2.6

2.7K 245 160
                                    

Saat bir buçuk civarıydı Ahin uyandığında

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Saat bir buçuk civarıydı Ahin uyandığında. Boğazında hissettiği kuruluk yüzünden uyanmıştı. Gözlerini ovaladı ve kolları arasında olduğu bedene baktı. Onu uyandırmamaya özen göstererek yavaşça yataktan kalktı ve belindeki kolunu nazikçe geriye ittirdi. Yataktan çıkıp yandaki komidinin üstündeki sürahiden su doldurduğu bardağa ve kafasına dikti.

Tekrar uyumak üzere Soobin'in kolları arasına girecekti ki, dışarıdan duyduğu sesler dikkatini çekmişti. Birileri kavga ediyor gibiydi ve sesler tanıdık idi. Umursamayacaktı ama gerçekten rahatsız edici olduğundan gidip bakmak istedi. Muhtemelen geziye katılan öğrencilerdendi koridordakiler. Eğer tanıdık ise onları uyaracaktı Ahin. Kavga etmeye devam ederlerse rehber öğretmen tarafından ceza alabilirlerdi.

Turkuaz pijamasının üstüne gri hırkasını geçirdi ve kapıya ilerledi. Yarım açıp kafasını uzattı koridora doğru. Karşı karşıya durmuş iki beden, ciddi bir tartışma içinde gibilerdi. Kavga edecek başka zaman mı bulamamışlar diye düşündü Ahin. O sırada bu kişilerin Deity ve Miyeon olduklarını fark etti.

Miyeon fısıltı ile; "Kes bağırmayı! Uyandıracaksın tüm oteli."

"Umurumda değil!"

"Benim umurumda ama gerizekalı! Seninle bir saniye bile yan yana görünmek istemiyorum."

Miyeon'un nefreti, cümlelerinden belli olurken Ahin kaşlarını çattı. Deity gerçekten çaresiz gözüküyordu ama Miyeon'un öfkesi bu çaresizliği görmüyordu. Arkadaşını geri kazanmak isteyen Deity, konuşurken gözlerinin dolmasına engel olamıyordu.

"Beni umursamadan bir kenara attı o çocuk, aynı şeyi sana da yapabilirdi. Neden onun için bizim aramız açılıyor? Nasıl bir şerefsiz olduğunu sen de biliyorsun."

Miyeon alayla güldü.
"Test ettim, onayladım diyorsun yani?"

"Ben-"

"Konu Yeonjun'un şerefsizliği değil! Senin, benim ondan hoşlandığımı bile bile onunla yatman! Halk arasında buna ihanet diyorlar biliyorsun değil mi?!"

Kesinlikle öyleydi. Deity'nin bu yaptığının başka açıklaması yoktu. Buna rağmen Miyeon kimseye bahsetmemişti bu konudan, Deity'i ifşalamamıştı insanlara. İstese yapardı, ama onun kadar kötü değildi. Kimse onun kadar kötü olamazdı.

Şimdi bu sırrı Ahin de biliyordu, elinde ses kaydı vardı. Yine de yapmayacaktı. Biraz göz korkutmak Deity için iyi bir cezaydı. Zaten en yakın arkadaşını kaybetmiş olmak yeterince kahrediyordu onu. Ama kimse onun bunu hak etmediğini söyleyemezdi. Hatta belki Deity'nin yaptıkları yanında bunlar bir hiçti.

"Ya Yeonjun sana yüz vermeye devam etseydi? Senden hoşlansaydı? O zaman da gecenin bir yarısı gelip benden özür diler miydin? Ben söyleyeyim; Hayır! Sırf onu elde edemedin diye döneklik yapıyorsun Deity! Senden gerçekten iğreniyorum..."

Girl In The Bedroom | Choi Soobin Where stories live. Discover now