20.bölüm

139 15 4
                                    

Gözlerimi sımsıkı kapattım ve kendimi bıraktım derken belimi bir kol kavradı. Nefretle arkamdaki kişiye döndüm ve karşılaştığım kişi ile şoka uğradım. Babam karşımda güçsüz ve yıkılmış halde duruyordu. "Kızım neden yapıyorsun bunu?" dedi ona sadece ifadesiz bakıyordum. "Daha ne kadar yıpratacaksın bizi?" dedi acıyla. İçim sızlıyordu. Karşımda babam acı çekiyordu. İlk defa beni umursuyordu. "Haklıydın kızım hep haklıydın. Ama ben sırf annen ve senin için aralıksız çalıştım durdum. Mesleğim artık sevgimin önüne geçmişti. Annen onu biliyorsun her zaman bana uydu. Istemeyerek de olsa ben ne dersem onu yaptı. Çünkü annen de az çok benim gibiydi. O gün borç aldığım gün. Çok çalışmama rağmen elimde bir kuruş param yoktu. O nedenle borç aldım ve seni o yüzden Amerika'ya göndermek istedim." dedi ve hemen sonra "Bu zor durumları görme ve kendini üzme diye ama haklıydın kızım. Sen işimden çok daha önemlisin. Sen ne zaman sakinleşirsen o zaman yanına gelip konuşacaktık seninle. İkimizde perişanız kızım. Bugün seninle konuşmak için iyi bir fırsat oldu. Çok yıprattın bizi kızım hadi bırak inadı gel gidelim evimize." dedi bende hemen "Bir aydır böylesiniz oysa ben 15 yıldır böyleyim. Ne kötü bir duygu değil mi baba?" dedim ve acıyla gülümsedim. Gözünden bir yaş süzüldü ve bana fısıltı ile "Affet beni kızım. Özür dilerim seni seviyorum." dedi ve bu lafları benim tüm kızgınlığımı gidermişti. Hemen babama sarıldım. Bu duygu bambaşkaydı. Tarif edilemezdi. "Beni bırakma kızım." dedi bende ona "Asla." dedim. Eve yürümeye başladık. Eve gidince anneme de sıkı sıkı sarılıp odama çıktım. Nefes alamıyordum. Ailemle barışmıştım ama hala bana bugün bağırdığını unutamıyordum. Gözlerimi sıkıca kapattım ve sayıklamaya başladım "Geçti her şey geçti sadece o artık yok bu kadar." diye sayıklıyordum. İçeri zeyno daldı. Ve hemen bana sarıldı. Bende ağlamaya başladım. "Tamam bitanem şşş geçti ben yanındayım. Selim anlattı ama gerçekten de öküzlük yapmış. Ona kızdım bende ama telefonunu açmadığın için seni dövebilirim. Fakat bunu biraz daha sonraya erteleyebilirim." dedi bende ona "Zeyno ben telefonumu denize attım." dedim o da "Yine mi işsizlik Ceylan !" dedi bende "Hayır bunu yaparken amacım vardı. Selim hakkında olan tüm fotoğraflar ve ses kayıtları falan hepsini ancak bu şekilde yok edebilirdim." dedim o da "Tamam anladım da kalbindekileri ve aklındakileri nasıl silicen kendini de mi denize atıcan?" dedi ve kahkaha attı. Bende "Zeyno."dedim o da "Hee." dedi bende korkuyla "Aslında tam olarak da bunu yapmayı düşünmüştüm daha doğrusu yapacaktım da kendimi denize bırakacaktım ama babam tuttu." dedim o da sinirle bana baktı. Gözümden bir damla yaş süzüldü. "Ama napayım onun dedikleri aklımdan çıkmıyorlar. Nefes alamıyor gibi oluyorum." dedim o da "Ceylan dünyanın sonuymuş gibi konuşma. Moralin bozuk diye bu denize atlama olayına kızmıyorum ama bunu seninle sonra konuşucaz." dedi. Ona sarıldım ve "Özür dilerim." diye fısıldadım. O da bana sımsıkı sarıldı ve bana sarıldığında ağlamam şiddetleniyordu. "Şşş tamam geçti. Ben yanındayım gülüm." dedi ve yastığı kafasına geçirdim. Ölümcül bakışlarımdan bana gülüm dememesi gerektiğini anladı. Ve uyuduk. Sabah kalktığımızda zeyno hemen beni banyoya götüdü ve "Kanka bak şimdi sen yüzünü falan yıka sonra yanıma gel. Akşam partiye gidiyoruz."dedi bende "Ne partisi?" dedim o da "Burak kopmak için parti düzenliyor. Neredeyse tüm okul orada olacak. Haydi şimdi dediğimi yap ve annen ve babandan izni aldım . Bu gece benimle kalıcan çünkü eve geç dönücez." dedi ve pişkin pişkin sırıttı. Sabır dilendim ve derin bir nefes alarak banyoya gittim.Yüz yıkama faslı falan bitti ve bir baktım zeyno hazırlanmış. Aman tanrım didim! Çok güzel olmuştu. Uzun saçlarını dalgalandırmış ve yüzüne sade bir makyaj yapmıştı. Mor renkli çok şık ve mini bir elbise giyinmişti. (Multimedia da olan şarkıyı şimdi açın ::)Hemen beni sandalyeye oturttu ve o dalgalı saçlarımı taramaya başladı. Bende ağlamaya başladım. O da hemen endişeyle "Noldu kuzum canını mı acıttım? Çok özür dilerim." dedi bende hemen "Keşke Selim de saçlarımı tarasaydı."diye ağlamaya devam ettim. Zeyno gülümemek için kendini zor tutuyordu ve dayanamadı. Kahkaha atmaya başladı. Bakışlarımı görünce sustu. "Şimdi senin güzel yüzüne dağınık bir topuz çok yakışır o nedenle maşayla saçının önlerini dalgalandırdıktan sonra da topuz yapıcam." dedi ve kuaför edasıyla başladı saçımı yapmaya. Zeynonun yatağı Selim kokuyordu. Ve ben bugün zeynolarda kalacaktım. Zeynep bağırdı ve beni dürttü "Aloo şşşt Ceylo bitti saçın!" dedi aslında gerçekten hoş görünüyordu saçım. Sonra hemen elbisemi getirdi. "Zeynep bu mini partisi falan mı? Giyinmem ben bunu saçmalama! " dedim ve o da sırıtıp "Saç malanmaz taranır canısı ve demin taradım şaçlarını. " dedi gözlerimi devirdim ve zeyno odadan çıktı. "Ceylo elbiseyi giyin gel yanıma! Salak salak bekleme orada! " dedi bende hemen elbiseyi giyindim. Pudra rengi bir elbiseydi. Önü kısa arkası uzun bir elbiseydi. Aslında baya güzel olmuştu. Straplez bir elbiseydi. Zeyno odaya daldı ve gözleri parladı."Ne kadar güzel olmuşsun. Dur hemen ayakabılarını da giy." dedi ve bana siyah çantamı ve siyah topuklu ayakkabılarımı uzattı. Gerçekten güzel durmuştu elbise. Sonra hemen rimel sürdü. Eyeliner çekti. Dudaklarıma da parlatıcı sürdü. Bende hazırdım o da. Zaten saat akşam üstü dört olmuştu. Kış uykusuna yatmış gibi uyuduğumuz için.Evden çıktık ve zeyno taksi çağırdı. Taksiye binip gitmeye başladık. Burak zengindi. Villa çok büyüktü. İçerisi şimdiden kalabalıklaşmıştı. Gözler zeyno ile bana çevrildi. Ve o yeşil gözler ile karşılaştım. Normal duruyordu. Onunla tanışmadan önceki hali gibi duruyordu. Bana bakıyordu ama ifadesizdi. Biraz daha bakmaya devam edersek birbirimize ağlayacaktım o nedenle hemen önüme döndüm. Yanıma Yiğit yaklaşıyordu. Masmavi gözleri parlıyordu. Sınıfın popüler çocuklarından biriydi. Yanıma geldi ve bana gülümsedi. Bende ona zorla gülümsedim. "Naber Ceylan?" dedi neşeyle bende ona "İyi sen?" dedim soğukça o da biraz bozuldu ama belli etmek istemedi. " Iyiyim bende işte." dedi. Gözlerim Selim'i arıyordu. İstemiyordum onu umursamak istemiyordum. Ve Selim'i bir kıza sarılırken gördüm. Birbirlerine sarılıyorlardı aynı zamanda da yavaş yavaş sallana sallana dans ediyorlardı. Sinir tüm vücudumu ele geçiriyordu sanki. Hiç mi üzülmemişti? Gözlerimden yaşlar süzüldü ve onlara baktığımı fark etti Selim. Ama bana ifadesizce bakmayı sürdürüyordu. Yiğit hemen kolumdan tuttu ve beni piste çekiştirmeye başladı. Bende hemen "Napıyorsun?" dedim o da "Böyle güzel bir hanımefendiyi dansa kaldırmazsam olmaz diye düşündüm." dedi ve sırıttı bende ona sırıttım. Selimlere yakın dans ediyorduk daha doğrusu onlar bize yaklaşmıştı. Selim'in çenesi kasılmıştı. Elimde olmadan gülümsemeye başladım. " Bu gece çok güzelsin prenses." dedi Yiğit. Bende gülümsedim ve "Saol." dedim ki biranda Selim "Eş değişmesi!" diye bağırdı ve beni Yiğit'in kollarından hızla çekti. Yiğit de şuan o kızla dans ediyordu ama şaşırmıştı. Selim gözlerini gözlerimden ayırmıyordu. Gitme vaktiydi o nedenle ondan kurtuldum ve yürümeye başladım ki kolumdan yakaladı ve tekrar kendine çekti beni. "Bırak beni!"dedim sinirle ifadesizce yüzüme bakıyordu. "Senden nefret ediyorum!" dedim o da ciddi bir şekilde "Hayır etmiyorsun." dedi. "Evet ediyorum!" dedim o da "Beni kandıramazsın Ceylan." dedi. İyice sinirlendim. "Bir yabancıyla dans etmek istemiyorum." dedim o da "Beni tanımıyormuş numaraları demek ha?? Tamam peki sen bilirsin." dedi sinirle kolumu çektim ve tuvalete koştum. Kabinin içinde ağlamaya başladım. Selim değişmişti. Ruhsuz biri olmuştu. Daha doğrusu bana karşı. Nefret ediyorum ondan nefret...
Evet yeni bölüm umarım beğenmişsinizdir. Sevgili okurlarım bu zamana kadar vote verenler yorum yapanlar hepsine çok teşekkür ederim. Iyi ki varsınız. Ama ben bir karar aldım 25. Bölüm final yapıyorum. Yani nasıl biteceğini bende bilmiyorum ama artık eskisi kadar ilham gelmiyor. Okullar varken yazmak için vaktim olmayacak. Bu hafta finali de yazıp yayınlayacağım. Bir önceki kitabımda final yapmamıştım ve silmiştim ama bu sefer kesin final yapacağım. Zaten vote verip yorum yapan çok sayılı kişi var. Ama destek verdiğiniz için çok saolun sizi seviyorum. Diğer bölüm en kısa zamanda gelir sefgilerrr...

İŞSİZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin