2.2

2.7K 282 276
                                    

Fazla uzaklaşmasına izin vermeden yakaladı Soobin Seju'yu

اوووه! هذه الصورة لا تتبع إرشادات المحتوى الخاصة بنا. لمتابعة النشر، يرجى إزالتها أو تحميل صورة أخرى.

Fazla uzaklaşmasına izin vermeden yakaladı Soobin Seju'yu. Önüne geçerek gitmesine engel oldu. Beomgyu de hemen Soobin'in yanında durmuştu.

"Ahin nerede?"

Seju, yolunu kesen ikiliye kaşlarını çatarak baktı.
"Size ne?"

"Seju, Ahin nerede dedim? Yerini söyle, uğraştırma insanı."

Buna hayretle güldü Seju.
"Gözümde gittikçe küçülüyorsun Choi Soobin... Kaybol git, sana onun yerini söylemeyeceğim. Canını daha fazla yakmana izin veremem."

Soobin sakin kalmaya çalışarak sıkıntılı bir nefes aldı. Seju her zaman zor bir kız olmuştu tıpkı Ahin gibi. Ama Ahin'in yumuşak tarafına nasıl ulaştıysa, Seju'ya da ulaşacaktı böyle. Başka çaresi yoktu çünkü. Tek çıkış yolu Seju idi.

"Lütfen... Seju, yalvarıyorum... Ahin'i görmem lazım, çıkarı yok bunun. Bilmediğiniz şeyler var, ona açıklayacağım."

Seju sinirle ayağını yere vurup sesini yükseltti. "Kızın hayatını mahvettin!" sonra etrafa bir bakış atıp daha sessiz bir şekilde devam etti. "Sen de, o Yeonjun şerefsizi de. Bi' rahat bırakmadınız... Ne geçti eline? Kalbini kazandıktan sonra kendi ellerinle parçalamak ne kattı sana? Ya niye yaptın bunu aklım almıyor benim!"

"Asıl yapmasaydım hayatı mahvolacaktı!"

Seju birkaç saniye anlamayarak bakmış, ardından kafasını iki yana sallamıştı.

"Her neyse, sana yerini söylemeyeceğim. O kızın bir metre bile yanına yaklaşmaya hakkın yok."

Soobin'in ısrarının bir işe yaramayacağını fark eden Beomgyu, farklı bir taktik kullanmaya karar verdi. Seju'nun sinirli olduğu anlarda ağzından her şeyi kaçırdığını biliyordu. Bunu kullanabilirdi.

Beomgyu;
"Ahin'in nerede olduğunu sen de bilmiyorsun değil mi?"

Seju ona baktı. Soobin ise Beomgyu'nun yapmaya çalıştığını anlamış ve hafifçe sırıtmıştı.

"Ne? Tabi ki de biliyorum! Ben onun en yakın arkadaşıyım."

"Bundan şüphe duymaya başladık artık. Yerini bile sana söylemiyorsa yeterince yakın değilsiniz."

"Ya! Öyleyiz!"

"Tabi... Doğruyu söyle Seju, Ahin hakkında hiçbir şey bilmiyorsun."

"Ya biliyorum biliyorum! Memleketine gitti işte. Busan, Gijang!"

Söylediği şeyin farkına vararak aniden sustu Seju. Ancak iş işten geçmişti. Karşısındaki ikili sırıtırken elini alnına çarptı Seju. Ardından Beomgyu'ya baktı.

"Sen gerçekten çok şerefsiz bir varlıksın."

"Biliyorum."

Seju hızla cebinden telefonunu çıkardı. Pot kırmıştı ve eğer durumu kurtarmazsa Ahin onu bir güzel pataklardı. Giderken yerini kimseye söylememesi konusunda tembih etmişti ama Seju işte, sinirli iken aklı başından gidiyordu.

Girl In The Bedroom | Choi Soobin حيث تعيش القصص. اكتشف الآن