ＲＩＳＩＮＧ| SKZ × ITZY (DÜZENLENİYOR)

Bölüm 24: Lüks

Yolculuk ilk defa sıkıcı geçmemişti benim için Chaeryeong ile arka koltuklarda fal bakmış, pişti oynamıştık. Muhtemel dört saat boyunca yoldaydık ve şuanda yeni şehire girmiştik. Çoğu zengin kısmın tercih ettiği rezidanslar burada deniz kenarında daha yoğundu ve biz oraya doğru gidiyorduk.

Ön koltukta oturan ara sıra bayat esprileri ile arabayı kullanan Minho'yu sinir ediyordu. Bana doğru dönünce espri yapacağını anlamış ve ona bakmamaya çaba göstermiştim.

"Bazı parazitler bağırsakta yaşar, bağırmasakta"

Yaptığı bayat esprileri bende kusma hissini getirirken altta kalmamak için cevap verdim.

"Çok komik öğk"

Kuşatmış gibi yaptığımda kahkaha patlatmış ve önüne geri dönmüştü. Zengin kesimin olduğu deniz kenarı bölgeye vardığımızda suratımı cama yapıştırmış ve denizi izlemeye başlamıştım. Zaman nasıl geçti bilmiyorum ama büyük rezidans sitelerinden birinin yer altındaki park alanına girmiş ve bütün çantaları indirmeye başlamıştık. Chan'dan aldığım birkaç bilgiye dayanarak uzun bir süre burada kalacağımız kesindi. Etrafımı incelemeyi gerek bulmamış ve iki büyük çantayı yerde sürüyen Yuna'ya yardım etmeye başlamıştım. Changbin ilerlediğimiz uzun koridorda bir kapının önünde durmuş ve nereden bildiğini bile sorgulamadığım şifreyi girmiş kapıyı açmıştı.

Oldukça lüks bir dairedeydik. Biraz tozluydu ama burada olmak bile yetiyordu insana. Ağzım açık etrafı incelerken Changbin açıklama yaptı.

"Burası ailemin evi. Ben en son toplama kampına götürüldüğümde buradaydım. Uzunca bir süre burada kalacağız."

Zengin...
(Bilenleriniz varsa stray kids hayatta kalma şovunda Changbin'in evi gösteriliyordu ve ciddi anlamda büyük bir rezidanstı.)

Herkes bir köşeye kendini bırakırken plastikler ile örtülmüş koltukları açmış ve oturmuştuk. Kendimi tutamayıp evi gezmeye başladım.

Salon ile birleşik büyük bir mutfak vardı ama her taraf naylon ile örtülüydü. Yemek masasının hemen yanında yere indirilmiş büyük ışıltılı bir avize vardı. Daha sonra odaları gezmeye başladım. İlk kapı klasik bir tuvaletti. Ondan sonraki girdiğim ise bir ebeveyn odası ve ebeveyn banyosuydu. En son girdiğim oda ise bir erkek çocuğuna göre düzenlenmişti. Hemen yan tarafında ise bir kız çocuğu odası vardı. Elim kapı kulbunda etrafı incelerken arkamda birisini hissettiğim gibi hızla dönmüştüm.

Changbin bana düz bir surat ifadesi ile bakıyordu. Sanırım burası onun odasıydı ve ben az önce resmen odasına dalmıştım. Ne diyeceğimi bilemez bir şekilde bende ona bakarken hızla kapıyı geri kapatıp konuştum.

"Ben özür dilerim, evi geziyordum."

Kafasını sakince tamam anlamında sallayıp salona geri dönmeye başladı. Ve ben kendimi yine tutamayıp bir soru patlatmıştım.
"Kız kardeşin var sanırım?"

Bana bakmadan kafasinı salladı.
"O nerede peki?"

Derin bir nefes alıp durdu.
"Bilmiyorum."

Daha fazla yarasını deşmemek için susmuş ve papaz kaçtı oynayan Chaeryeong  Jisung Yuna ve Jeongin dörtlüsüne katılmıştım. Ve akşam ilk defa konserve yemekten sonra (kızlar ile yediğim pudingi saymıyorum) Yeonjun'un çantasına doldurduğu çikolataların hepsini paylaşmış ve yemiştik. Ağzımda beni mutlu eden bir tat olması keyfimi yerine getirmişti. Ama Changbin bir anda kalkıp evden çıkıp gidince ne olduğunu anlayamamıştım. Ben kapıya umutsuzluk ile bakarken Felix yanıma gelip kolumu cimcirmişti.