.

"Konuşalım artık Harold. Günlerdir hiç konuşamıyoruz." Kafamı olumlu anlamda salladım. Şu birkaç gündür yaptığım tek şey Louis ile seksdi.

"Ne konuşmak istersin." Sanki bunu bekliyormuşçasına heyecanla tamamen bana döndü.

"Louis ile ne oldu? Neden dün beni evden kovdu? Neden ondan ayrıldıktan birkaç saat sonra yanına geldi?" Daha soru sormaya devam edeceğini anladığımda elimle ağzını kapattım.

"Sakin ol çakma sarışın. Louis ile sanırsam çıkmaya başladık. Seni evden kovdu çünkü bir şeyler konuşmamız gerekiyordu ve sesten rahatsız olabilirdin. Yanıma geldi çünkü konuşacaşımız konu yarım kalmıştı." Tek nefeste güzelce yalan söyledikten sonra Niall'a baktım. Umarım yalan söylediğimi anlamamıştı.

"Aman tanrım siz seviştiniz. İnanamıyorum benim minik Harry'im yıllar sonra biriyle yattı." Heyecanla bana sarıldığında gülmeye başladım. Tabii ki de yalan söylemem Niall'dan kaçmayacaktı. Telefonuma bildirim sesi gelmesi ile sarılmamızı kesmiştim.

Mesajı gönderen kişi: Mr. Tomlinson
Niall'ı da al Lux'a gelin. Ed de burda olacak. Akşam yedide.

Mesajına cevap vermeden Niall'a döndüm. Hazırlanmak için bir saatimiz vardı. Mesajı ona gösterdiğimde telefonu elimden itip hızlıca kolumu çekiştire çekiştire odaya sokmuştu.

°°°°°

Lux'a geldiğimizde Ed ile Louis kapıda bizi bekliyordu. Yarının perşembe olmasından ve birkaç gün önce ona dediğim şeyden dolayı hala utanıyordum. Little space'i internetten araştırmaya kalkmıştım ama gördüğüm resimler ödümü kopartmış ve o günden beri doğru düzgün Louis ile konuşamamıştım. Taksiden inip onlara doğru yürüdüğümüzde kusacak gibi hissediyordum. Niall direkt sevgilisinin üstüne atlarken ben de elimi uzattım Louis'ye. Kaşlarını çatarak bana baktıktan sonra elimi tutup kendisine çekmişti beni. Kolları beni sıkı sıkı sararken utançla kafamı göğsüne bastırmıştım.

"Utanacak bir şey yok güzelim. Başından beri senden istediğim buydu." Beni rahatlatmak amaçlı fısıldayarak kulağıma söylemişti. Geçtiğimiz günlerde bunu en az yirmi kez bana hatırlatmıştı ama üzerimdeki çekingenliği atamıyordum. En sonunda kollarını üzerimden çekip Niall'a elini uzattı.

"Merhaba L." Louis'ye öyle seslince şaşırmıştım ama sonradan herkesin onun adını bilmediği aklıma gelince şaşkınlığım gitmişti.

Herkes birbiriyle selamlaştıktan sonra içeriye girmiştik. Barın temiz ortamı ve hafiften alkol kokan kokusu direkt burnuma dolduğunda bugünkü amacımı belirlemiştim bile. Tamamen sarhoş olacak biraz rahatlayacaktım. Hepimiz bara doğru ilerlediğimizde Mak direk yanımıza gelmişti. Elleri saçımı bulup karıştırdığında hafiften güldüm.

"Hoş geldin kıvırcık."

"Hoş buldum Mak." Selamlaştıktan sonra arkasındaki içki dolu tezgaha dönmüş ve bize sormadan bir şeyler karıştırıp önümüze koymuştu. Louis'nin eli belimdeyken içkiyi hızla alıp diktim. Hafiften tatlı olan tadı mideme indiğinde yüzümü kırıştırmamak için zor tuttum kendimi. Louis belimi sertçe sıktığında ona döndüm.

Call Me Daddy //Larry StylinsonWhere stories live. Discover now