Ben Aşkı Ölümsüz Bilenlerdenim

15. Bölüm

Soranlara sormayanlara
Ben onu çook seviyorum

" O gün bana esip gürledin. Ama gözlerinle gördün işte.  "

Yavuzun gören Merve sırıtarak konuştu.

Yavuz omzunun üzerinden baktı Merveye. Hiçbir şey demeden çekti gitti.

Merve duruma bozulsa da yine de keyfi yerindeydi.Yoluna yürüdü.

Zeynep Berkaya odasını gösterip ikinci kata çıktı. Camdan izledi uzaklaşan yarasını.  Sanki biraz ağır olmuştu kapıyı kitlemesi ama öfkesini dizginliyemiyordu genç kız.

Yüzünü sıvazlayıp derince bir of çekti. Ona karşı yaptığı her ters hareket niye kendi canını da yakıyordu. " Hâlâ mı ? "  dedi kendi kendine " Aptal.. Hâlâ mı?"

Yavuz gözden kaybolunca aşağı inip açtı kapıyı. Yüzünde sahte bir  tebessümle Berkayın yanına geçti.

Berkay dağılmış arkadaşına bakıp döndü işine.

" Bu o mu? Hani şu bize hiç  anlatmadığın,  ama içten içe yandığın ?"

Kınalı etrafta gezdirdi gözlerini. Berkayın yanına geçti. " Hadi çabuk ol biraz. Anneme birşey demeden çıktım "

Berkay başını iki yana sallayıp güldü. " Çok dik başlı görünsen de küçük bir kız çocuğu gibisin.Hala annenden izin mı alıyorsun? "

Kınalı gözlerini devirdi. "Bunu bir de anneme söylesene  "

Esma sultan misafirlerine hep pamuk yüzünü gösterdiği için pek çok kimse şirretliğini  bilmezdi. 🤪🤪 Zaten bilen hepi topu ninesi , teyzeleri ve garip babasıydı. 🤪🤪 Bugün ucundan Yavuz da nasiplenmiş gibiydi sanki.

Yavuz nereye yürüdüğünü bilmeden attı adımlarını dalgın dalgın. 

Içinde bir yer çok kötü dağlanmıştı . Saatlerde yürüdü farkında olmadan.

Karşısına mahallenin eski sakinlerinden Demir çıktı. Uslu görünen gizli çakallardandı Demir.

Edilen hoş beşin  ardından merakına yenildi Demir.

" Abi hayırdır?"

Yavuz başını salladı iki yana.
"Hiç iyi değilim be Demir . Hem de hiç "

Nedenini sormadı genç adam. Yavuzun koluna girdi.

" Gel beraber iyi olalım abi. Ben biliyorum derdinin çaresini " diyerek sırıttı.

Yavuz bilinçsizce ayak uydurdu kendini sürükleyen adama.

*****
" Demek üç aylığına geçici görevdesin?" dedi Murat bey .Berkayı çok severdi .

" Evet Murat Amca . Üç ay sonra tayin nereye çıkarsa artık oraya gideceğim "

" Hayırlısı olsun evladım. Görevin çok kutsal. Neresi olursa da gidersin sen bilirim "

Esma hanım karşısında oturmuş adamı süzüyor; Yavuzla kıyaslamadan edemiyordu.

Sabah Yavuzun eliyle yediği böreği dört eş parçaya bölmeye çalışıyordu Berkay.

Parmaklarına takıldı gözü Esma sultanın.  Incecik kız gibi uzun ve güzeldi. Kendi köse parmaklarına bakıp derince iç çekti 🤭🤭

Tamam çocuk doktor olabilirdi. Hatta salon erkeği de olabilirdi amma Esma sultanın gönlü oturma odasından yana gidiveriyordu.  😅😅

Bir kere Yavuzu elinde oynatması kolaydı. Çocuk gık demeden dolanmıştı pazarda saatlerce. Bu doktor kesin internetten yapıyordu alışverişi.

Berkay başını kaldırınca Esma hanımla göz göze geldi.
" Eline sağlık Esma Teyze. Börek harika ama daha fazla yiyemem . Bu sıra fazla kaçırdım iki kilom var vermem gereken "

Esma hanım "Afiyet olsun " dedi lâkin  çocuğun tabağındaki bir lokmalık parçaya da  bakakaldı. Ah ah Yavuz olsa sünnetlerdi hepsini.

Dışardan  sesler gelmeye başlayınca önce Murat bey kulak kesildi. Sonra Esma hanım merakla ayaklandı.

********

Nihayet altın kızlar toplaşmış olay hakkında görüş beyan ediyor  ve fikirler tartışılıyordu. Refiye nine pazarda çok yorulduğunu bahaneleyerek bir köşeye kıvrılıp uyumuştu bile.
" Siz kararı verin ben onaylarım. Şurada azcık gözlerimi dinlendireyim " demişti.

" Bu oğlan bu işi kötüleyecek komşular.  Bugün evlerine gitmiş. Esma demek ki bugün  sağ taraftan kalktı ki Nemrut tarafını göstermedi Yavuza " dedi Esra nine düşünceli düşünceli.

(Esmayı bir de Esra nine tanıyor demekki )🤣🤣

Seçil nine boşa baş sallamamak için hımm hımladı.🤭🤭 " Doğru der Esra. Bu oğlan tam takoz. Hamzam bile böyle höt höt tavlamadı Cansuyusunu."

Canan Nine bir iki kıpraştı yerinde duyduğu isimle . " Onu bir ben bilirim. Bir de Allah. Ah ah şimdide Recebin bahriyelisi çıktı başımıza bacım. Senin adın torunumuz elden gidiyeah " 🤭🤭

Seçil Nine de dertlendi ."  Ömrümüz azgınları dinginlemekle geçti be  ahretliğim"

Semra nine elini heyyt be heyyt der gibi salladı. " Yılmazım bir , Yavuz iki derim dizgin konusunda. Dertleri büyük yavruların.  "

Canan hanım hadi ordan der gibi baktı ahretliğine.

" Akılları fikirleri puştlukta.Dert miymiş uçkur sevdası.  Ne işi var da gitmiş genç kızın evine aymaz iki "

Esra Nine Yavuzu çok da aba altına sürmek istemedi.
" Neyse o konuyla ayrı ilgileneceğim ben. Esma konusunu ne edelim?" diyerek dikkat dağıtma moduna girdi.

Nineler naletli gibi bir türlü Esma konusuna giremiyorlardı. Aşağıdan gelen seslere Refiye bile uyanmıştı. Hepisi bir iki kaykılarak yerlerinde doğrulmaya çabaladılar. 

Inşallah onlar olay yerine gidene kadar olay bitmezdi 🤪🤪🤪

Sizce ne oluyor ? Gelen sesler tabi ki pok elleyen sazanımızdan . 🤭🤭